Sermaye piyasalarındaki iyimser tablo devam ediyor. Özellikle hisse senedi piyasasında not artırımı beklentisiyle endeks yükselişini sürdürüyor. Ancak yükselişin sadece banka hisseleriyle sınırlı kalması ise yatırımcıların tepkisine neden oluyor. Sanki her an piyasada sert bir düzeltme yaşanacakmış beklentisi güncelliğini koruyor. Peki kısa vadede böyle bir düzeltme yaşanır mı? Yatırımcımlar temkinli davranmaya devam ederken uzmanlar böyle bir geri çekilmenin not artırımından önce yaşanmayacağı görüşünde birleşiyor. Zaman yazarı Selim Işıklar, “Türkiye’nin cari açık verilerinin yavaş yavaş gerileyerek beklentilerin altında kalması nedeniyle not artışı beklentileri iyice güçlendi. Yabancı yatırımcıların zaten 10 aydır ağırlığı banka hisseleri olmak üzere alım yaparak böyle bir beklentiyi satın aldıkları iyice ortaya çıktı. Zira bankacılık sektörü kârlılığı önceki yıllara göre azalmış durumda ve aslında bu sektör için çok önemli beklentiler de bulunmuyordu. Yabancı yatırımcılar buna rağmen özellikle not artış beklentisini göz önüne alarak 2012 yılında Türkiye borsasına yatırım yaptılar. Endeksi etkileyen bankacılık sektörü hisseleri başta olmak üzere İMKB 30 hisselerinden seçtikleri bazı sanayi ve hizmet sektörü hisselerinden bir sepet yaparak Borsa’yı 50 bin puan seviyesinden 70 bin puana kadar taşıdılar. Bu seviye lira bazında rekor olmasına karşılık dolar bazında rekor için endeksin 90 bin seviyelerinde olması gerekiyor. Üstelik henüz Borsa şirketlerinin en az üçte ikisi, endeksin 50-60 bin seviyelerindeki fiyatlarına bile ulaşamadılar” diyor.
Bu aşamadan sonra endeksin 71.500-72.000 seviyesini aşmak için çaba göstemesi beklenirken belirttiğimiz gibi not artışına kadar sert bir düzeltme yapmasının zor olduğu belirtiliyor. Fiyatı aşırı düşmüş olmasına rağmen bir türlü yükselemeyen hisseleri ellerinde bulunduran yatırımcılar oldukça şaşkın olduğu biliniyor. Selim ışıklar bu durumu şöyle yorumluyor: “Açıkçası 2012 yılındaki Borsa hareketleri şu ana kadar görmediğimiz cinsten. Bir başka deyişle Borsa’nın eski ama güçlü şirketleri yükselişin hakkını verirken yeni açılan şirketler ve diğerleri sınıfta kaldı.”