Küresel çalkantıyı bir çok ülkenin bankacılık sektörüne kıyasla güven içinde atlatan, bir anlamda krizin ‘teğet' geçtiği Türk bankacılık sistemine, ağzından çıkan her söz piyasalarca fiyatlanan dev kuruluşlardan uyarı geldi. Dün kredi derecelendirme kuruluşu S&P 2011'e sarkan Mali Kural konusunda hükümetin isteksiz olduğuna vurgu yaparken yatırım bankası Goldman Sachs da Türk bankacılık sisteminin genel tavsiye ve uyarılarda bulundu. Ancak negatif görünümlü bu açıklamalara rağmen piyasa ne S&P'yi ne de Goldman Sachs'ı taktı, bankacılık endeksindeki yatay seyir devam etti. Piyasanın iki önemli rapora da kulaklarını tıkaması ise küresel krizde değerinin üzerinde notlandırmalarla yatırımcıları yanlış yönlendirdiği yönünde eleştirilen kredi kuruluşlarının kredibilitesine ilişkin soru işaretlerini yeniden canlandırdı. Türk bankalarından yeni süpriz beklemeyin Referans'ın haberine göre; Goldman Sachs'ın raporunda Türk bankalarından daha fazla ‘sürpriz' beklememek gerektiği yönünde bir vurgu dikkat çekti. Bankanın dün yayımladığı araştırma raporunda Türk bankalarının bölge ülkelerinin bankaları ile kıyaslandığında çekiciliğini kaybetmeye başlayabileceği yönünde de bir uyarı da geldi. Türk bankalarının getirilerinin çekici kalmaya devam edeceğini ancak kazançlarındaki büyüme hızında sert bir düşüş yaşanacağını iddia eden Goldman Sachs, daha pahalı olmadığı halde Türk bankalarının Rus ya da Güney Afrikalı bankalarla kıyaslandığına çekici olmadığına dikkat çekti. "Bir çok CEEMEA bankasının önümüzdeki 18 ay içinde hem varlık kaliteleri hem de kredi dinamiklerinde gözle görülür bir gelişme kaydetmesini bekliyoruz" diyen Goldman Sachs "Buna karşılık Türk bankaları risk maliyetleri neredeyse tükenmiş durumda. Bu da kazanç büyüme trendini bölge rakiplerine kıyasla daha zayıf kılabilir, dolayısıyla Türk bankalarının göreceli performansları üzerinde baskı oluşabilir" değerlendirmesinde bulundu. Rus ve Arap bankaları kadar çekici değiller Türk bankalarının karlılığının 2011'de ‘istikrar'a kavuşacağı belirtilen raporda, buna karşılık kazançlardaki büyüme hızının batık kredilerin iyileştirilmesi çalışmaları ve işlem kazançlarındaki gözle görülür azalmanın etkisiyle yavaşlayacağı öngörüldü. Bu çerçevede Rusya, Macaristan ve Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki bankaların hacim ve varlık kalitesi eğilimlerinin normalleşmeye başlaması ile birlikte daha güçlü bir kazanç ivmesi sergileyecekleri öne sürüldü. Bölge ülkeleri ile Türkiye'ye ait bankaları olumsuz yönde kıyaslayan rapor Türk bankalarına ilişkin de karışık tavsiyelerde bulundu. Türk bankacılık sektöründe karların 2010'un ikinci yarısında düşmeye başlayacağını belirten rapor bunun "yatay faiz ortamı"nda sermaye varlıklarının getirilerinin düşmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkacağını belirtti. "Türk bankaları son yılların en büyük ekonomik şoklarından birinden geçerken gelirlerinde artış sağlayabilen nadir bankacılık örneklerinden birini sergliyor" diyen rapor, buna karşılık faiz oranlarında hareketlenmenin olmadığı bir ortamda sermaye piyasası varlıklarına yapılan yatırımların da giderek çekiciliğini kaybedeceğinin altını çizdi. Goldman Sachs Türk bankalarının performanslarının altına düşmesinin ise bankaların kredi notuna kesin bir düşüş getireceği anlamına gelmediğini de vurguladı. "Nötr"ler "Sat" oldu Vakıfbank beğenildi İş Bankası ve Yapı Kredi bankaları için tavsiyesini nötrden "sat"a çeviren Goldman Sachs, buna karşılık Akbank'ı Orta ve Doğu Avrupa (CEEMEA) fokus listesine aldı. * VAKIFBANK: Vakıfbank'ın hedef fiyatını 5,46 liradan 5,27 liraya kadar çekti ve tavsiyesini de "al" olarak açıkladı. * GARANTİ BANKASI: Garanti Bankası için de tavsiye kararını "al"dan "nötr"e düşürdü. Banka, Garanti'nin Temmuz sonundan beri rakipleri karşısında yüzde 7 daha düşük performans sergilediğini belirtti. * YAPI KREDİ: Yapı Kredi'nin "nötr" tavsiyesini de "sat" olarak değiştiren banka, buna sebep olarak da bankanın kısa vadede en fazla kar marjı baskısı altında kalacak isim olmasını gösterdi. Yapı Kredi'nin yerel para birimi üzerinden elinde hiç fazla likidite olmadığına dikkat çeken rapor, bunun fonlama maliyetlerini artıracağını vurguladı. * İŞ BANKASI: İş Bankası'nın 2008 sonundan bu yana sermaye piyasalarına yüklü yatırım yaptığına dikkat çeken Goldman Sachs, yüksek getirili devşet tahvillerinde sağladı gelirlerin toplam faiz gelirlerinin yüzde 40'ı9na ulaştığını da vurguladı. Goldman Sachs'a göre buna rağmen özellikle KOBİ ve tüketici kredisi segmentlerinde yaşanan rekabetten dolayı banka 2010'un ikinci yarısında ciddi bir marj kaybı yaşayabilir.