Shell'den yapılan açıklamaya göre, dünya bir istikrarsız geçiş dönemine ve yoğunlaşmış Rapora göre, enerji kullanımında bir kademe atlaması görülüyor. Gelişmekte olan ülkeler ile nüfus devleri olan Çin ve Hindistan, sanayileştikçe, şehirleştikçe, altyapı oluşturdukça ve ulaşım kullanımlarını artırdıkça, ekonomik büyümelerinde enerjiyi en yoğun şekilde kullanacakları bir döneme giriyorlar. Talep baskısı, alternatif arzını ve enerji kullanımında daha verimli olmayı teşvik edecek. Fakat sadece bunlar artan talep gerginliğini tamamen dengelemeye yetmeyebilecek. Gelişen ekonomilerin tarihsel gelişme Rapora göre, ''enerjideki belirsizlik döneminin'' bir tür olağanüstü talep azaltımı ve olağanüstü arz artırımı birleşimi ile kapatılması gerekecek. Arz, artan talebi karşılamakta zorlanacak. Gelecek on yılın sonunda, kolay erişilebilir petrol ve gazın üretimi tahmin edilen talep büyüme oranı ile örtüşmeyecek. Raporda, ''Bu arada, biyo-yakıtlar gibi alternatif enerji kaynakları enerji karışımının çok daha önemli bir bileşeni olabilir fakat arz-talep gerilimini tamamen çözecek bir 'sihirli değnek' bulunmamaktadır'' denildi. Akıllı şehirler, sürdürülebilir politikanın desteklenmesi ve ticari ve ''Aynı şekilde fiyat şokları, düşünmeden geliştirilen politikalar ve hayal kırıklığıyla sonuçlanan girişimler de. Zaman ölçütü temel bir faktördür. Binalar, altyapı ve enerji santralları on yıllarca Küresel ekonomik kriz, jeopolitik ve ekonomik gücün batıdan doğuya kaymasıyla örtüştü. Bu belirleyici kayma, küresel ekonomik ve politik sistemi de dönüştürmektedir. Değişim yavaş yavaş olmaktadır, ancak bunun potansiyel sonuçları derindir. Batıdaki ekonomik kriz bu eğilimi hızlandırabilir. Gelecek kuşaklar 2008'i bir dönüm noktası olarak görebilirler. Dünya belirsiz bir politika dönemiyle karşı karşıyadır. Stratejik hatalar ortaya çıkmaktadır. Yükselen güçler artan bir şekilde ve öz güvenle kendi ulusal çıkarları olarak gördükleri konularda ısrar etmektedirler. Bu kollektif güvenliği güvence altına alan küresel mekanizmaları baltalamaktadır.'' Raporla ilgili açıklama yapan Shell Ülke Başkanı Ahmet Erdem, söz konusu raporu gelecek on yıllarda artacak olan dünya nüfusunun enerji talebinin, geleneksel enerji kaynaklarından sağlanan arzı aşacağının öngörüldüğünü, bununla birlikte karbondioksit ve diğer sera gazlarının oluşturduğu iklimsel ve çevresel baskılar ve bunun yanında içme suyuna erişim ve besin üretmek için, toprak için artan
AA
Yazdır