2011 yılına girerken gelişmiş ve gelişen ülke piyasaları arasındaki ayrışma, gelişmiş ülkeler lehine yaşanıyor. Gelişmekte olan ülkeler zayıf, gelişmiş ülkeler ise güçlü bir görünüm sergilemeye başladı. Zayıf dolar, bol likidite ve yükselen piyasalar yerini, güçlenen dolar ve yükselmeye başlayacak olan faizlere mi bırakacak?
Gelişen ülkelerin cazibesi 2011 yılında sürecek mi? Yıl sonu hareketlerine baktığımızda gelişmiş piyasalar yıl sonu rallisi yaparken, gelişen piyasalarda yıl sonu hayal kırıklığı yaşanıyor.
Bu duruma etken olarak sıcak para girişleri konusunda gelişen ülkelerin aldığı önlemlerin etkili olduğu anlaşılmakta. Brezilya ve Güney Kore’den sonra Türkiye’nin bu yönde tavır göstermesi yabancı yatırımcıları biraz temkinli olmaya itmiş görülüyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimine karşılık son aylarda yükselmeye başlayan enflasyon nedeniyle Çin’in faiz artışına gitmesi çok da sürpriz olarak görülmedi.
Ancak gelişen piyasalarda genel olarak faizlerdeki düşüşün durduğu yönünde değerlendirmeleri beraberinde getirebilir. Gelişmiş ülkelerden gelişen ülkelere fon akışı zayıflayınca hatta bir miktar çıkış gösterince bu durum piyasalardaki iyimserliği zayıflattı. Borsadaki çıkış hareketinin zayıflaması ve döviz kurlarının yukarı yönde hareket etmeye başlaması yabancı yatırımcının tavrının ve bakışının bir miktar değiştiğini gösteriyor. Ancak gelişen ülke piyasalarındaki iyimserlik genelde korunuyor. Piyasalardaki asıl hareketler “Noel tatili” sonrası görülmeye başlanacak.
Aralık ayı iyimserliği
İMKB 100 Endeksi 64.000 ile 68.000 arasında gidip geliyor. Görünen o ki, yılı bu seviyelerde tamamlayacağız. İMKB 100, 30 Kasım’ı 65.350’den tamamlamıştı. Aralığın 65.350’nin üzerinde tamamlanması borsadaki aralık yükselişlerine artı olarak yansıyacak. Aralığın artıda tamamlanma ihtimali yüksek.
Borsadaki hareketi incelediğimizde yabancı yatırımcı ve banka desteği olmayınca tepki yükselişinin güç kazanamadığını görüyoruz. Ancak banka ve lokomotif hisseleri dışında hisse bazlı hareketlilik öne çıkmış durumda. 66.000 ve 65.200 ilk destekler olarak görülürken tepki hareketi bu seviyelerin üzerinde etkisini sürdürebilir. Dirençler 67.000 ve 68.000’de. 68.000 daha önemli.
Avrupa borsaları petrol ve teknolojiyle sıcak
Yurtdışında soğuk hava koşullarının ağırlaşması petrol fiyatlarını yükseltirken, akaryakıt dağıtıcı şirketler ve petrol üretici şirketler Avrupa borsalarında yükseliş gösteriyor. Telekom ve teknoloji şirketlerine de ilginin yoğun olduğu gözleniyor. Öte yandan S&P 500 Endeksi oldukça hareketli. 1991’den bu yana en iyi aralık ayı performansının yaşandığı S&P 500 endeksinde finansal sektör hisselerinde toparlanma yaşandığı gözleniyor.
‘Altın 1.630 dolara çıkabilir’
2010’un en iyi altın tahmincisi Credit Suisse Londra analisti Tom Kendall, altının onsunun 2011’de 1.630 doları görmesini bekliyor. Analiste göre, Avrupa ve ABD’de sorunlardan kaçma çabası ve Çin’in talebi artışa destek olacak. Altın 2010’da yüzde 26 artıp 7 Aralık’ta 1431.25 dolarla rekoru test etti. Kendall, altının 2011’de yüzde 18 değer kazanabileceğini öngörüyor. Avrupa’da sorunlar sürecek. Bu nedenle güvenli liman ihtiyacı altını canlı tutacak. Ancak marjlar daralabilir.
ZEYNEP AKTAŞ / MİLLİYET