Yazdır

''Cari açık rahatsız ediyor''

Tarih: 03 Şubat 2012 - 01:38

Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı Kemal Derviş, “Ekonomimiz iyi durumda ama cari açık rahatsız ediyor" dedi

BROOKINGS Enstitüsü Başkan Yardımcısı Kemal Derviş, cari açık çok büyük oldukça kırılganlık derecesinin dünyanın her yerinde arttığını belirterek, Türkiye için yüzde 5 cari açık oranının kendisini çok memnun edeceğini söyledi. Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM) ile Alman Stiftung Mercator arasındaki stratejik ortaklığın ilk etkinliği Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleştirildi. “Türkiye ve AB için Siyasa Zorlukları: Bir 2012 Perspektifi” başlıklı panele, İPM Kıdemli Danışmanı ve Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı Derviş ile Avrupa Politika Çalışmaları Merkezi Direktörü Daniel Gros katıldı.
Rahatsız edici oran
Kemal Derviş, Türk ekonomisinin iyi durumda olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Türkiye coğrafi açıdan, ihracat piyasası açısından esnek bir ülke. Ortadoğu, Rusya, Asya, Afrika gibi çeşitlendirdiği piyasalarda büyüme devam edecek. Ancak belli bir kırılganlık var, sebebi de düşük tasarruf oranı. Türkiye’de tasarruf oranı yüzde 18’lerden yüzde 12’ye düşmüş durumda. Bu tip cari açık bizi rahatsız edecek bir oran ve ekonomiyi kırılgan yapıyor.”
Krize dönerse etkiler
Kırılganlığın hangi açılardan yüksek olduğunu sorduğumuzda ise Derviş, şu yanıtı verdi: “Avrupa çok ciddi bir eksi büyümeye giderse, bizim ihracat piyasalarımızı etkileyecek. Eğer bankacılık sektöründe sorunlar olursa, kredi alma gücümüzü etkileyecek. Bugünkü dünyada karşılıklı bir bağımlılık var. Avrupa’daki bazı zorluklar bizi çok fazla etkilemeyebilir ama bu zorluklar ciddi bir krize dönüşürse, tabii ki etkileyecek. Zaten onu biliyoruz ve ona göre önlem almaya çalışıyoruz.”
Ülkeler şaşkın
Cari açığı büyümeyi çok fazla düşürmeden azaltmak gerektiğini dile getiren Derviş, şöyle konuştu: “Türkiye, hızlı büyüyen bir ekonomi. Ancak büyümenin bu yıl biraz düşmesi kaçınılmaz. Türkiye de geçmişte yaşadığı krizlerden dersler aldı. Bugün gelişmekte olan piyasalardaki politika oluşturucuları çok daha akıllı şeyler söyleyebiliyor. Gelişmiş ülkeler bazı sorunları ilk kez yaşadığı için şaşkın. Bu bir avantaj.”
Türkiye, İngiltere gibi olur mu
Derviş, Türkiye’nin AB yolculuğunu da şöyle değerlendirdi: “Son birkaç yıla baktığınızda, Avrupa mimarisini yeniden tanımak için bir fırsat oldu. Eskiden Türkiye’ye ‘Yoksul ekonomisiniz, yardıma ihtiyacınız var’ diyorlardı. Geleceği artık çok net bilmiyoruz. Avrupa Birliği (AB) kendi içinde evrim yaşıyor. AB ile Euro Bölgesi’ni ayırmamız gerekiyor. İngiltere dahil değil, İngiltere AB üyesi olarak kalacak fakat Euro Bölgesi dışında kalacak. Bu açıdan acaba Avrupa ailesiyle Türkiye ilişkisi düşünüldüğünde, İngiltere’nin rolüne benzer birşey düşünebilir miyiz?”
Özel ortaklık olabilir
Son gelişmelerin esnek düşünmeyi gerektirdiğini vurgulayan Derviş, şunları dile getirdi: “Bahsettiğim öncelikli ortaklık değil. AB içinde özel ortaklık olabilir. Son yaşananlar bizi esnek düşünmeye itiyor. Türkiye AB’den ekonomik yardım isteyecek bir ülke değil. Artık olay barış bölgesi olarak Avrupa mimarisini belirlemek, AB’nin Türkiye’ye ne kadar bütçe ayıracağı değil. Bu gündemden düştü. Yapılan bir araştırma Arapların yüzde 66’sının ‘Türkiye AB’ye girsin’ dediğini gösteriyor. Türkiye bölgede güçlü, aktif ve nüfuz sahibi olarak görülüyor çünkü Avrupa’ya entegre olarak görülüyor.”
Türkiye ve Almanya arasında en büyük ortaklıklardan biri
SABANCI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, İPM’nin, Stiftung Mercator ile yapmış olduğu uzun soluklu anlaşmanın büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Bu, Türkiye ile Almanya arasındaki en önemli partnerliklerden biri. Gelecekte bu iki ülke arasında çok önemli ilişkiye tanık olacağız” dedi. Sabancı, maddi kazanç amacı olmayan bu çalışmaların Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerin birçok açıdan yeniden değerlendirilmesine olanak sağlayacağını kaydetti. İPM Direktörü Prof. Fuat Keyman ise, birçok akademisyenin Türkiye’ye geleceğini söyledi.
Türk gençliği ‘alçak çıta’yı kabul etmez
KEMAL Derviş, “Avrupa’yla bu ilişkiye sahip olmasaydık, Türkiye’nin Ortadoğu’daki nüfuzu daha zayıf olacaktı. Avrupa’da da Türkiye’nin çok ciddi bir mevcudiyedi var. Bence geçmişi biraz geride bırakalım ve ‘Bunu bir şekilde hayata geçirmek zorundayız’ diyelim. Türkiye öyle bir noktaya geldi ki, artık Türk gençliği alçak çıtaları kabul etmeyecektir. Farklı dinamikler olmalı, ortak çıkarların birlikte farkına varılmalı” dedi.
Bütçe fazlası nasıl olacak uzayla mı ticaret yapılacak
KEMAL Derviş, Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu toplantısında bir politikacının kriz için herkese aynı reçeteyi verdiğini, bunun da “Bütçede fazla vermek” olduğunu dile getirdi. Derviş, “Nasıl olacak bu, uzayla mı ticaret yapacağız? Bütçe fazlası verenlerin yardım etmeleri gerekiyor. Bütçe fazlası veren ülkeler ayarlamaya gitmeyi kabul etmeden, çözüme gidilemez.” Hürriyet

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/cari-acik-rahatsiz-ediyor/338489