Yazdır

'Bankacılıkta reforma ihtiyaç yok'

Tarih: 28 Eylül 2011 - 14:10

Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, Türk bankacılık sisteminin yapısal reformlara ihtiyaç duymadığını söyledi

Vakıfbank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, İstanbul Finans Zİrvesi´nin ´´Finans Sektöründe Düzenleme ve  Reform´´ başlıklı oturumunda, İstanbul Finans Merkezi Projesinin Türkiye´nin en önemli projelerinden biri olduğunu ifade ederek, Vakıfbank´ın da bu anlamda önemli bir karar alarak bankanın merkezini İstanbul´a taşıdığını hatırlattı. 
Dünya ekonomisindeki gelişmelere değinen Kalkan, gelişmiş ülkelerde yaşanan büyüyememe sorununun tüm küresel ekonomiyi olumsuz etkileme ihtimalinin son dönemde giderek artan bir endişe kaynağı haline geldiğini söyledi.
Bu sorunun önümüzdeki dönem için dünya ekonomisi ve finansal piyasaların gidişatının temel belirleyicisi olacağının altını çizen Kalkan, bu süreçte Türkiye ekonomisinin krizde olduğu gibi kriz sonrasında da parlak bir performans sergilediğini kaydetti.
Küresel krizin Türkiye´ye yüklediği maliyetlerin göreli düşük kalmasına karşın, kazandırdığı deneyimin son derece önemli olduğunu vurgulayan Kalkan, küresel krizden çıkarılan derslerin Türkiye´nin son dönemde dünya ekonomisinin büyüme dinamiklerini belirleyen gelişmekte olan ülkelerden ayrışarak daha güçlü ve sağlam bir yapıya kavuşmasına ışık tutacağını söyledi.
Süleyman Kalkan, Türkiye´nin bu altyapı ile mevcut koşullarda yeni ve çok daha güçlü hamle yapabilme açısından önemli bir kavşakta bulunduğunu ifade etti.
Yaşanan krizin güçlü ve sağlıklı bir finans sektörünün küresel ekonomi için ne kadar önemli olduğunu gösterdiğinin altını çizen Kalkan, şunları kaydetti:
´´Son dönemde küresel ekonomik görünüm ve finansal piyasaların gidişatı bizlere küresel krizin altında yatan finansal kırılganlıkların köklü çözümlere ihtiyaç duyduğunu gösterdi. Tüm bu yaşananlardan çıkarılması gereken temel ders ise kanaatimce finansal sistemlerin dünyanın hiçbir yerinde dengesini kaybetmesine izin verilmemesi gerektiğidir.´´
Avrupa bankacılık sisteminin giderek derinleşen sorunlarına işaret eden Kalkan, ABD´de kredi mekanizmasının krizle birlikte uğradığı şoku üstünden atamamış olmasının da orta ve uzun vadede ekonomik açıdan açmazlara işaret ettiğini söyledi.
Türkiye´ye bakıldığında dinamik ve istikrarlı büyüme görünümünün arkasında en güçlü yapılarından birinin sağlam bankacılık sektörü olduğunu belirten Kalkan, 2001 sonrasında kararlılıkla sürdürülen yapısal reformların Türk bankacılığına ve ekonomisine kazandırdıklarının önemli olduğunu anımsattı.
Kalkan, ABD ve Avrupa´da Türkiye´nin aksine bankacılık ve finans sektörünün ekonomideki yavaşlamanın ana kaynağı olduğunu anlattı.
´´TÜRK BANKACILIK SEKTÖRÜNÜN REFORM NİTELİĞİNDE BİR DEĞİŞİME İHTİYACI BULUNMAMAKTADIR´´
AB´nin içinde bulunduğu duruma değinen Süleyman Kalkan, akla gelen ilk çözümün sorunlu ülkelere etkili biçimde yeterli fonun sağlanması olarak görüldüğünü, bununla birlikte belirsizliklerin öteleneceğini söyledi.
Avrupa´da ve ABD finans sisteminde yapılacak yeni düzenlemelerin ulusal düzeyde olmasının gerek uygulama gerekse sonuçlara ulaşılması açısından da yararlı olacağını düşündüğünü dile getiren Kalkan, ´´Türk bankacılık sektörünün yapısal reformlara ihtiyacı bulunmadığı gerçeğini de bir kez daha vurgulamak isterim. Bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik rasyosu Temmuz 2011 itibariyle
yüzde 17 seviyesinedir. Takipteki kredilerin toplam kredilere oranı 2001 krizi sonrası 2003 yılında bulunduğu ortalama yüzde 14,65 seviyesinden bugün yüzde 2,9´lara kadar düşmüştür. Kredilerin mevduata oranı bugün yüzde 97´nin üzerine çıkmış durumdadır´´ diye konuştu.
Bankaların bilanço dışı işlemler ve döviz pozisyonları itibariyle de dengeli bir görünüme sahip olduklarını belirten Kalkan, ´´Dolayısıyla Türk bankacılık sektörünün reform niteliğinde bir değişeme ihtiyacı bulunmadığı gibi sermaye yeterliliğine ilişkin standartlar itibariyle de gelişmiş ülkelerle
karşılaştırıldığında olduka sağlam durumda olduğu görülmektedir´´ diye konuştu.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkan Yardımcısı İbrahim Peker de Türkiye´nin gelişmekte olan bazı ülkelerden ayrıştığını söyledi.
Türkiye´nin tahvillerinin durumuna bakıldığında, Türkiye´ye benzer ülkelerin endekslerine göre çok daha düşük reel faizlerle borçlanabilir durumda olduğunu belirten Peker, özellikle 2007 sonundan itibaren Türkiye´nin benzer ekonomilerden çok daha hesaplı borçlanabilen yapıya kavuştuğunu kaydetti.

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/bankacilikta-reforma-ihtiyac-yok/326270