Dün CNBC-e’de Sabah Notları’nda Ekodiyalog hocalarıyla beraberdik. Çok keyifli bir program oldu. 2009 yılının son günündeki programda yaptığımız 2010 öngörülerini gözden geçirdik, 2011 öngörülerini aldık. Tahminler aşağıda. Bir tek Asaf Savaş Akat Hoca, “Bu yıl konjonktürde kesinti olacak” diyerek tahmin yapmak istemedi. Böylece Asaf Hoca 17 yıldır ilk defa tahmin yapmamış oldu. Hayır mı, yoksa şer mi?
Tahminler ortada. Bu yıl 2010’a göre daha yavaş olmakla birlikte, yine de ekonomide yüzde 6 gibi hatırı sayılır bir büyüme bekleniyor. Enflasyonda tahminler ağırlıklı olarak 2009’un biraz üzerinde bir rakamı göreceğimizi söylüyor. Cari açık 2010 düzeyinin dolayında ve bütçe açığı ise biraz aşağıda olabilir. İşsizlikte ise hafif bir gerileme bekleniyor ama bu düşüş bizi tek haneli rakama geri götürmeyecek. İşte dünkü tahminlerin özeti bu. Peki aynı ekip 2009 sonunda 2010 için ne demiş, nerede yanılmış? En büyük sapma büyümede. Ekodiyalog ekibinden büyümeyi en yüksek tahmin eden ‘yüzde 5’ demiş. Cari açık ve kur tahminleri fena değil. Yüzde 5-6 arasında cari açık ve ortalaması 1.55 dolayında olan $/TL tahminleri yapılmış.
2010’un enleri
Ekodiyalogcu hocalarla bir de mini bir anket yaptık. Dört soru sorduk. İlki, “2010’da dünyada yılın ekonomi olayı nedir?” Benim dışımda kalan herkes “Yunanistan’ın batışı” dedi. Ben ABD’nin büyük kurtarma operasyonlarının çok önemli olduğunu, piyasaların ve ekonomilerin gidişatını belirlediğini düşünüyorum. Hani FED’in şu milyarlarca doları piyasalara pompaladığı, paranın bütün gelişmekte olan ekonomilere oluk oluk aktığı, küresel sıcak para paniğini tetiklediği operasyonları. O para çekilmeden de yeni dengeye ulaşılmayacak. Türkiye’de yılın ekonomi olayı ise “Büyüme hızının yüksekliği” seçildi. Türkiye geçen yıl hükümetten IMF’ye kadar kimsenin öngöremediği kadar yüksek bir hızı yakaladı. Yılbaşında neden bu bankalar kredi kullandırmaz denilirken, yıl sonunda ne yapsak da bu kredi artış hızını yavaşlatsak denildi. Anlayacağınız, kontrolsüz bir büyümeydi. Üçüncü soru “Dünyada yılın başarılı kişisi”ydi. FED Başkanı Ben Bernanke altı kişiden beşinin tercihi oldu. Türkiye’de ise anketten Durmuş Yılmaz ismi çıktı.
2010’un başarı hikâyesi enflasyon değil ihracat
Enflasyon 41 yılın en düşük seviyesinde. Uzun süredir ilk defa enflasyon hedefini tutturmuş olduk. Çekirdek enflasyon yüzde 3 dolayında. Buradan MB’nin enflasyon tarafında ‘sağlam’ durduğunu anlıyoruz. Doğrudan kontrol edebildiği enflasyonu mümkün olduğunca düşük tutabilecek bir politika izlemiş. Bu sayede genel enflasyon da hedefe doğru gerilemiş. Bu hikâyede başarı var ama bence bu yılın asıl başarısı ihracatta yaşandı. En büyük pazarımız olan Avrupa’nın daraldığı ve TL’nin değerlendiği dönemde, 114 milyar dolar ihracat yaparak hedefi aşmak takdir gerektirir. Çanta elde ülke ülke dolaşan Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ı ve ekibini kutlamak lazım. Kriz öncesi 132 milyar dolar hedefini bu yıl yakalanacağı beklentisi yarattılar.
SERVET YILDIRIM - RADİKAL