Bilanço dönemine yaklaşırken aşırı dalgalanmalara dikkat!
Merkez Bankası'nın zorunlu karşılık oranlarını artırma sinyali verdiği geçen hafta döviz fiyatları yükselirken Borsa yüzde 2,88 değer kaybetti.
Dünya borsaları 2011 yılında birbirinden bağımsız bir şekilde hareket etmeye devam ediyor. Geçen hafta Portekiz'in gerçekleştirdiği hazine ihalesinde faiz oranları düşerken talebin beklenenin üstünde çıkması, Avrupa'nın sorunlu ülkelerinin borsalarında yüzde 6'lara varan yükselişlere yol açarken, Asya borsaları sert düşüşlere sahne oldu.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) ise 6 Ocak'tan bu yana düşüş yönünde hareket ediyor. Merkez Bankası'nın gösterge faizlerini beklenmedik bir şekilde çeyrek puan indirmesi piyasalar tarafından şaşkınlıkla karşılanırken zorunlu karşılık oranlarının yükseltileceği endişeleri, başta banka hisseleri olmak üzere İMKB'de satış baskısının sürmesine yol açtı. Dünya borsalarının yükselişe geçtiği cuma günü günün büyük bölümünde negatif bir seyir izleyen İMKB, son yarım saatte güçlü alıcıların ortaya çıkmasıyla 66 bin sınırına dayanarak çöküşü atlattı. Bu yıl bankaların kâr marjlarının düşeceği endişeleri ile satışa yönelen yabancı yatırımcılar halen çok kârlı oldukları bu hisselerde satıcılı gözüküyorlar. Endeks yükselişte nasıl bu hisselerden olumlu etkileniyorsa düşüşlerde de tam tersi olumsuz etkileniyor.
Şubat ayının ikinci haftasında bankaların 2010 yılına ait bilançoları büyük oranda tamamlanacak. Bu nedenle önümüzdeki haftadan itibaren satış baskısının azalması söz konusu olabilir. Ancak bilançoların tamamlanmasının ardından yabancılar satışa hız verebilirler. Sanayi şirketlerinden konsolide olmayanlar bilançolarını mart ayında, konsolide olanlar ise mart ve nisan aylarında açıklayacak. Bu nedenle mart-nisan aylarında bilanço hareketleri hisse bazında önemli ayrışmalara sebep olacaktır. Şirketlerin genel kurulları genellikle nisan sonu veya mayıs aylarında yapılıyor. Temettü, sermaye artırımı gibi kararlar genellikle bu dönemde veriliyor. Hazirandaki genel seçimler öncesi borsada bu beklentilerle endekse nazaran genel olarak daha olumlu bir seyir izlenebilir.
BEDELLİ SERMAYE ARTIŞI İLE YATIRIMCI YOLUNUYOR
Borsa 2009'da toparlandı, geçen yıl yatırımcısıyla yeniden barışan bir görüntü verdi. Ancak yıllardır hastalık olarak gördüğümüz, belirli bazı şirketlerin yatırımcısına yıllardır bedelli çilesi çektirdiği bir süreç yeniden hız kazandı. Genellikle nominal değerine yakın fiyatlardan işlem gören bazı şirketler kendi başarısızlıklarını örtmek, şirketlerinin içini boşaltmak amacıyla hemen her yıl düzenli olarak bedelli sermaye artışına gidiyorlar. Yatırımcılar bu bedelleri ödeyemediklerinde bunu adeta fırsat görerek satılamayan paylara göz dikiyorlar.
Diğer bir sorun da bilançoların borsaya geç bildirilmesi. Bir şirketin bilançosu aralık sonunda bağlanır. Bazı şirketlerin konsolide olmalarından kaynaklı gecikmesi söz konusu. Bilançoların geç açıklanması borsanın dinamizmine aykırı. Ayrıca içeriden bilgi alma ihtimalini kuvvetlendiriyor.
Euro için kritik hafta
10 Ocak'ta 1,2871'e kadar gerileyerek önemli bir kırılma noktasını test eden Euro/dolar paritesi beklentilerin tersine iki haftadır yükselişe geçerek 1,36 seviyesini aştı. Euro'nun dolar karşısındaki yükselişinde Portekiz'in 19 Ocak Çarşamba günü yaptığı başarılı hazine ihalesi etkili oldu. Yunanistan ve diğer sorunlu Avrupa ülkelerinin borsalarındaki yüzde 6'ya ulaşan yükselişlerin de pariteye destek verdiği görüldü.
Önümüzdeki hafta ABD, Japonya, İngiltere merkez bankalarının toplantılarında alınacak faiz kararları pariteyi etkileyebilir. Teknik olarak 1,3785 seviyesi önemli. Bu noktanın aşılması durumunda paritenin yeniden 1,40 seviyelerini test etmesi söz konusu olacak ki kısa vadeli indikatörlerin aşırı alımda olması bu noktalardan geriye doğru sert bir salınımı beraberinde getirebilir. Bu nedenle kritik geri dönüş için gözler çarşamba günü yapılacak ABD Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısına çevrilecektir. Selim Işıklar-Zaman