Kabine üyelerine sunum yapan Yılmaz, diğer gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında, TL'nin değerinde önemli bir değişim gözlenmediğine dikkat çekti. Gelişmiş ülkelere göre daha yüksek büyüme performansı ve verimlilik artışı gösteren Çin'in para birimi 'yuan'daki değerlenme eğiliminin devam ettiğinin belirtildiği sunumda, "2005 yılı Temmuz ayından bu yana yuanın Amerikan Doları karşısındaki değer kazancı yüzde 25 olmuştur. Aynı dönem zarfında Türk Lirası dalgalı ancak yatay bir seyir izlemiştir." ifadelerine yer verildi. Başkan Yılmaz, sunumunda, enflasyon farklılıklarından arındırıldığında 'yuan'ın son beş yılda Türk Lirası'ndan daha fazla değer kazandığını vurguladı. Gelişmiş ülkelerde ekonomilerin zayıf seyrinin, Türkiye gibi büyüme potansiyeli yüksek olan ülkelere sermaye akışının hızlanmasına neden olduğuna dikkat çekilen sunumda, bu durumun finansal istikrara ilişkin risk oluşturduğu kaydedildi. Merkez Bankası'nın finansal istikrarın korunması hedefine paralel olarak döviz kurlarında aşırı oynaklık yaşandığı dönemlerde döviz satım ihaleleri, döviz likiditesinin yüksek olduğu dönemlerde ise döviz alım ihaleleri düzenlediği dile getirilerek, "Nitekim Mart-Nisan 2009 döneminde 0,9 milyar ABD Doları döviz satılmış, Ağustos 2009 tarihinden bu yana yaklaşık 15 milyar dolar döviz alınmıştır." denildi. ERCAN BAYSAL ANKARA ZAMAN