Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ocak, Şubat ve Mart aylarında kredi hacminde hiçbir yavaşlama olmaması ve kredilerin yüzde 35-40 artması durumunda ilave tedbirlerin gelebileceğini söyledi. Buna göre 11 Şubat itibarıyla 543.5 milyar TL olan bankacılık sektöründeki kredi hacmi Mart ayı sonunda 567.3-588.3 milyar TL sınırında olmalı. Yani bankalar yaklaşık 1.5 aylık süreçte 23.8 milyar TL kredi kullandırabilecek. Bu durumda bankacılık sektöründe yılın ilk çeyreğindeki kredi büyümesi yüzde 6 civarında oluşacak.
Babacan, CNN Türk televizyonunda katıldığı bir programda, 2011’de kredi hacmini çok daha artırmak hatta “uçup gitmek” isteyen bankaların olduğunu, gerekirse banka bazında tedbirlerin de olabileceğini belirterek, “Ocak, Şubat, Mart ayına baktık. Kredi hacminde hiçbir yavaşlama yok, aynı hızla gidiyor. Bir hesap ettik, krediler yüzde 35-40 artacak. O zaman ilave tedbirleri beklesinler. Bunun cevabı çok açık. Çünkü biz, ‘Yüzde 20-25 civarında bir kredi artışı 2011 için makul, bu bizim 4.5-5‘lik büyüme hedefimizle uyumludur’ dedik. Sıkboğaz edici bir durum yok” diye konuştu.
Bankaların krediler konusunda 2011’de daha dikkatli olması gerektiğine dikkat çeken Babacan, “Kredi hacmini öyle hayali miktarlarda artırmayı pek düşünmeyin, bu olmayacak, buna izin verilmeyecek’ dedik. Alınan kararlar bankalarımızın belki 2011 hesaplarını bir miktar bozdu. 2011’de kredi hacmini çok daha artırmak hatta uçup gitmek isteyen bankalar vardı. Şimdi bunun böyle olmayacağını anladılar. Hem makro tedbirlerle bunu sağladık. Gerekirse banka bazında tedbirler de olabilir, bu çok zor değil” dedi.
Babacan, kredi hacminde bir kısma olmadığının altını çizerek, “Krediler yüzde 20-25 oranında artsın diyoruz. Ama onun ötesine gittiğinizde ekonomimizin gerçeklerinden işler kopmaya başlayacak. Cari açık sorunumuz yönetilebilir, kabul edilebilir boyuttan daha zor bir boyuta, alana gelecek. Bu dönüp dolaşıp Türkiye’nin istikrarını etkileyecek” dedi.
Babacan, kredi hacminin önemli olduğuna dikkati çekerek, 2011’in bu şartlarında dahi büyümenin Avrupa’nın en hızlı büyüme oranı olacağını, o konuda da en ufak bir şüphe bulunmadığını söyledi.
Bu yıl için etrafta çok büyük risklerin olduğunu ifade eden Babacan, henüz bu risklerin gerçekleşmediğini, herhangi bir yerde deprem olması durumunda ise bunun etkisinin Türkiye’de az ya da çok hissedileceğini kaydetti.
10 milyar $’ın üzerinde para çıktı
Ali Babacan, “Merkez Bankası’nın kararlarıyla kısa vadeli sermayenin önemli bir kısmının çıktığını tespit ettik. Mertebe olarak kesin 10 milyar doların daha üzerinde bir rakam bu” dedi.Babacan, alınan kararlarla ilgili, “İsteyerek bir belirsizlik yarattık gibi mesajlarınız oldu” denilmesi üzerine, şunları söyledi: “Bu kısa vadeli sermaye için. Yani kısa vadeli girip çıkmak isteyenlerin perspektifinden bakıp onlar için nasıl biraz daha riskleri çoğaltabiliriz Türkiye’de. Kısa vadeli giren çıkanların bakışıyla risk nasıl yükselebilir? Ama öte yandan Türkiye’ye uzun vadeli bakan, Türkiye’ye güvenen doğrudan sermaye yatırımı yapan ya da daha uzun vadeli portföy yatırımı yapan yatırımcılar için de Türkiye’nin şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da cazibesini nasıl koruyabiliriz. Kısa vadeli sermayenin önemli bir kısmının çıktığını tespit ettik. Bu konularda noktasına, virgülüne kadar rakam vermekten çekiniyoruz. Ama mertebe olarak kesin 10 milyar doların daha üzerinde bir rakam bu.”
2-B Tasarısı seçİm sonrasına kaldı
DEVLET Bakanı Ali Babacan, 2-B ile ilgili Çevre ve Orman Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ile beraber yoğun çalışmalar sonucunda bir tasarı hazırlandığını ancak tasarının son halinin henüz kesinleşmediğini söyledi. Meclis’in seçim nedeniyle çalışmalarına ara vermesinden önce tasarının yasalaşması konusunda ciddi kuşkuları bulunduğunu dile getiren Babacan, “Muhtemelen seçimlerden sonra, Ekim ayından sonra hızlı bir düzenleme yapılacaktır diye düşünüyorum” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun hesabı yanlış
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de 12 milyon 715 bin yoksul bulunduğunu ve bu yoksullara 600 lira yerine 1.200 lira aile başına ödeme yapacaklarını ve bunun da maliyetin 7 milyar olarak hesap ettiklerini söylediğini belirten Ali Babacan, “Şu anda bütçede mevcut olan 4 milyar liranın üzerine bir de 7 milyar toplam 11 milyar. 12 milyon 715 bin yoksul demek... Bunu böldüğünüz zaman 3 milyon 268 bin aile ediyor. 600 ile 1.250 liranın ortalaması 925 lira. ’3 milyon 268 bin aileye ayda ortalama 925 lira para ödeyeceğiz’ diyor. Çarpıp, böldüğünüzde 12 ay için bunu çarptığınızda 36 milyar gibi bir rakam buluyorum. Şimdi burada ya 12 milyon 715 bin yoksul yok Türkiye’de sayın Kılıçdaroğlu’nun o ifadesi yanlış ya da hesap bilmiyorlar” şeklinde konuştu. Vatan
Yazdır