Babası Nuri Ulusu, Atatürk'ün kütüphanecisiydi, kendisi futbolun diplomatı! Bir bileni çok futbola gerçekten gönül veren az sayıda insandan biri Kemal Ulusu.
Beşiktaşlı, Futbol Federasyonu'nun 34'üncü dönem başkanı.1985'te futbolun kalkınma planını hazırladı, feodal kulüp başkanlarını uygulamaya ikna edemedi. UEFA bile 10 yıl sonra aynı kriterleri ortaya koydu.
Diyor ki, "Ben, Ayhan Bermek, Şenes Erzik gibi bilgiye, araştırmaya, planlamaya önem veren kişiler, spor kulüplerinin işine gelmez. Başkanlar, yönetecekleri adam ister!"
***
Ulusu'nun umudu, Başbakan Erdoğan'ın futbolu sevmesi. Randevu talep etmiş.
"Başbakan batık futbol ekonomisiyle ilgilenmeli. Hatta 4 büyük takımın başkanını çağırıp, gelir ve giderlerini sormalı. Paraların nasıl çarçur edildiği ortaya çıkar. 100'e yakın futbol kulübünün batığı 5 milyar doları geçti. Mersin İdman Yurdu'nda yaşananlara baksanıza! Aylardır paralarını alamayan futbolcular, kendilerine yardım için gelen vali ve belediye başkanını yuhaladılar. Olacak iş mi? Peş peşe iflaslar gelecek" uyarısını yapıyor.
***
Peki, batık futbol ekonomisinden çıkış yok mu?
Gelirleri temlikli ve pazar günü mali kongresini yapacak Beşiktaş'ta bütçe ibra edilir mi? Futbol Federasyonu Başkanlığı'na (TFF) aday başkan Yıldırım Demirören, 95 milyon lira alacağını nasıl tahsil eder? TÜSİAD'ın çok başarılı birkaç başkanından biri olan Ömer Sabancı, Beşiktaş'ın yarasına merhem olur mu?
Ulusu'ya göre, eğer Sabancı başkanlık önerisini kabul ederse çok iyi olur. Fakat şu kötü tabloda Beşiktaş'a gelecek başkan farklı model uygulamalı.
Öneri getiriyor: "Kartal'a gönül vermiş 15 güçlü işadamı birleşmeli. Güçlü bir holding gibi kulübe bir değil üç CEO atamalı. Geçiş döneminde de bu üç CEO takımı düze çıkarmalı. İngiltere'de Arsenal ve bazı takımlar aynen böyle yaptı..."
***
Beşiktaş'ın sermaye piyasasına açılım modeli doğruydu. Yanlış üzerine yanlış yapan G.Saray'a baksanıza!
Taraftar yatırımcıyı kümesteki kaz gibi yoluyor. Yüzde 9 bin 900 bedelli sermaye artışıyla, değil Türkiye, dünya tarihinde bile eşine az rastlanacak bir olaya imza attı. Futboldaki arızalı demokrasiye SPK'nın "hayır" demesi şart.
Çırpınmalar boşuna!
Futbol ekonomisi küçülecek!..
UEFA'nın mali kriterleri 2012-2013 sezonunda uygulanmaya başlıyor. Kulüpler çok sıkı denetlenmeli.
Bir zamanlar Türkiye'yi IMF denetlerdi, üzülürdük. Onurumuz kırılırdı.
Beşiktaş'ı tıpkı IMF gibi şimdi UEFA denetliyor, Gaziantep'i de MASAK... Peki ya diğerleri?
Ulusu, "Acaba TFF 10 yıldır hangi takımı denetledi?" diye soruyor. O'na göre çözüm, Spor Kulüpleri Yasası'nın bir an önce çıkması, dernek statüsündeki takımların AŞ'ye dönüşmesi!
Tehlikeli çöküş
Futbol küçük bir dünya, Türkiye'de ise büyük. Avrupa'da no name kulüpler, güçlü altyapılarıyla borçsuz yola devam ediyor.
Bizde böyle takım yok!
Niye?
Pazartesi, yeni başkanın seçileceği TFF Genel Kurulu'na şike, teşvik değil, bu konu damga vurmalı.
TFF'de 287 üye başkan seçecek. Kulüpler Birliği Vakfı'ndan gelen 126 üye locada oturuyor, geri kalanlar da zenci. TFF cangılında kendine yer bulamayan eski hakemler, oyuncular, antrenörler medya üzerinden güç yarıştırıyor.
Bırakın kahramanlığı!
Tehlikeli çöküşe odaklanın!
Meliha Okur/SABAH
Yazdır