AKBANK Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, 2012 ilk altı ayında Türkiye’ye gelecek fonlarda azalma görmenin mümkün olduğunu belirterek, “İlk yarıda muhafazakar gitmenin doğru olduğunu düşünüyoruz. Vadesi gelen borçlarımızı tekrar uzatma imkânı bulamayabilir ya da yüzde 60-70’ini uzatma imkânımız olabilir. Özelleştirmeyle veya doğrudan yabancı yatırım çekmeyle ilgili çalışmalarda da 6-7 ay erteleme olabilir. İlk altı ayı tedbirli geçirmemiz gerekir diye düşünüyorum” dedi.
Türkiye’den çıkan olabilir
Capital ve Ekonomist dergileri öncülüğünde “Kadın Liderler: Gelecek Gündemde” temasıyla düzenlenen CEO Club toplantısına, Doğan Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray ve ING Bank Genel Müdürü Pınar Abay konuşmacı olarak katıldı. Vodafone Türkiye ana sponsorluğunda ve Beymen işbirliğinde gerçekleşen toplantıda konuşan Suzan Sabancı Dinçer, Türkiye’de bazı bankaların, kurumların çeşitli nedenlerle Türkiye’den çıkma kararı alabileceklerini belirterek, “Ancak Türkiye ekonomisinin büyüme vaat etmesi dolayısıyla özellikle bankacılık sektöründen çıkan yabancılar olabileceği gibi, bunu fırsat bilip Türkiye’ye girememiş ve girmek için fırsat arayan yabancılar da olabilir” ifadesini kullandı
Her imkanı değerlendiririz
Sadece Türkiye’de yerleşmiş bankalara bakmamak gerektiğini belirten Suzan Sabancı Dinçer, piyasada olmayan bankaların da Türkiye ekonomisinden pay almak isteyebileceklerini kaydetti. Banka satın almayı düşünüp düşünmedikleri konusunda ise, Suzan Sabancı Dinçer şöyle konuştu: “Akbank olarak sektördeki büyük oyuncular arasında yer almamız nedeniyle sektördeki her türlü doğabilecek imkanı değerlendiririz. İleride bir banka satın almak için baktığımızda, o hangi bankaysa bize ne getirir, ne gibi bir değer artışı yaratır, ne gibi bir ekonomik değeri olur. Ona göre bakılır. Muhakkak biz alacağız, muhakkak biz bu konuda aktif olacağız demenin yararı olmaz. Şu anda bir şey demek için çok erken.”
Tasarruf ve yatırıma geçiş
Türk bankacılık sektörünün, ABD ve Avrupa’daki bankalara göre sermaye yeterlilik rasyosunun kuvvetli olduğunu kaydeden Suzan Sabancı Dinçer, gerek kamu, gerekse hanehalkı borçluluk oranlarının düşük olduğunu vurguladı. Bu boyutların büyümeye ilişkin büyük bir kuvvet verdiğini söyleyen Dinçer, “Bugüne kadar tüketim odaklı büyüyen Türkiye ekonomisi, bundan sonraki süreçte artık tüketimden, tasarruf ve yatırıma geçmeli” dedi. Avrupa’nın 1-2 yıl içerisinde toparlanacağı öngörüsünde bulunan Suzan Sabancı Dinçer, “O nedenle bizim, güçlü Avrupa’ya hazırlıklı olmamız lazım” dedi. Avrupa’da bankacılık sektöründe tasarruf oranlarının arttığına dikkat çeken Suzan Sabancı Dinçer, “Bundan dolayı 2012’nin ilk altı ayında bize gelecek fonlarda azalma görmek mümkün. Sektördeki tüm oyuncular ve Merkez Bankası da bunu dikkate alarak çalışmalı. 2012’nin ilk altı ayında muhafazakar gitmenin doğru olduğunu düşünüyoruz. Biz, bunu dikkate alarak tüm hesaplarımızı yaptık” şeklinde konuştu.
Türkiye için tabloyu çok karamsar görmüyorum
Doğan Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, 2012 yılının 2011’e göre daha zor bir yıl olacağını belirterek, “Dikkatli olmamız gerekiyor. Ancak tüketici güven endeksine bakıldığında, halk güvenli ve hâlâharcıyor. Gelişmiş ülkelere baktığımda, 2012’yi Türkiye için çok karamsar görmüyorum” dedi. Önümüzdeki yıl da cari açığın problem olmaya devam edeceğini ve bunun kapatılmasının yollarının aranması gerektiğini ifade eden Arzuhan Doğan Yalçındağ, “Ancak finanse edebildiğimiz müddetçe büyümeye devam etmeliyiz” dedi. Yalçındağ, yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesi için yatırım ortamında yapılacak iyileştirmelerin önem taşıdığına dikkat çekti.
Vergide aksiyon planı lazım
VODAFONE Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, Türkiye’nin parlayan yıldız konumunu sürdüreceğine inandığını belirtti. Ancak dünyada hiçbir ülkede telekomünikasyon vergilerinin Türkiye’deki kadar yüksek olmadığını vurgulayan Timuray, “Sektörümüzün vergi yükü dünyada rekor kırıyor. Eğer biz bu sektörü ekonomik anlamda kaldıraç olarak kullanacaksak, vergi konusunda bir aksiyon planını hayata geçirmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Esnafa kredide büyüyeceğiz
ING Bank Genel Müdürü Pınar Abay, önümüzdeki yıl daha ihtiyatlı olunması gerektiğini, ancak büyüme de beklediklerini ifade ederek, “ING için de Türkiye büyüme belirlenen ülkelerden biri. Türkiye, büyüme planında değişiklik yapmıyor. Sermaye yatırım desteği ilk planlandığı şekilde devam ediyor olacak” dedi. Tasarrufların yatırımlara dönüşmesi için çalışacaklarını belirten Abay, 2012’de hızlı büyümeyi planladıkları müşteri segmentinin başında KOBİ bankacılığının geldiğini bildirdi.
Vites küçültme değil, bu ortamda başarı
TÜRKİYE’nin yüzde 4 büyüme olasılığının bir vites küçültme gibi görünse de içinde bulunulan ortamda çok başarılı olduğunu söyleyen Suzan Sabancı Dinçer, şöyle konuştu: “Türkiye’nin bundan sonra kazanacağı ivmeyi, kaynakları kesinlikle KOBİ’lere vermeliyiz. Nüfus genç. İstihdam yaratmamız, akıllı yatırım, sürdürülebilir ekonomi sağlamamız lazım. Bankaların elindeki gücü kısa vadeli tüketim yerine uzun vadeli yatırım imkanlarına verebilirsek, Türkiye’nin kalıcı büyümesine büyük katkısı olacağını düşünüyoruz.”
Hürriyet
Yazdır