Yazdır

Merkez'e yumuşama çağrısı

Tarih: 13 Mayıs 2011 - 08:18

Merkez Bankası Başkanı Başçı’yla buluşan Türkiye Bankalar Birliği yönetimi biraraya geldi

Merkez Bankası’nın yeni Başkanı Erdem Başçı, dün ilk kez Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu üyeleriyle bir araya geldi.
İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince’den sonra TBB Başkanı olan Halk Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın başkanlığında, Başçı’ya bir nezaket ziyaretinde bulunan TBB üyelerinin gündeminde Merkez Bankası’nın bankalara yönelik tedbirleri ve kredi ayrıştırması vardı.
Gündemdeki konuların çok detaylı bir şekilde ele alınmadığı görüşmede bankacılar, ekonominin ısınmasını önlemek için başvurulan yüzde 25’lik kredi sınırlamasında ‘döviz kazandırıcı kredilerin’ dışarıda tutulmasını istedi.
Merkez Bankası yetkilileri de bankacılara verdikleri mesajlarda alınan tedbirlerin olumlu sonuçlarının görülmeye başladığını ilettiler. Ankara’daki ziyaretleri sırasında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin’le de görüşen bankacılar, BDDK Başkanı’yla sektörün üç aylık rakamlarını ele aldılar.
‘Olumlu etki görülüyor’
Merkez Bankası yönetimi, bankacılarla buluşmasında özetle, “Bugüne kadar aldıkları tedbirlerin öncelikli olarak aşırı borçlanmaya yönelik olduğu ve tedbirlerin nisan ayından itibaren olumlu etkilerini gözlemeye başladıkları” mesajını verdi.
Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı ve banka yönetimi, Türkiye Bankalar Birliği yöneticileriyle idare merkezi binasında bir araya geldi. Görüşmede, Merkez’in TBB’ye vermek istediği mesajlara yönelik bir sunum yapıldı. “Türkiye Bankalar Birliği’ne Verilen Mesajlar” başlıklı sunumda, enflasyon raporundaki baz senaryo ve diğer olası senaryolar ile bunlara karşı alınabilecek para politikası tedbirlerinin geçerliliğini koruduğu belirtildi.
Sunumda Merkez’in ekonomide aşırı ısınma ile aşırı borçlanmayı ayrı ayrı değerlendirdiği ifade edildi.
‘Tedbirler aşırı borçlanmaya yönelik’
Alınan tedbirlerin sonuçları:
* Ekonomide aşırı ısınma ile aşırı borçlanmayı ayrı ayrı değerlendiriyoruz.
* Bugüne kadar aldığımız tedbirler öncelikli olarak aşırı borçlanmaya yöneliktir. n Alınan tedbirlerin nisan ayından itibaren olumlu etkilerini gözlemlemeye başladık.
* Enerji hariç dış ticaret açığında yılın ikinci çeyreğinden itibaren iyileşme bekliyoruz.
* 12 aylık birikimli cari açıktaki iyileşme ise baz etkisi nedeniyle yılın son çeyreğinde başlayacaktır. Cari açıktaki sıçrama münferit
     Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Merkez Bankası tarafından dün açıklanan mart ayına ilişkin cari açık verileriyle ilgili olarak, “Mart ayındaki bu sıçrama, münferit bir - iki gelişmeyle alakalı. Yoksa genel trendde bir bozulmayı ifade etmiyor” dedi. Merkez Bankası’nın dün açıkladığı verilere göre, Türkiye’nin cari işlemler hesabı, yılın ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 120.5 artarak, 22.1 milyar dolara ulaştı. Mart ayı bazında da yine geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 128.1 artışla 9 milyar 766 milyon dolar oldu.
Kâr transferi etkili oldu
Babacan, TV 8’de katıldığı programda soruları yanıtladı. Cari açıkla ilgili soru üzerine Babacan, mart ayına ilişkin cari açığın “beklenenden biraz yüksek” çıktığını belirterek, şunları kaydetti:
“Bunun en önemli sebebi, Türkiye’deki bazı uluslararası şirketlerin, mart ayı sonu itibariyle elde ettikleri kârın bir kısmını temettü olarak Türkiye dışına taşımaları oldu. Temettü de bir cari hareket. Son mart ayına bakacak olursanız doğrudan sermaye girişinde de önemli sıçrama var. Türkiye’de bir kaç tane büyük birleşme, satın alma meydana geldi. Bir bakıma cari açık, bir miktar beklenenin üzerinde, ağırlıklı olarak bir defalık mart ayı sonu itibariyle temettülerin yurt dışına transferiyle alakalı. Öte yandan da doğrudan sermaye girişinde de yine geçen aylara göre oldukça yüksek bir rakam açıklandı. Mart ayındaki bu sıçrama münferit bir iki gelişmeyle alakalı, yoksa genel trendde bir bozulmayı ifade etmiyor.”
Cari açığın her ay, düzenli izlenmesi gereken bir veri olduğuna vurgu yapan Babacan, istikrar ve güven ortamının önemli olduğunu, bundan sonra da gerektiğinde her türlü tedbiri alacaklarını kaydetti.
Nükleer, açığa çare
Türkiye’nin enerjide dışa bağımlılığın da cari açığı artıran en önemli faktörlerden biri olduğunu kaydeden Babacan, “Türkiye’de mutlaka nükleer santrallerin devreye girmesi gerekiyor. Biz şu anda petrolümüzün hemen hemen tamamını, doğalgazımızın tamamını ithal ediyoruz, önemli ölçüde kömür ithalatı yapıyoruz. Sadece geçen sene enerji kalemlerine ödediğimiz miktar 37 milyar dolar” dedi.
Babacan, ithalattaki artışta büyük ölçüde petrol fiyatlarındaki artışın etkili olduğunu kaydederek, varil bazında 10 dolarlık artışın cari açığı 4 milyar dolar yükselttiğini söyledi.
Özel sektörün makine teçhizat ithalatındaki artışın da belirleyici olduğunu dile getiren Babacan, yatırımlarda büyük artış olduğunu, bu kalemdeki artışta sıkıntı görmediklerini de aktardı.
Milliyet

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/merkeze-yumusama-cagrisi/314743