Yapı Kredi’nin ortağı UniCredit’in Yönetim Kurulu Üyesi Vittorio Ogliengo, Türkiye’de önümüzdeki 3 yıl için 25 milyar dolarlık bir proje finansmanı potansiyeli bulunduğunu belirterek, “Bu üç yıl çok heyecanlı geçecek. Bu pazarın yüzde 10’una talibiz” dedi. YAPI Kredi Bankası’nın İtalyan ortağı UniCredit, Türkiye’deki alt yapı yatırımlarının finansmanında daha çok rol almak istiyor. “5. Uluslararası Altyapı Finansmanı Konferansı” için İstanbul’a gelen UniCredit Yönetim Kurulu Üyesi Vittorio Ogliengo, Türkiye’de yatırım yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirirken, yeni projelerde de yer alacaklarını açıkladı. Konferans sırasında sorulamızı da yanıtlayan Ogliengo, Türkiye’de önümüzdeki üç yıl için 25 milyar dolarlık bir proje finansmanı potansiyeli bulunduğunu belirterek, “Bu üç yıl çok heyecanlı geçecek. Potansiyelden biz de faydalanmak istiyoruz. 25 milyar dolarlık yatırımda yüzde 10 pazar payına talibiz” diye konuştu. Aynı zamanda UniCredit Corporate&Investment Banking Finans ve Danışmanlık Bölümü Başkanı da olan Ogliengo, “Geçen yıl 30 milyar dolarlık bir öngörüde bulunmuştuk, bunu biraz geri çektik. Projelerin daha çok altyapı, liman özelleştirmeleri, enerji ve gaz, sağlık alanlarında yoğunlaşacağını düşünüyoruz” diye konuştu. Türkiye rüştünü ispatladı Bankacılık sektörünün 2011’de geçen yıllardaki kadar iyi performans gösteremeyeceği yorumlarına katılan, ancak Avrupa’yla karşılaştırıldığında Türkiye’nin çok daha iyi durumda olduğunu vurgulayan Ogliengo, şunları söyledi: “Portföyünü çeşitlendirmek isteyen yatırımcılara Avrupa’daki bankalardansa Türkiye’de bankacılık sektörüne yatırım yapmayı önereceğim. Bu krizde Türkiye, grubumuz için çok iyi bir yatırım olduğunu ispatladı. Kriz net bir şekilde kimin iyi, kimin kötü olduğunu ortaya koydu ve Türkiye iyi olduğunu kanıtladı.” Not artışını hak ettiniz Ogliengo, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’nin notunu yükseltmesi gerektiğine yönelik eleştirilere katıldığını söylerken, dile getirirken, şu değerlendirmeyi yaptı: “Türkiye kredi artışını hak ediyor. Önümüzdeki yıl olası bir artışın söylentileri zaten var. Türkiye dinamizmi ile herkesi şaşırtan bir ülke. O kadar dinamik bir ülke ki, derecelendirme kuruluşları buna adapte olmakta zorlanıyor olabilir. Ayrıca Türkiye ekonomik güç bakımından henüz genç bir ülke. Bu nedenle daha tedbirli davranıyor olabilirler.” Balon riski görmüyorum Türkiye’de olası bir balon oluşması endişesi taşıyıp taşımadığı sorusuna ise Ogliengo, şöyle yanıt verdi: “Geçtiğimiz üç yıl boyunca ne zaman iyi bir haber olsa, hemen arkasından bir balon söylentisi çıktı. Ben açıkçası bunu Türkiye için gerçek bir risk olarak görmüyorum. Doğrudan yabancı yatırım kesinlikle hedeflere uygun şekilde gerçekleşiyor. Bazı ülkeler için balon riski olabilir ama Türkiye kesinlikle bunlardan biri değil.” 27 projeye 900 milyon Euro’luk destek verdik VITTORIO Ogliengo, Türkiye’de destek oldukları projeler hakkında bilgi verirken, Bandırma Limanı projesi için 156 milyon dolarlık ve 14 yıllık bir anlaşma imzaladıklarını, grubun 2009 yılında 27 projeye yaklaşık 900 milyon Euro finansman sağladığını bildirdi. Ogliengo, Avrasya Karayolu Boğaz Geçiş Tüneli Projesi’nin danışmanlığını yürüttüklerini ve sonrasında da büyük ihtimalle finansman sağlayacaklarını kaydetti. Bizim ortaklığımız uzun soluklu her evlilikte sorun olur VITTORIO Ogliengo, Yapı Kredi Bankası’yla ortaklıklarının uzun soluklu olduğunu vurgularken, Koç Holding Başkanı Mustafa Koç’un “2008 ve 2009 bankacılığın altın yıllarıydı. Yabancı ortağımızın risk alma iştahı öbür bankalardan daha az olduğu için burada biz göreceli olarak dezavantajlı durumdayız” açıklamasını şöyle değerlendirdi: “Her evlilikte tartışmalar olur. Biz iş konusunda tartışmalar yürütüyoruz. Banka çok iyi bir performans gösteriyor ve herkesin bu performanstan memnun olduğunu ve olacağını düşünüyorum. Biz ortaklıktan ve Yapı Kredi’nin performansından tam bir memnuniyet duyuyoruz. Tabii bu konuda yorum yapmak her sermayedarın hakkıdır. Bahsedilen yorum, yönetimi daha hızlı ve daha iyi performansı gösterme konusunda teşvik etmek açısından olumludur.” Merve ERDİL / HÜRRİYET