Devlet Bakanı Ali Babacan, bankaları ‘avuç içinde tutulan kuşa’ benzeterek, “Bankaları bırakacaksınız iş yapacak, para kazanacak ama çok serbest bırakıp da kontrolden çıkmasına da izin vermeyeceksiniz. Bu dengeyi kurmak çok kolay değil” dedi. YAŞANAN kriz sürecinde uluslararası alanda finans kuruluşlarının yaşadığı sıkıntılara dikkat çeken Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bankalara yönelik yaklaşımın önemini, avuç içinde tutulan kuş örneği ile anlattı. Babacan, “Avucunuzun içinde bir kuş, bir güvercin tutarsınız ya, çok sıkarsanız ölür, biraz gevşetirseniz kontrolden çıkıp, uçar gider. İşte böyle bankaları da avuç içinde tutulan bir kuş, bir güvercin gibi görüyoruz” diye konuştu. Çok sıkıp öldürmemek gerek Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ev sahipliğinde Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü’nün (IOSCO) Gelişmekte Olan Ülkeler Komitesi toplantısında konuşan Babacan, bankalar için şunları söyledi: “Bankaları, çok sıkıp öldürmemek gerekli. Bankaları bırakacaksınız, iş yapacak, para kazanacak, kredi kullandıracak. Ama çok serbest bırakıp da kontrolden çıkmasına da izin vermeyeceksiniz. Bu dengeyi kurmak kolay değil. Söylemesi kolay yapması zor. Avrupa’nın ve Amerika’nın birçok önemli bankasının Türkiye’de operasyonu var. Kendi evlerinde sıkıntı yaşayan pek çok bankanın Türkiye operasyonlarında sapasağlam ayakta olduğunu görüyoruz. Bu kriz döneminde en ufak sorun yaşanmadı. Biz yöneticilerimizle iftihar ederiz ama düzenleme çerçevesinin ihtiyatlı oluşunun olumlu sonuçları var.” Yanlış ders çıkardılar Son krizin yarattığı ahlaki bir rizikoya da değinen Babacan, “Bankacılar bu krizde ‘ben risk alayım, maceralara gireyim, para kazanırsam benim, kazanamazsam şöyle ya da böyle kurtarılıyorum’ şeklinde yanlış bir ders çıkardı. Önümüzdeki dönemde birçok ülkede bankacılık sektöründe sağlıklı bir rekabet ortamı görülemeyecek” dedi. Yüzde 5 indirimi alan işveren, ‘yeni eleman’ teşvikinden yararlanacak Ali Babacan, şu ana kadar teşvik olarak uygulanan yüzde 5’lik işveren priminde biraz değişiklik yapılacağını belirterek, “Bu yüzde 5’lik indirimi teşvik olarak görmeyeceğiz. Yüzde 5’lik indirimi alanlar, ‘yeni eleman çalıştırıyor’ olmanın teşviklerinden de ayrıca yararlanabilecek. Yasal düzenlemesini bitirdik sayılır, Meclis’e sevk edeceğiz. Aslında mini bir istihdam paketi üzerinde Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda çalıştık. Yüzde 5’i teşvik değil, bir genel uygulama anlayışı haline çevireceğiz. Diğer istihdam teşvikleriyle bu yüzde 5 bir arada uygulanabilecek.” Bankaların lobisi güçlü hükümetimiz dimdik durdu DÜNYANIN gittikçe daha büyük kuruluşların egemen olduğu bankacılık sektörleriyle karşı karşıya kalacağına ve bu sektörün pek çok ülkede güçlü bir lobisi bulunduğuna dikkat çeken Ali Babacan, şöyle konuştu: “Büyük reklam müşterisi. Dolayısıyla farklı kanallardan hükümetler, parlamentolar üzerine baskı yapması mümkün bir sektör. Türkiye’de bu olmadı. Parlamentomuz, hükümetimiz dimdik durdu ve ne gerekiyorsa o yapıldı.” Büyük bankaların bir bedel ödemesi lazım Ali Babacan, Türk bankacılık sisteminde oligopolik yapı riskine ilişkin bir soru üzerine, Türkiye’de belli bankaların ciddi ağırlığa sahip olduğunu ve oligopolik bir yapı bulunduğunu belirtti. Babacan, son krizde diğer ülkelerde büyük bankalar kurtarılırken küçük bankaların batmasına izin verilirken büyüklerin kurtarılması, o ülkelerin kendi bankacılık sektörleri için son derece sakıncalı, hastalıklı bir tablo ortaya çıkardı. Bunun mutlaka bir bedeli olmalı. Eğer zor dönemlerde büyükler kurtarılıyorsa, büyüklerin de bunun bedelini ödemesi lazım. Gelişmiş ülkelerde çalışmalar da biraz o yöne doğru gidiyor.” HURRİYET