Yazdır

Borsa yükselecek mi?

Tarih: 06 Ocak 2013 - 02:21

Borsa 2012 yılı Mayıs ayı ortasından itibaren başladığı yükseliş ile TL bazında rekor kırarak 80 bin puana ulaştı. Peki bu hafta neler olacak?


Yabancı fon ve yatırım bankalarının Türkiye’ye bir yıllık aradan sonra yeniden ilgi göstermesi neticesinde 2012 yılında yükselişe geçen İMKB özellikle FED’in parasal genişleme kararı sonrası önemli bir ivme kaydetti. Fitch’in not artışı öncesi yabancı alımlarının hız kazanması ile 70 bin puana ulaşan Borsa, not artışı ile birlikte 73 bin 500 puanı görerek yeni bir rekor kırmıştı. Sonrasında üç bin puanlık bir düzeltmenin ardından aralık ayı boyunca soluksuz bir yükselişle 80 bin puan hedefi yakalandı. 2013 yılına önceki yıllarda olduğu gibi yükselişle başlayan Borsa, 80 bin puanın hemen üstünde gelen kâr satışlarıyla hafif de olsa gevşemeye başladı. Zamann Gazetesi Yazarı Selim Işıklar borsanın performansını değerlendirdi ve 'Ana hedefi dolar çarpanı ile 90 bin puan olan Borsa’nın muhtemel bir düzeltmede 76 bin puan seviyesine gerilemesi de sürpriz olmayacağını' yazdı. İşte İşıklar'ın yazısı: Fitch’in not artışından sonra muhtemelen martta ikinci bir derecelendirme kuruluşundan not artışı beklentisinin sıkça dile getirilmeye başlanması Türkiye piyasalarının cazip olmasına yol açıyor. Ama unutmamak gerekir ki herkesin not artışı olacak dediği yıllarda not artışı gerçekleşmemişti (2011 genel seçimleri öncesi ve sonrası olduğu gibi). Yine de beklenti beklentidir ve yabancı yatırımcı henüz satışa geçmedi. Ocak aylarının ilk haftası genellikle yükselişe geçen borsa kısa süreli düzeltmeler yaparak güç toplayabilir.
2013 yılı beklentilerine gelecek olursak; makro dengeler açısından Türkiye yine 2012 yılına paralel bir seyir izleyebilir. Politik riskler açısından Suriye-Irak-İran ekonomik risk olarak Avrupa ve ABD piyasalarındaki kırılganlıklar önemli. Büyüme geçen yıla oranla bir miktar hız kazanabilir. Merkez Bankası ve BDDK’nın politikalarında kısmî gevşeme olsa da temkinli duruş devam edecek gibi görünüyor. Hükümetin otomotiv, gayrimenkul sektörü ile ilgili vergi artışları kredi maliyetlerindeki gevşeme ile dengelenebilir. Bölgedeki karışıklıklar komşu ülkelere olan ihracatımızı yavaşlatırken artan rekabet şartları nedeniyle bazı sektörlerin (inşaat, demir çelik, çimento) zorluklar, altyapı çalışmalarının hızlanmasıyla   dengelenecektir. Borsa’daki şirketler açısından ilk olarak son çeyrek verileri elde edildikten sonra temettü verimi, birikmiş fonların değerlendirilmesi gibi hususlar oldukça önemli. Borsa’nın lokomotif sektörlerinden bankacılık sektörü, kötü başlayıp iyi bitirdiği 2012 yılında Merkez Bankası ve BDDK’nın önlemleri neticesinde kredi hacmindeki artışı sınırlayarak büyümeye devam ederken 2013 yılında özellikle artış hızı yavaşlayan mevduat yerine fon kaynaklarını çeşitlendirerek tahvil ihracına yöneliyor. Yeni bankaların sisteme katılımıyla daha rekabetçi bir yapıda hareket etmesi bekleniyor.
Japonya’daki genel seçimlerin ardından üç yıl sonra yeniden iktidara gelen Liberal Demokrat Parti’nin para politikalarında baştan aşağı yapacağı değişiklik beklentileri Japon Yeni’nin hızla başaşağı gitmesine yol açmıştı. Nikkei endeksinin seçimlerden bu yana yüzde 24 yükselerek 8600 puandan 10.750 puana kadar çıkması Uzakdoğu borsalarında risk iştahını artırıyor. Çin Borsası da son ayların en yüksek seviyelerine yaklaşmıştı. Sonuç olarak aralık ayı ve sonrasında ocak ayının ilk günlerini olumlu geçiren borsalar artan risk iştahına karşılık zaman zaman kâr satışları yaşayabiliyorlar. Önümüzdeki haftalarda bir teknik düzeltme mi gelecek yoksa hız kesmeden bir süre daha yukarı mı yol alınacak; soru işareti.
 Dolar bazında zirve noktasına halen yüzde 12 uzak olan İMKB ikinci bir derecelendirme kuruluşunun not artışı beklentisi ile orta vadede bu seviyeleri hedefleyebilir. Ancak bu zirveye kısa vadede ulaşılırsa risk katsayısı biraz daha artar. Son aylarda yabancı raporlarındaki değişiklik ile hisse değişimlerinin olabileceğinden bahsetmiştik. Ayrıca birkaç hafta önce yabancı yatırımcıların ilgisizliğinden geçen yıla göre düşen  ve yükselen hisselere değinmiştik. Düşenler tablosunda yer verdiğimiz şirketler iki üç haftada ortalama yüzde 20 yükselerek kayıplarının neredeyse tamamını telafi ettiler.
Sonuç olarak 2012 yılında borsamız beklentilerin çok ötesinde ve yabancıların yoğun ilgisi neticesinde lira bazında tüm rekorları altüst ederek 80 bin puanı gördü. Hedef halen 2010 yılı sonlarına doğru oluşan dolar bazlı rekor olan 51 bin 100 puanı yakalamak. Mart ayına kadar piyasalarda oldukça dalgalı bir seyir bizleri bekliyor. Bu noktada temkinli, seçici ve zamanlaması iyi tespit edilmiş pozisyonlar her zamanki gibi kazandıracak. Yanlış seçim, zamanlama hatası ile yapılacak hareketler ise muhtemelen yatırımcıları hüsrana uğratacaktır. Hisse bazında Borsa’da temettü verimi yüksek, bilançosunda geçmiş yıl kârlarını henüz değerlendirmemiş ve yüksek bedelsiz sermaye beklentili şirketler bu yılda takip edilecek.
Malî uçurum bitti, FED piyasaları gerdi
Beklendiği gibi son dakikada çözülen ABD’nin ‘malî uçurum’ sorunu, otomatik olarak devreye girecek olan vergi artışları ve harcama kesintileri ile ilgili erteleme anlaşması piyasalarda beklenen etkiyi yapmadı. Anlaşmanın son dakikada da olsa sağlanacağını bekleyen piyasalar günler öncesinden bu durumu satın almaya başlamıştı. Aralık ayı başından itibaren Euro/dolar paritesi, altın, petrol gibi önemli emtia ve pariteler ve borsalar bu duruma hazırlıklıydı. Parite anlaşma haberi sonrası 1,33 dolar seviyesine ulaştıktan sonra FED tutanaklarının açıklanmasıyla yeniden düşüşe geçerek 1,30 dolar seviyesinin de altına geriledi. Bir anlamda oynanan oyunların tek bir plandan ibaret olmadığı, her olumlu haberin ardından istenmesi durumunda olumsuz bir haberle piyasaların beklentilerin tersine hareket ettirilebileceği bir kez daha ortaya çıkmış oldu. Altın da aynı şekilde önce yükseldi, sonra çok sert bir şekilde 1627 dolara kadar indi, tarım dışı istihdam verileri sonrası yeniden 1655 dolara tırmanarak geleneksel cuma dalgalanmasına bir yenisini ekledi (genellikle uluslararası piyasalarda cuma günleri çok geniş bir marjda hareket yaşanıyor). Petrolde ise daha dengeli fiyatlar oluşurken kapanış 111 doların üzerinde gerçekleşti. Sonuç olarak önümüzdeki hafta önemli merkez bankalarının perşembe günü yapacakları toplantı ve sonrasında yapılacak açıklamalar öncesi piyasalarda aşağı yönlü baskılar devam edebilir.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/borsa-yukselecek-mi/366838