Geçmiş 10 yılın aralık ayına bakıldığında yabancı alımlarının da etkisiyle ortalamada yüzde 7.3’lük yükseliş olduğu görülüyor. Endeks bazında ise banka, sigorta, iletişim, savunma, ticaret ve hizmet sektörleri öne çıkıyor. Ancak AB bölgesindeki sıkıntılar ve sıcak paraya önlem söylemleri, yükselişleri sınırlayabilir.
Talip Yılmaz/Ekonomist
Kasım ayı özellikle bayram sonrası AB’de yaşanan gelişmeler ve Kuzey-Güney Kore gerginliği ile İMKB açısından sıkıntılı geçti. Bundan sonraki süreçte yani aralık ayında ise geleneksel yıl sonu yükselişinin yaşanıp yaşanmayacağı merak ediliyor.
Buradan yola çıkarak haber çalışmasında geçmiş 10 yılın İMKB performansını araştırdık. Bunu yaparken de yabancı yatırımcıların aralık ayındaki İMKB hareketlerini mercek altına aldık.
Beklentilere geçmeden önce piyasa gelişmelerine bakıldığında kasım ayında AB Bölgesi’nde bu defa İrlanda’da patlak veren sarsıntının, bundan sonra Portekiz ve İspanya’ya sıçrayıp sıçramayacağı merak edilen en önemli konu.
Yüzde 8.5 düştü
Güney ve Kuzey Kore arasındaki gerginliğin de bu döneme denk gelmesiyle birlikte dolar, diğer ülke para birimleri karşısında değer kazandı ve gelişmekte olan ülke borsaları başta İMKB olmak üzere bundan nasibini aldı. 9 Kasım tarihindeki 71.553 zirve kapanışına göre 24 Ekim’de seans içinde 65.460 seviyesi görüldü ve İMKB-100 Endeksi böylece yüzde 8.5 oranında değer yitirdi. Ancak sonrasında Fitch’ten gelen not artırımı sinyali, İMKB’nin biraz olsun toparlanmasını sağladı ve endeks haftayı 67.000*** puandan tamamladı.
Aralık ayında ise geleneksel yıl sonu yükselişinin olup olmayacağı merak ediliyor. Konuştuğumuz uzmanların bazıları, kasım ayındaki düşüşler sonrasında yukarı yönlü hareketler beklerken, bazı uzmanlar ise yükseliş yerine dalgalı yatay bir piyasanın daha çok öne çıkacağı yorumunu yapıyor.
10 yıla baktık
Son 10 yılın aralık ayı performansına bakıldığında İMKB’nin 2002 yılındaki yüzde 22’lik sert düşüş haricinde geleneksel yıl sonu yükselişini yaptığı gözleniyor. En sert yükselişler, 2001, 2003 ve 2009 yıllarında görüldü. Son 10 yılın ortalamasında İMKB-100 Endeksi, yüzde 7.3’lük bir getiri sağladı. Gösterge endeks üzerinde yüzde 46 oranında ağırlığa sahip olan bankacılık sektörünün eşliğinde İMKB-100 Endeksi’nin ortalamada yukarı yönlü bir trend çizdiğini söyleyen Eti Yatırım Araştırma ve Kurumsal Finansman Müdürü Adem Özen, 10 yıllık süreçte İMKB sektör endekslerinin performansı incelendiğinde ortalamada bankacılık, sigorta, hizmet, ticaret ve savunma endekslerinin İMKB endeksinin üzerinde performans sergilediğinin altını çiziyor.
Son 10 yılın aralık ayı yabancı işlemleri incelendiğinde, yükselişte etkili olduklarını söylemek mümkün. Şöyle ki son 10 yılda sadece 2000 yılında ve 2006 yılında yabancıların aralık ayında nette satış yönünde hareket ettikleri gözleniyor. Yani yabancıların aralık ayında pozisyon kapamak yerine ellerindeki hisseleri tutmayı, düşüşleri alım fırsatı olarak değerlendirmeyi tercih ettikleri görülüyor.
Aralıkta ne olur?
2010 yılı aralık ayına bakıldığında öncelikle AB bölgesi ve Güney-Kuzey Kore gerginliği izlenmeye devam edecek. Bunun yanında çok fazla gündeme gelmese de Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Lübnan’da “Sıcak para akışını kontrol altına almak şart” açıklaması sonrası olası uygulamalar izlenecek. Ancak Yatırım Finansman Araştırma Müdürü Zümrüt Can seçime doğru girilirken cari açığın finansmanında önemli rol oynayan sıcak paranın kısıtlanmasıyla ilgili bir karar beklemiyor. Zümrüt Can, piyasada da cari açığın finansmanı ve seçim süreci nedeniyle sert tedbirler beklenmediğini kaydediyor.
Bu koşullar altında global likiditenin devamı ile birlikte yabancıların İMKB’de sert satışlar yapmasını beklemeyen Acar Menkul Değerler Araştırma Müdürü Zeynel Balcı, “Hatta düşüş sonrası, yılı zirvede kapatmak isteyen fonların, uzmanların tepki alımları da gelebilir” diyor. Bu süreçte al-tut yerine al-sat stratejisinin daha doğru bir yaklaşım olacağını anlatan Balcı, aşağıda 63.000 yukarı ise 71.600 seviyesinin güçlü destek ve dirençler olduğunu söylüyor. Balcı sözlerine şöyle devam ediyor:
“Daha uzun vadede ise global likitiditenin gelişmekte olan piyasalara akmaya devam etmesi bekleniyor. Türkiye’ye yönelik not artırımı beklentileri var ve yerli yatırımcı açısından da döviz ve faiz cazip bir yatırım aracı değil. Tüm bunlar İMKB’yi yeni zirvelere taşır.”
Yatay seans olur
Bazı analistler ise bu yıl yurt dışındaki olumsuz hava nedeniyle sert yükselişler beklememekle birlikte aralık ayının artıda kapatabileceğini belirtiyor. İMKB’yi yukarı taşıyabilecek not artırımının seçimlerden sonraya kaldığını hatırlatan Zümrüt Can, bilanço beklentisinin de bittiğini ifade ediyor.
Bu şartlar altında İMKB’yi yukarı taşıyacak yakın vadede bir katalizör olmadığını anlatan Can, “Aralıkta yüksek getiriler beklemiyorum. Yabancılar, ayın ortasından itibaren Noel ve yıl sonu tatiline girecek. Yabancı işlemleri de bu anlamda sınırlı olur. Bu nedenle piyasayı daha çok dalgalı-yatay seanslar bekliyor” diyor.
Yatırım stratejisi
Endekste yaşanan dalgalanmaların ise al-sat taktikleriyle değerlendirilmesi tavsiye ediliyor. Bu anlamda endeks hissesi olarak görülen bankalar, holding şirketleri ve telekom şirketleri izlenebilir. Yine yıl sonu bilanço beklentisi yüksek hisselerde kademeli pozisyon alınabilir. Son 10 yılda en iyi ortalama getiriye sahne olan Halk Bankası, Akbank, Fortis, Vakıfbank, TSKB, TEB, Anadolu Hayat, Aksigorta, Anadolu Sigorta, YK Sigorta, Park Elektrik Madencilik, Reysaş, Pınar Süt, Kardemir A, Enka İnşaat, Global Yatırım Holding, Deva Holding ve Sinpaş gibi hisseler de Adem Özen tarafından yatırımcılara tavsiye ediliyor.
Mehmet Gerz/ Ata Portföy Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı
“Aralıkta sert düşüş olmaz”
“Aralık ayında ciddi düzeltmeler beklemiyorum. 60.000 altı seviyeleri çok olası görmüyorum. Geçmiş yıllarda özellikle kriz öncesinde büyük bankaların prop traderlerı, kasım sonu aralık başında pozisyon kapaması yaparlardı. Ancak global krizle birlikte global bankalar bu departmanları kapatma veya ağırlığını azaltma yoluna gittiler. Yine yabancılar İMKB’deki olası risklerini VOB’da ve varant ürünlerde hedge edebiliyor. Bu nedenle de İMKB’de pozisyon kapamaya gerek duymuyorlar.
Aralık sonrasında ise yabancı yatırımcıların doğrudan hisse senedi piyasası yerine halka arzları değerlendirerek İMKB’ye giriş yapmaya devam etmelerini bekliyorum. Özellikle son dönemde yapılan Emlak Konut GYO ve Akfen Holding halka arzları buna iyi örnek oldu. Bu nedenle İMKB birincil piyasadan hisse alımları eksiye dönmez ama yavaşlar.”