Yazdır

Hükümette bir yalnız adam

Tarih: 13 Ağustos 2010 - 12:07

Bir zamanlar hükümetin en etkin bakanıydı Ali Babacan. Gerek Abdullah Gül kabinesinde ve gerekse Erdoğan hükümetlerinde.

Hatta Erdoğan’ın son kabinesinde bu kez hem ekonomiden sorumlu koordinatör bakan, hem de Başbakan Yardımcısı olarak yer aldı. Ali Babacan’ı bu aralar herkes terk etti. Ancak bilinen bir gerçek var ki Başbakan Erdoğan’ın ona ilgisi devam etseydi, kimse onu terk etmeye cesaret edemezdi. Başbakan Erdoğan’ın gözdesi olan Ali Babacan neden gözden düştü dersiniz? Siyasetin gözü kör olsun. Nankördür siyaset. Seni en alttan alır, tepe noktasına getirir. Rüzgar bir de ters esti mi, önünde duramazsın ve baş aşağı yere çakılırsın. İşte Babacan’ın durumu bu. Peki o güçlü Ali Babacan bu hallere neden düştü dersiniz? Mali Kural yüzünden. Nedir Mali Kural? Mali Kural, mali politikanın belirlenmesinde harcama, gelir, bütçe açığı, faiz dışı denge gibi bazı ekonomik büyüklüklere orta ve uzun dönemde belirli hedefler ya da sınırlamalar getirmekle sürdürülebilir bir mali politika patikası belirlenmesini sağlayan yasal düzenlemedir. Ekonominin dümeninde bulunan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, “Madem IMF’siz yola devam edeceğiz, o zaman bir maliye ve bütçe disiplinini IMF’siz de sağlamak için Mali Kural yasasını çıkaracağız” dedi. Demekle yetinmedi Sayın Babacan. “Mali Kural olmazsa olmazımızdır” dedi. Yasa tasarısı Bakanlar Kurulu’ndan geçti, TBMM’ye sevk edildi. Meclis tatile girmeden yasallaşacak denildi. Bu nedenle yurtiçi ve yurtdışı piyasalardan alkış aldı. Ekonomimize güven artmaya başladı. Faizler ve döviz düştü, borsalar coştu. Fakat yasa bir anda rafa kalktı. Sebebi? Önümüzdeki yıl seçim var. Seçim öncesi kemer sıkarsan seçimi kazanamazsın. Başbakan Erdoğan elbette Mali Kural’ı istiyor ama, seçimde de mutlak başarı istiyor. O zaman ya Mali Kural ya da seçimde başarı. Başbakan Erdoğan, zor da olsa tercihini seçimden yana koydu ve Mali Kural’ı 2012 yılı bütçesi ile birlikte yürürlüğe girmek üzere şimdilik rafa kaldırdı. Mali Kural’ın ateşli savunucusu Bakan Babacan eli kolu bağlı bir sessizliğe büründü. Belli ki bu karardan hoşnut değil. Ama ne yapsın. Nihai kararı Bakan Babacan değil, Başbakan Erdoğan verecek. Dolayısıyla Ali Babacan yalnız kaldı ve adeta kaderine küstü. Ekonominin koordinasyonundan sorumlu Bakan Babacan sessizliğe bürünürken, Mali Kural ile ilgili açıklamalar Devlet Bakanı Zafer Çağlayan ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’den gelmeye başladı. Durum böyle olunca da, Ali Babacan ile ilgili değişik kulis bilgileri Ankara’nın sıcak havasında yayılmaya başladı. Bakan Babacan’ın son siyaset dönemi. Hatta referandum sonrasında ekonomiden sorumlu bakanlık yer değiştirecek. Babacan’ın yerine isim bile telaffuz edilmeye başlandı. Kimdir derseniz, bir iki isim konuşuluyor. Doğru mudur değil mi bilemem. Ancak dilin kemiği yok. Telaffuz ediliyor işte birkaç isim. Bunların başında da Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın adı var. Gerçek şu ki, Ali Babacan şu anda yalnızlığa itilmiş durumda ve gün sayıyor. *** Karayollarının hali ne olacak? Günlerdir karayollarında yaşanan rezaletler her gün gazete sayfalarını süslüyor. Yerli ve yabancı turistlerin en yoğun kullandıkları Bodrum, Marmaris, Datça, Kuşadası, Söke, Milas güzergahındaki yolarda çile çekiliyor. Sebebi ya yol yapımı ya da asfalt çalışması. Peki Karayolları Genel Müdürlüğü yaz aylarında bu yollarda turist kaynadığını bilmiyor mu? Neden Temmuz, Ağustos aylarından önce bu yolları bitirmiyor veya bu aylarda ara vermiyor? Sebebi gayet basit. Karayolları Genel Müdürü Cahit Turan, bu bölgelerde değil, Karadeniz yaylasında yaz tatilinde de ondan. Nasıl olsa torpilli genel müdürümüz bu yolardan geçmez diye, torpilli, torpilsiz ne kadar karayolları müteahhidi varsa yaz aylarında çile çektirmeye bu yollara sevk ediliyor. Onlar da nasıl olsa para kazanacak diye deşiyorlar yolları. Hatta iş uzasın diye yeni yeni işler de ilave ediyorlar. Marmaris karayolunda yaşananları fotoğraflarda görünce insanın isyan etmesi geliyor. Yazık günah değil mi saatlerce o yollarda o insanlara çile çektiriyorsunuz. Hiç mi içiniz sızlamıyor? Eskiden Karayolları denince, en çok çalışan kurum akla gelirdi. Karayolları’nda öyle genel müdürler ve üst yöneticileri görev yaptı ki, parmakla gösterilirlerdi. Kendilerini kamuoyuna icraatları ile kanıtlamışlardı. Şimdi ise ben olmasam ismini duyan yok Karayolları Genel Müdürü Sayın Cahit Turan’ın. Eskiden liyakat vardı, şimdi ise torpil. Aradaki fark bu işte. Aydın Ayaydın -Vatan
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/hukumette-bir-yalniz-adam/290191