Yazdır

2011 sakin bir yıl

Tarih: 04 Ocak 2011 - 08:54

Enflasyon marta kadar yüzde 5'in altına düşer, yılı yüzde 6'nın üzerinde bitirir

Yılın ilk yazısında 2011 tahminlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Dostum Asaf S. Akat, Vatan’daki köşesinde bu yılın tahmini zor bir yıl olduğunu öne sürerek, ilk kez tahmin yapmaktan kaçındığını açıkladı. Haksız değil. Çok farklı iki senaryo mümkün. Birinci senaryoyu, Merkez Bankası’nın enflasyonu ve kredi genişlemesini kontrol ettiği, cari açığın da kazasız belasız finanse edildiği gelişmeler şeklinde özetleyebilirim. İkinci senaryoda ise ısınan ekonomi, kontrolden çıkan cari açık ve sonunda yaşanan kur şoku ve yaratacağı faiz depremi var.
Kur-faiz şoku riskini küçümsememekle birlikte düşük ihtimal olarak görüyorum.
Öngördüğüm makro çerçeveyi şöyle özetleyebilirim: Olağanüstü durumlar hariç AKP iktidarı devam eder. CHP’nin AKP’yi azınlıkta bırakabilmesi için aradaki farkı yüzde 7 puana indirmesi gerekiyor. Anketler farkı 12-13 yüzde puan gösteriyor. Haziran’a kadar CHP ve BDP’nin etkili muhalefeti farkı bir miktar kapatabilir ama 7 puana indirme ihtimali zayıftır.
Merkez Bankası rahat
Merkez Bankası’na, genel olarak da ekonomi yönetimine güveniyorum. Enflasyon marta kadar yüzde 5’in altına düşer, daha sonra da ılımlı bir artışla yüzde 6’nın üzerinde yılı bitirir. Enerji ve gıda fiyatları artacak ama bunların yansımalarının sınırlı olmasını bekliyorum. Merkez Bankası’nın eli rahat. Gerektiği takdirde ikinci bir faiz indirimi yapacak marjı var. Kredi artışını kontrol etmeyi Babacan’dan aldığı güçlü destekle başarabileceğini düşünüyorum. Seçim için mali disiplinden taviz verilmesini beklemiyorum. AKP iktidarının buna ihtiyacı şimdilik yok.
Bu çerçevede özel tüketim iştahının bir miktar kesilmesi normaldir. Hızlı çıkışın soluklanması da dikkate alınırsa özel tüketim artışını yüzde 5 olarak tahmin ediyorum. Yatırım artışı düşük kapasite kullanım oranlarına kıyasla 2010’da çok yüksek oldu. Yavaşlaması normal ama kapasite kullanım oranlarında iyileşme yatırım iştahını kamçılayacak. Yüzde 15 artış öngörüyorum. Kamu harcamalarının bütçeye uygun seyredeceği varsayımıyla bu kalemde yaklaşık yüzde 5 artış görünüyor.
Reformlar seçim sonrasına
Büyük sorun dış ticaret. İşgücü piyasası, vergi ve benzeri yapısal reformlar seçim sonrasına kaldı. En iyi ihtimalle sonbaharda bir reform hareketi başlasa, ki bundan da kuşkuluyum, 2011’i etkilemez. 2010’de ihracat çok kötü performans sergiledi. Perşembe günkü yazımda da belirttim, kötü performansın ardında AB pazarının durgunluğunun yanı sıra değerli TL de rol oynuyor. Yapısal reform yok, kur şoku da beklemediğime göre geriye Merkez Bankası’nın sıcak paraya karşı uyguladığı yeni para politikasının başarısı kalıyor. Şimdilik etkili olacakmış gibi duruyor.
Avrupa Birliği’nden 2011 yılında da hayır yok. Bu arada enerjiye daha yüksek fiyat ödeyeceğiz. Ama iç talep kontrol altına girecek. Bu çerçevede mal ve hizmet ihracatının yüzde 5, ithalatın yüzde 11 artmasını bekliyorum. 2010’da kriz öncesi stok düzeyinin yakalandığı kanaatindeyim. Dolayısıyla stok değişimlerinden büyümeye dikkate değer bir katkı beklemiyorum. Geldik büyüme tahminine. Yukarıdaki alt kalem tahminleri 2011 yılı büyümesini yüzde 5.3 olarak veriyor. Bu büyüme ile işsiz sayısı biraz artar, işsizlik oranı ise yatay seyreder. 2011 yılının sakin bir yıl olmasını bekliyorum.

SEYFETTİN GÜRSEL - RADİKAL

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/2011-sakin-bir-yil/298304