Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, ''Dünya ekonomileri son derece kritik bir dönemeçten geçiyor. Diğer taraftan Ortadoğu'daki gelişmelerin nerede nasıl biteceğini şu anda kestiremiyoruz, belirsizlik var. İşte bu yüzden Merkez Bankasına ve ekonomi yönetimine kritik görevler düşüyor'' dedi.
Büyükekşi, nisan ayı ihracat rakamlarını açıkladığı basın toplantısında, doğru kur seviyesi ile ihracatçıların çok büyük başarılara imza attığını, dolar kuru 1,50-1,60 bandının ihracatçılar için ideal olduğunu söyledi.
Büyükekşi, ''Geçen senenin ilk çeyreğinde dile getirdiğimiz önlemler erken alınmış olsaydı bugün hem dış ticaret açığımız hem de çok canımızı sıkan cari açığımız bugün çok daha aşağılarda olacaktı. Önlemler için de şu anda dış ticaret açığı ve cari açık bizim canımızı sıkıyor. Ama avro-dolar patisinden şu anda olumlu etkileniyoruz'' dedi.
Avrupa pazarlarında ihracat gelişmelerinin büyük önem taşıdığını, ilk 4 ayda ihracatımızın Almanya'ya ve İtalya'ya yüzde 31, üçüncü büyük pazarımız İngiltere'ye yüzde 22 artış gösterdiğini ifade etti.
İlk dört aydaki performanslarının olumlu olduğunu, ancak Avrupa ve dünya ekonomisindeki gelişmelerin kendilerini ihtiyatlı olmaya ittiğini belirten Büyükekşi, şöyle devam etti:
''Avrupa'daki borçlu ülkeler sorunu yüzünden Avrupa ekonomisi bir durgunluğa girebilir. Bu da bizim açımızdan risk oluşturabilir. ABD cephesinde de işler istenildiği gibi çok iyi gitmiyor. Amerika parasal genişlemeye devam etmesine rağmen büyüme konusunda istenilen seviyeye bir türlü gelemiyor. ABD Merkez Bankası'nın aldığı önlemlere rağmen istihdam da canlanmış değil. Buradan çıkan sonucu şöyle yorumluyoruz; dünya ekonomileri yavaş temposunu koruyacak. Biz de bu noktada rekabetçi kura sahip olduğumuz takdirde ihracat artışına devam ederiz.''
-ORTADOĞU'DA YAŞANAN GELİŞMELER-
Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler ise herhangi bir hız kesmeden devam ettiğini, bir ülkede yatışırken başka bir ülkede gelişmelerin alevlendiğini, bazı ülkelerdeki sıkıntılar ise artarak devam ettiğini anlatan Büyükekşi, şunları kaydetti:
''Bunun sonucunda bazı ülkelere ihracatımızda ciddi gerilemeler yaşanıyor. Örneğin nisan ayında Libya'ya ihracatımız yüzde 98, Bahreyn'e yüzde 80, Lübnan'a yüzde 39, Cezayir'e ve Mısır'a yüzde 18, Katar'a yüzde 10, Suudi Arabistan'a yüzde 8 düştü. Suriye'de bir takım sıkıntılar yaşanıyor. Ancak, nisan itibariyle bu gelişmelerin ihracatımıza olumsuz yansıması olmadı. Suriye'ye ihracatımız nisan ayında yüzde 35 artış gösterdi.''
Nisan ayında en fazla ihracat yapan 10 ili artış oranına göre sıraladıklarını açıklayan Büyükekşi, Kocaeli ve Sakarya'nın ihracatının yüzde 64 arttığını, Gaziantep'in ihracatının yüzde 43 arttığını bildirdi. Büyükekşi, ''Gaziantep ilk 10'daki iller arasında nisan ayında ihracatını en fazla artıran üçüncü ilimiz oldu. Denizli'nin ihracatı yüzde 37, İzmir'in yüzde 34, Hatay'ın yüzde 21, İstanbul'un yüzde 20, Bursa'nın yüzde 18, Manisa'nın yüzde 6 ve Ankara'nın yüzde 1 arttı'' dedi.
-''MERKEZ BANKASI VE EKONOMİ YÖNETİMİNE KRİTİK GÖREVLER DÜŞÜYOR''-
TİM Başkanı Büyükekşi, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Dünya ekonomileri son derece kritik bir dönemeçten geçiyor. Diğer taraftan Ortadoğu'daki gelişmelerin nerede nasıl biteceğini şu anda kestiremiyoruz, belirsizlik var. İşte bu yüzden Merkez Bankasına ve ekonomi yönetimine kritik görevler düşüyor. Merkez Bankasının yeni başkanı olan Erdem Başçı'yı tebrik ediyoruz. Görevini başarılı bir şekilde yapmasını temenni ediyoruz. Eski Başkan Sayın Durmuş Yılmaz'ın son zamanlarında ve yeni başkanın da katkılarıyla alınan önemli önlemler var. İhracatçılarımızın, rekabetçi kuru yakaladıklarında nasıl bir başarı gösterdikleri ilk 4 aylık rakamlardan çok net bir şekilde anlaşılıyor.
Üretmeyen ve sürekli tüketen bir ülkede fiyat istikrarını korumak kolay değil. Bunun için ekonomiyi soğutmaktan başka bir alternatif yok. Halbuki Türkiye'nin tam tersine, ekonomik canlanmaya ihtiyacı var. 2023 hedeflerine ulaşabilmek için daha hızlı büyümesi gerekiyor. Bunu başarmanın yolu da ihracata ve üretime yönelmekten geçiyor.''
-''AĞIR HASTALIK GEÇİREN BÜNYEYE ASPİRİN VERMEK GİBİ...''-
İç talebi kısmak için şu an da yapılan tek şeyin kredi genişlemesini durdurma olduğunu, bunun haricinde ortada ciddi bir alternatif gözükmediğini belirten Büyükekşi, şunlar kaydetti:
''Kredi genişlemesinin engellemenin yolu da kredi maliyetlerini yükseltmekten geçiyor. Biz bu noktada şunu savunuyoruz; para ve maliye politikalarını birbirinden bağımsız değil eşgüdümle yönetmemiz gerekiyor. Banka ve mali kurumların üretene desteği artırabilmesi için daha fazla cesarete ve basirete ihtiyacı var. Reel kesimin de daha fazla öngörüye ve kaynağa ihtiyacı var. Hal böyleyken sadece para politikalarıyla önlem alınması, ağır hastalık geçiren bir bünyeye aspirin vermek gibidir. Herhangi bir etkisi olmaz.
Bu noktada seçim sürecinde olmamız önemli bir avantaj. Çünkü hem iktidar hem de diğer muhalefet partilerin söylemlerinde ve programlarında ekonominin ve ihracatın daha fazla yer bulduğunu büyük bir memnuniyetle izliyoruz. Bu doğrultuda ayağı yere basan projeler, Türkiye'yi daha ileriye götürür. Olmayacak vaatlerde bulunma ise rekabetin kalitesini düşürecektir.''
-''AB İLE MÜZAKERE SÜRECİNDE CİDDİ TIKANIKLIK YAŞANIYOR''-
Bazı üye ülkelerden kaynaklanan siyasi engeller nedeniyle, AB ile müzakere sürecimizde ciddi bir tıkanıklık yaşandığını belirten Büyükekşi, ''AB'nin bugün içinde bulunduğu koşullar ve siyasi konjonktür, Türkiye'nin üyeliğinin kısa vadede gerçekleşmesine imkan vermiyor. Ancak TİM olarak, süreçte yaşanan tıkanıklığın geçici olduğuna ve Türkiye'nin üyelik hedefinden uzaklaşmasını kesinlikle gerektirmediğine inanıyoruz'' dedi.
Büyükekşi, AB projesinin gündemin alt sıralarına ötelenmesinden de kaygı duyduklarını dile getirirken, ''2023 yılında, 500 milyar dolarlık ihracat hedefimize, AB üyesi bir Türkiye olarak ulaşmak istiyoruz'' diye konuştu.
-''CUMHURİYET REKORU''-
Nisan ayında ihracatımızın 2010 yılının aynı ayına göre yüzde 25,45 artışla 11 milyar 796 milyon dolar olduğunu, yılın ilk dört ayında yüzde 22,21 artışla 43 milyar 264 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini bildiren Büyükekşi, son on iki aylık dönemde ise yüzde 15,48 artışla 121 milyar 840 milyon dolarlık ihracat yapıldığını açıkladı.
Nisan ayında en fazla ihracatı 1 milyar 792 milyon dolar ile otomotiv endüstrisinin yaptığını, kimyevi maddeler ve mamulleri sektörümüzün 1 milyar 611 milyon dolar ile ikinci, çelik sektörünün de 1 milyar 467 milyon dolar ile üçüncü sırada yer aldığını anlatan Büyükekşi, sözlerini şöyle tamamladı:
''Tarım sektörlerimiz nisan ayında 1 milyar 330 milyon dolar ihracatla toplam içinde yüzde 11,28 pay alırken, sanayinin payı 10 milyar 138 milyon dolar ihracat ile yüzde 85,95, madencilik ürünlerinin payı ise 326 milyon dolar ile yüzde 2,77 oldu. Nisan ayında sektörlerimiz içinde en fazla ihracat artışını yüzde 189,7 ile gemi ve yat sektörümüz, yüzde 50 ile kimyevi maddeler ve mamulleri sektörümüz, yüzde 42,4 ile su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörümüz yakaladı. Nisan ayı ihracat rakamı Cumhuriyet tarihi rekoru, bu zamana kadar ki nisan ayı içerisinde yapılan ihracatlar içinde en fazla artışı 2011 yılı nisan ayında gerçekleştirdik.''
Yazdır