Temmuz’un ardından Ağustos ayında da ihracatın aylık bazda düşüş göstermesini değerlendiren Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Avrupa ekonomilerinde yaşanan daralma ve durgunluğun uzun süreli devam etme riski en çok çekinilen senaryodur. İhracatçılarımız, ihracatta pazarlarını koruyabilmek için, müşterilerini kaybetmemek için sürekli fiyat kırmak zorunda kalıyor.İhracatta yüksek faiz ve düşük kur en önemli sorun olmaya devam ediyor” uyarısını yaptı.
“DÜNYA EKONOMİLERİNDE SIKINTI VAR”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Ağustos ayı ihracat rakamlarının Karabük’de Kardemir tesislerinde açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, küresel krizin Türkiye’nin ihracatında en önemli ağırlığı oluşturan Avrupa merkezli olarak etkilerinin devam ettiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“ Durgunluğun uzun süreli devam etme riski en çok çekinilen senaryodur.Avrupa’daki krizin bize etkisi bu kriz yüzünden Avrupalı tüketicilerin alım gücünün ne yazık ki düşmesidir.Artık fiyat odaklı tercihlere yöneldiler.Hatta Avrupa’da tüketici ürünleri satan büyük firmalar artık ürün gramajlarını düşürme yoluna gitmeye başladılar. Daha küçük boyuttaki ürünlerin satışı yaygınlaşıyor. Bu da krizin boyutu hakkında bizlere fikir veriyor. Bu arada, yine önemli ticari ortaklarımızdan olan Amerika Birleşik Devletleri’nde de ekonomi çok parlak bir görüntü çizmiyor. Kayda değer bir gelişme içinde değiller. Dünya ticaretinin önemli aktörleri olan Çin’de de Japonya’da da büyüme hızı önemli ölçüde düştü. Yani buralarda da sıkıntı var.”
“TÜRKİYE BU BÜYÜME HIZINI HAK ETMİYOR”
TİM Başkanı Büyükekşi, neredeyse tüm dünyada büyüme oranlarının düştüğünü, resesyon sürecinin uzadığını belirterek şu değerlendirmede bulundu:“Türkiye ekonomisi de maalesef yavaş yavaş bu durumun olumsuz yansımalarını yaşamaya başladı.Türkiye ekonomisi de yavaşladı. Sağlıklı bir iniş gerçekleştirdik. Yola şimdi daha sakin bir hızla devam ediyoruz. Fakat Türkiye ekonomisi bu hızla gitmeyi hak etmiyor. TİM Başkanı, Türkiye’nin 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedefi,dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme hedefi olduğuna dikkat çekerek “Bu hedeflere varmak için, Türkiye’yi dünyadan pozitif olarak ayrıştırabilmek için,daha fazla atılıma,daha fazla yatırıma ve daha fazla ihracata ihtiyacımız var.Risklerin farkında olalım. Ama hesaplanabilir riskler almaktan da kaçınmayalım.İhtiyatı elden bırakmayalım. Ama Türk girişimcisinin cesaretine ve risk alma yeteneğine de güvenelim.Artık büyümeyi ihracat taşıyor. İhracat giderek büyümeye büyük katkı veriyor.Dünyadaki tüm kasırgaya rağmen geleceğe umutla bakıyoruz. Beklentilerimiz olumlu. Anketlerimize göre ihracatçılarımızın yılsonu büyüme beklentisi yüzde 6,5.İhracatçılarımız umutlu.Umudunu koruyor. Beklentilerinin gerçekleşmesi için de çok çalışıyor.Sıkıntı yaşanan pazarlara alternatifler geliştirerek hedeflerine ulaşmaya çalışıyor.”
DÜŞÜK KUR VE YÜKSEK FAİZ
Büyükekşi, ihracatçının temel sorununun düşük kur olduğuna dikkat çekerek “ İhracatçılarımız, ihracatta pazarlarını koruyabilmek için, müşterilerini kaybetmemek için sürekli fiyat kırmak zorunda kalıyor. Çünkü dünya piyasalarında kıyasıya bir rekabet yaşanıyor. İhracatçılarımız da bu ortamda rekabetçi fiyat sunmakta zorlanıyorlar.Hedef ülkelerdeki olumsuz ekonomik koşulların yanı sıra yüksek kredi maliyetleri ihracatçımızı olumsuz etkiliyor.Bütün büyük müşterilerimiz olan ülkelerde tüketicilerin satın alma güçleri düştü. Bizim hemen buna göre pozisyon almamız gerekiyor.Ve ne yazık ki, pozisyon almanın maliyetini bütünüyle ihracatçı üstlenmek zorunda kalıyor.
Oysa, kredi maliyetleri koşullara göre yeniden düzenlenebilse, döviz kurları reel seviyelerde tutunabilse, rekabet gücümüzü düşüren iki önemli sorunu çözmüş olacağız. İşte bu yüzden, yatırım ekosistemini daha da canlandırmak için,kredi maliyetlerinin daha uygun seviyelere çekilmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.
“İHRACAT İÇİN POZİTİF AYRIMCILIK GEREKİYOR”
Merkez Bankası’nın faiz koridorunu dikkatli bir şekilde aşağı çekeceğini açıkladığını ve bu süreçte kredi maliyetlerinin de aşağıya ineceğini belirten Büyükekşi “2013 yılında Merkez Bankası Başkanımızın dediği gibi karayolundan gidelim. Ancak karayolundan giderken ihracat aracını kullanırsak hem daha güvenli seyahat ederiz hem de hızımızı çok kesmemiş oluruz. İşte bu nedenle ihracata 2013‘de daha çok destek ve özen gerekiyor” dedi. Büyükekşi, TİM olarak Merkez Bankası’ndan bir önemli istekleri daha olduğunu ifade ederek şu görüşleri dile getirdi:
“Hepimizin bildiği üzere, büyümeyi yavaşlatmak için ticari kredilere sınırlamalar getiriliyor. Ama bu durum ihracatçıyı da kapsıyor. Oysa ihracat kredileri için ayrı bir düzenleme yapılması gerektiğine inanıyoruz. İhracatçılarımızın finansman sorunlarının çözümü için, Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak, yoğun bir şekilde çalışıyoruz.Bankacılık sektörü temsilcileriyle,ticari bankalarla, katılım bankalarıyla ayrı ayrı görüştük. Şimdi de gündemimizde faktöring temsilcileriyle görüşmek var. Finansman maliyetinin yükünü hafifletebilmek için ihracatçılarımız adına çok önemli çabalar gösteriyoruz.Tüm finans sektöründen ihracatçılarımıza pozitif ayrımcılık talep ediyoruz. Çünkü bu ülkenin yükselebilmesi, ihracatta belirlenen hedeflere ulaşmaya sıkı sıkıya bağlı. Bunu herkes böyle bilsin. 500 milyar dolar ihracat hedefine ihracatçılarımızı destekleyerek ulaşacağız. Biz buna inanıyoruz.”
Yazdır