Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) Genel Müdürü Yakup Ergincan, Türkiye'nin bir an önce kendi reyting şirketini kurması gerektiğini belirterek, ''Hiçbir finans merkezi itibar gören bir rating kuruluşu olmadan çok bir anlam ifade etmeyecek'' dedi.
Anadolu Ajansı (AA) Finans Masası'na konuk olan Ergincan, Moody's'in Türkiye'nin not artırımında değişikliğe gitmemesine ilişkin soruya şöyle yanıt verdi:
''Fitch, Moody's ve S&P'yi dikkate aldığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor; 10 yıl, 15 yıl öncesinden başlayan bir kredi derecelendirme işi var. Son 15-20 yıldır finans piyasalarının gelişmesiyle birlikte ülkelere ve şirketlere verdikleri notların önemi artmaya başladı. 2008 kriziyle birlikte bu kurumlar tartışılmaya başlandı. Birbirine çok yakın ekonomik verileri olan kurumların, ülkelerin arasında çok ciddi farklar var. Bu kurumların hiçbiri yıllardan beri Avrupa Birliği'nin içine düştüğü tuzağı göremeyip, Yunanistan, İspanya ve İtalya'nın oluşturduğu riski göremeyip hepsini yatırım yapılabilir seviyede tuttular. 2008 krizi patladıktan sonra bile notları indirmek 1-1,5 yıl sürdü. Moody's, Fitch ve S&P'nin artık itibar kredibilitesi kalmamıştır.
Eğer bunların notlarına güvenselerdi, bugün Türkiye'ye yabancıların yatırım yapmaması gerekiyordu. Çünkü bizim notumuz yatırım yapılabilir seviyede değildi. Demek ki, yatırımcılar, kurumlar, ülkeler sadece bu kurumların notlarını değil, başka parametreleri dikkate alıyor. Bu parametreler şunu gösteriyor; derecelendirme kuruluşları ne yaparsa yapsın, Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmasını engellemeyecekler, sadece biraz geciktirecekler.''
Ergincan, bu derecelendirme kuruluşlarının notlarına itibar eden fonların da bulunduğunu ifade ederek, ''Eminim ki birkaç sene sonra 'derecelendirme kuruluşlarının notlarına değil de başka parametrelere bakalım' diyeceklerdir. (Derecelendirme kuruluşlarının kararı) Son derece hatalı bir karar. Türkiye'nin bir an önce kendi rating şirketini kurması gerekiyor. Hiçbir finans merkezi itibar gören bir rating kuruluşu olmadan çok bir anlam ifade etmeyecek. Bu yanlı kararları dikkate almadan Türkiye'nin kendi yolunu çizmesi gerektiği çok aşikardır. Moody's'in verdiği not çok da önemli değildir. Bir baksınlar bakalım, Türkiye'ye gelen hem portföy hem de doğrudan sermayeye, o zaman Moody's mi önemliymiş başka şeyler mi, ortaya çıkacak'' diye konuştu.
''Fitch doğruyu görmüştür, ama eksik görmüştür''
Türkiye'nin hiçbir zaman bölgesel risklerden arınmadığını dile getiren Ergincan, ''Türkiye'nin zaten kendisinin dahil olduğu, olmadığı birçok sıkıntıları oldu. O zaman hiç kimse buraya yatırım yapmasın. Buraya yatırım yapanlar bu riskleri görmüyorlar mı- Yunanistan'da insanlar grevlerden dolayı çalışamıyorlar. İtalya ve İspanya'nın durumu ortadayken, bunların notları belli seviyede tutulurken, Türkiye'nin aldığı bu not başka kararlara göre verilmiştir. Ama artık bunlara çok fazla kafayı takmamak lazım. Fitch doğruyu görmüştür, ama eksik görmüştür. O not yatırım yapılabilir seviyenin en alt seviyesidir. Bu Türkiye'ye yakışmaz'' şeklinde konuştu.
de yatırım yaptı. Hans reel anlamda 8-10 kat kazanırken, Türk Hasan hiçbir şey kazanamadı. Şimdi emekli oldular. Çalışırken aynı maaşı almalarına rağmen Hans'ın 10 kat refahı var ve buna Türkiye'ye yatırım yaparak kavuştu. Hasan buna yapmadı. Fitch, Moody's'i, S&P'yi tartışıyorsak, aslında kurumsal yatırımcıları da tartışmamız lazım.''
''Bireysel Emeklilik Sistemimiz büyürse refahımız da büyür''
MKK Genel Müdürü Ergincan, Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) 100 lira + 25 lira uygulamasında hükümetin 25 liranın doğrudan hisse senedi piyasasına yatırılması şartı getirmesi gerektiğini belirterek, ''O zaman yüzde 20'si doğrudan hisse senedine yatırılmış olacak. Bireysel Emeklilik Sistemimiz büyürse refahımız da büyür. Türk hisse senetlerine yatırım yapan Türk kurumsal yatırımcılarının Türk yatırımcılarına 10-15 sene sonra hediye edeceği çok önemli bir meta var artık; büyüyen Türkiye'nin hisse senetleri'' şeklinde konuştu.
Borsadaki manipülasyon oranının yüzde 1-1,5'u geçmeyeceğini ifade eden Ergincan, bu konuların medyatik olduğu için çok fazla göz önünde olduğunu söyledi.
Yatırımcıların da dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Ergincan, kurumsal fonlara, yatırım fonlarına, bireysel emekliliklere yatırım yapması gerektiğinin altını çizdi.
Toplam menkul kıymet fonlarının yüzde 3'ünün hisse senedine yatırıldığı, BES'e yatırılan kısmın ise yüzde 5-6'sını geçmeyeceği bilgisini veren Ergincan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''BES'te 25-30 yıllık bir plan olacak. Siz yüzde 90'ını kısa vadeli kağıtlara yatıracaksınız, sonra 'büyüyen Türkiye'nin refahından pay alacağız' diye iddia edeceksiniz. Sabit getirilerle refahtan nasıl pay alabilirsiniz- Yüzde 25'lik reel faizler yok artık. Reel faiz artık İMKB'de var. Bu şirketlerin temettü büyüklükleri, potansiyelleri... 25 yıl yabancılar burada 50'ye, 65'e, 70'e varan oranlarla yatırım yapmışlar. Bunu görmeyen bireysel yatırımcılar var. Bunu anlatmamız lazım yatırımcılara.'' AA
Anadolu Ajansı (AA) Finans Masası'na konuk olan Ergincan, Moody's'in Türkiye'nin not artırımında değişikliğe gitmemesine ilişkin soruya şöyle yanıt verdi:
''Fitch, Moody's ve S&P'yi dikkate aldığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor; 10 yıl, 15 yıl öncesinden başlayan bir kredi derecelendirme işi var. Son 15-20 yıldır finans piyasalarının gelişmesiyle birlikte ülkelere ve şirketlere verdikleri notların önemi artmaya başladı. 2008 kriziyle birlikte bu kurumlar tartışılmaya başlandı. Birbirine çok yakın ekonomik verileri olan kurumların, ülkelerin arasında çok ciddi farklar var. Bu kurumların hiçbiri yıllardan beri Avrupa Birliği'nin içine düştüğü tuzağı göremeyip, Yunanistan, İspanya ve İtalya'nın oluşturduğu riski göremeyip hepsini yatırım yapılabilir seviyede tuttular. 2008 krizi patladıktan sonra bile notları indirmek 1-1,5 yıl sürdü. Moody's, Fitch ve S&P'nin artık itibar kredibilitesi kalmamıştır.
Eğer bunların notlarına güvenselerdi, bugün Türkiye'ye yabancıların yatırım yapmaması gerekiyordu. Çünkü bizim notumuz yatırım yapılabilir seviyede değildi. Demek ki, yatırımcılar, kurumlar, ülkeler sadece bu kurumların notlarını değil, başka parametreleri dikkate alıyor. Bu parametreler şunu gösteriyor; derecelendirme kuruluşları ne yaparsa yapsın, Türkiye'nin 2023 hedefine ulaşmasını engellemeyecekler, sadece biraz geciktirecekler.''
Ergincan, bu derecelendirme kuruluşlarının notlarına itibar eden fonların da bulunduğunu ifade ederek, ''Eminim ki birkaç sene sonra 'derecelendirme kuruluşlarının notlarına değil de başka parametrelere bakalım' diyeceklerdir. (Derecelendirme kuruluşlarının kararı) Son derece hatalı bir karar. Türkiye'nin bir an önce kendi rating şirketini kurması gerekiyor. Hiçbir finans merkezi itibar gören bir rating kuruluşu olmadan çok bir anlam ifade etmeyecek. Bu yanlı kararları dikkate almadan Türkiye'nin kendi yolunu çizmesi gerektiği çok aşikardır. Moody's'in verdiği not çok da önemli değildir. Bir baksınlar bakalım, Türkiye'ye gelen hem portföy hem de doğrudan sermayeye, o zaman Moody's mi önemliymiş başka şeyler mi, ortaya çıkacak'' diye konuştu.
''Fitch doğruyu görmüştür, ama eksik görmüştür''
Türkiye'nin hiçbir zaman bölgesel risklerden arınmadığını dile getiren Ergincan, ''Türkiye'nin zaten kendisinin dahil olduğu, olmadığı birçok sıkıntıları oldu. O zaman hiç kimse buraya yatırım yapmasın. Buraya yatırım yapanlar bu riskleri görmüyorlar mı- Yunanistan'da insanlar grevlerden dolayı çalışamıyorlar. İtalya ve İspanya'nın durumu ortadayken, bunların notları belli seviyede tutulurken, Türkiye'nin aldığı bu not başka kararlara göre verilmiştir. Ama artık bunlara çok fazla kafayı takmamak lazım. Fitch doğruyu görmüştür, ama eksik görmüştür. O not yatırım yapılabilir seviyenin en alt seviyesidir. Bu Türkiye'ye yakışmaz'' şeklinde konuştu.
de yatırım yaptı. Hans reel anlamda 8-10 kat kazanırken, Türk Hasan hiçbir şey kazanamadı. Şimdi emekli oldular. Çalışırken aynı maaşı almalarına rağmen Hans'ın 10 kat refahı var ve buna Türkiye'ye yatırım yaparak kavuştu. Hasan buna yapmadı. Fitch, Moody's'i, S&P'yi tartışıyorsak, aslında kurumsal yatırımcıları da tartışmamız lazım.''
''Bireysel Emeklilik Sistemimiz büyürse refahımız da büyür''
MKK Genel Müdürü Ergincan, Bireysel Emeklilik Sistemi'nde (BES) 100 lira + 25 lira uygulamasında hükümetin 25 liranın doğrudan hisse senedi piyasasına yatırılması şartı getirmesi gerektiğini belirterek, ''O zaman yüzde 20'si doğrudan hisse senedine yatırılmış olacak. Bireysel Emeklilik Sistemimiz büyürse refahımız da büyür. Türk hisse senetlerine yatırım yapan Türk kurumsal yatırımcılarının Türk yatırımcılarına 10-15 sene sonra hediye edeceği çok önemli bir meta var artık; büyüyen Türkiye'nin hisse senetleri'' şeklinde konuştu.
Borsadaki manipülasyon oranının yüzde 1-1,5'u geçmeyeceğini ifade eden Ergincan, bu konuların medyatik olduğu için çok fazla göz önünde olduğunu söyledi.
Yatırımcıların da dikkatli olması gerektiğini vurgulayan Ergincan, kurumsal fonlara, yatırım fonlarına, bireysel emekliliklere yatırım yapması gerektiğinin altını çizdi.
Toplam menkul kıymet fonlarının yüzde 3'ünün hisse senedine yatırıldığı, BES'e yatırılan kısmın ise yüzde 5-6'sını geçmeyeceği bilgisini veren Ergincan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''BES'te 25-30 yıllık bir plan olacak. Siz yüzde 90'ını kısa vadeli kağıtlara yatıracaksınız, sonra 'büyüyen Türkiye'nin refahından pay alacağız' diye iddia edeceksiniz. Sabit getirilerle refahtan nasıl pay alabilirsiniz- Yüzde 25'lik reel faizler yok artık. Reel faiz artık İMKB'de var. Bu şirketlerin temettü büyüklükleri, potansiyelleri... 25 yıl yabancılar burada 50'ye, 65'e, 70'e varan oranlarla yatırım yapmışlar. Bunu görmeyen bireysel yatırımcılar var. Bunu anlatmamız lazım yatırımcılara.'' AA