Ülkenin döviz rezervleri yılın ilk çeyreğinde 200 milyar dolar artışla 3 trilyon doları aştı.
Döviz rezervlerinin rasyonel talebi aşması ve çok yüksek miktarda rezerv toplamanın piyasalarda yarattığı aşırı likidite Çin Merkez Bankası'nda rahatsızlıkları artırdı.
Geçen Mart ayından bu yana 3,4 trilyon dolar muhteşem bir rezerve ulaşan Çin Merkez Bankası hızla rezervlerin yaratacağı etkilerden kurtulmak için döviz çeşitlendirmeye hazırlanıyor.
Rezervlerdeki artışın Çin Merkez Bankası'nın iflasına çanak tutabileceği endişesiyle acilen kuruluş sermayesinin güçlendirilmesi gerektiği belirtiliyor.
Döviz rezervlerindeki artışta en büyük sıkıntıyı ise ne dolar ne de euro tetikliyor. Çin'in yoğun olarak Japon Yeni biriktirmesi ve yüksek miktarda kendi para birimi ile bono ihracına çıkması kabusun ana nedeni.
Alımların Merkez Bankası için iki önemli açıdan risk içeriyor. Bunlardan birincisi her zamankinden yüksek miktarlarda alımın Merkez Bankası'nın bilançosunu zayıflatması, ikincisi ise Çin'in artan enflasyonu kontrol altına almak amacıyla faiz oranlarında artışa geçmesi.
Çin Merkez Bankası son 6 ay içinde dördüncü kez faiz artışına gitti.Artışla birlikte fonlam maliyetlerinin artması Çinlileri de yakından ilgilendiriyor.Merkez Bankası'nın zayıflayan mali durumunun pratikte iki önemli sonucundan biri bu. Bu yeniden sermayelendirmenin ekonomik yükü Çinlilerin omuzlarına yüklenmesi anlamına geliyor.
Fonlama maliyetlerinin artmasıyla daha fazla faiz gideri ödemek zorunda kalacak olan Çinliler daha az gelirle yetinmek zorunda kalacak.İç tüketim azalacak ancak Çin ekonomik büyümenin sürdürülebilirmesi için tüketimi canlı tutmak zorunda.
Bu arada Çin Merkez Bankası'nın hükümete parasal yükümlülüğünün GSYİH'ya oranı yüzde 17 civarında. Ancak, yerel yönetimlerin finasmanı, bazı devlet borçları ve gizli borçlar sözkonusu olduğunda bu ağır borç yükünün GSYİH oranı yüzde 160 gibi olağanüstü bir rakam.
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch bu ay Çin'in kendi para birimi cinsinden borçlanma görünümünü negatife indirdi.
Bu da kriz döneminde muhteşem büyümesi ise dünyanın başını döndüren Çin'in aslında hızlı büyümeden kaynaklanan sorunları halı altına süpürdüğünün bir işareti olarak algılanıyor ve Çin balonunun patlama riski yeniden gündeme getiriyor.
Ülkede kredi çılgınlığının devam ediyor olması ve 2010 'da geri dönmeyen kredilerin yüzde 1,14 'lere ulaşması ve trilyonlarca yuan tutarındaki şüpheli kredi varlığı da Çin Merkez Bankası üzerindeki kara bulutların uzun süre gitmeyeceğine ve Çin'in bir kriz felaketine hazırlıklı olması gerektiğine de dikkat çekiliyor. Gazeteport