Rogers, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin atması gereken adımlardan en önemlisinin pazarını daha fazla serbestleştirmesi olduğunun altını çizerek, bunun sermayenin serbestçe akışını sağlayacağını, Türkiye’nin son yıllarda ekonomisini büyük oranda serbestleştirdiğini, ancak daha fazlasını yapması gerektiğini söyledi.
Türkiye ile ilgili başlıca çekincesinin cari açık olduğuna dikkati çeken Rogers, Türkiye’nin potansiyel yatırım listesinde üst sıralarda yer aldığını vurguladı.
Avrupa ve Asya arasındaki en heyecan verici ülkelerden birinin Türkiye olduğunu dile getiren Rogers, ”Türkiye, son yıllarda gelişme kaydetti, fakat cari açık halen yüksek. Türkiye’yi çok seviyorum ama bu gerçekle yüzleşmemiz lazım. Halihazırda dünyadaki artan ekonomik problemler sebebiyle şu anda hiçbir yatırım yapmıyorum, hisse senedi almıyorum. Şu anda diğer insanların neler yaptığını izliyorum. Küresel ekonomideki değişimleri göz önüne alarak, ilerleyen dönemde doğru hareketi yaparım. Fakat Türkiye, benim yatırım listemde üst sırada. Eğer cari açık konusu çözümlenirse, Türkiye benim yatırım listemde çok yukarıda yer alıyor diyebilirim” şeklinde konuştu.
"ABD’de şehirlerin iflasına izin verdik, ABD çökmedi”
Finansal yardım paketleri beklentisi içerisinde olan Yunanistan ve İspanya’nın iflası için ”Düğmeye bir an önce basılması” gerektiğini ileri süren Rogers, ”Yunanistan’ın ve İspanya’nın iflasına izin vermek, onlar için yapılabilecek en iyi şey olur. Biz ABD’de eyaletlerin, şehirlerin iflasına izin verdik, fakat ABD çökmedi. İnsanlar hata yapar. Onların iflasına izin verin. Birileri gelir, onların varlıklarını satın alır, varlıkları yeniden düzenler ve yeniden başlar” diye konuştu.
Özel bankaların finansal paketlerle desteklenmesinin rekabete de aykırı olduğunu ifade eden Rogers, ”Bu iş, borç kuyusuna daha fazla para atarak olmaz. Şu anda becerikli insanların parasını alıp, beceriksiz insanların kullanımına sunuyorlar. Bu şekilde beceriksiz, ama parası olan insanlar ile rekabet etmek durumunda kalıyoruz. Bu adil bir durum değil. Bu, hem ekonomi için iyi bir durum değil, hem de ekonomiye zarar veriyor, hem de ahlaki değil. Borcu artırarak işlerin düzelmesini bekliyorlar, fakat durum giderek daha da kötüleşiyor” yorumunu yaptı.
Avrupalı liderlerin İspanyol bankalarını borç krizinden kurtarmak için bankalara 100 milyar avroluk kredi enjeksiyonu yapmasının krize çare olmayacağını savunan Rogers,”Bu, sadece daha fazla borçlanmaya yaradı. Avrupa’da şu anda yaşananlar sadece bir sonraki seçimi kazanma arayışından ibaret. Mevcut problemleri daha sonrasına, geleceğe ötelemek için yapılan eylemler... İspanya, Yunanistan’ın yaptığının aynısını yapıyor, krizi erteliyor” dedi.
"Avro Bölgesi’nden çıkışlar olacak"
Avro Bölgesi’nden maalesef bazı ülkelerin çıkacağını, hükümetlerin sürekli olarak kolay yolun arayışında olduğu görüşünü dile getiren Rogers, ”Bu nedenle ulusal hükümetler genel seçimler öncesinde ’Avro’dan çıkarsak sorunlarımız çözülecektir’ diyecek. Bu şekilde Avro Bölgesi’nden iki üç ülke çıkacaktır. Ama Avro para birimi, bu kıyametten sağ çıkabilir mi onu bilmiyorum işte. Avro Bölgesi’nden birkaç ülkenin birden çıkması ciddi anlamda büyük karışıklıklara yol açacak” şeklinde değerlendirme yaptı.
Rogers, Avrupa’da siyasilerin ’eğer bizi seçerseniz Avro’dan çıkarız’ gibi mesajlar vereceğini belirterek, ”Bütün sorunların sorumlusu olarak Avro para birimi gösterilecek. Avro ve Avrupa Birliği’ni suçlayan partiler iktidara gelecek. Giderek daha fazla ülke, Avro Bölgesi’ni terk edecek ve durum bir müddet ciddi şekilde kötüleşecek. Fakat eğer Avro bütün bunları atlatabilir ve ayakta kalırsa, güçlü bir para birimi halini alacak. Eğer ayakta kalamazsa, Avro tarih olacak” yorumunu yaptı.
Avrupa’da ortak bankacılık regülasyonu arayışı için de Rogers, ”Birçok ülke buna karşı çıktığına göre, böyle bir birlik oluşturulamayacak demektir. Bizim bildiğimiz Avro ortadan kalkar ve yerine yeni avro gelirse, işte o zaman bazı ülkeler biraya gelerek bu birliği kurabilirler” dedi.
Yeni avro
Avro Bölgesi’ndeki birliğin er ya da geç dağılarak daha çok çekirdek ülkelerin ağırlığının oluşturacağı yeni bir birlik ortaya çıkabileceğini ifade eden Rogers, yeni avroya ilişkin de ”Yeni avro, X, Y ve Z ülkelerinin ardı ardına Avro Bölgesi’nden ayrılmasıyla oluşacak. Almanya, Fransa, Finlandiya, Hollanda gibi geride kalan ülkeler güçlü ülkeler olacak. Ayakta kalmak isteyecek bu ülkeler, Avro krizini atlattıktan sonra bir araya gelerek istedikleri her tür düzenlemeyi yapabilirler. Hatalarından ders çıkararak bu ülkeler yeni avroyu oluşturacak” dedi.
Dünyada ekonomik krizle birlikte ekonomik korumacılık politikaları ile yabancı düşmanlığının arttığının altını çizen Rogers, ”Dilleri, dinleri sebebiyle yabancıları suçlamak son derece kolay. Politikacılar da yabancıları suçlamayı sever. İşler kötüye gidince her şeyden yabancıları sorumlu tutup korumacı politikalarla kendilerini daha da izole ederler. Maalesef, ABD ve Avrupa ülkelerinde bu korumacı ve izolasyona dayalı politikaları göremeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Yazdır