Geçen hafta iç dinamikler ve not artırımı beklentisiyle borsada yukarı yönlü seyir devam etti. Ancak endeksi 70 bine taşıyan hisse sayısı oldukça sınırlıydı. Yani yükseliş genele yayılmadı. Analistler ise yine not artırımı üzerinde durmaya devam ediyor. Selim ışıklar geçen hafta Zaman gazetesinde yaptığı analizde, not artırımının endeksi yukarı taşımaya devam edeceğini yazmıştı. Söylediği gibi de oldu endeks 70 bine ulaştı. Işıklar bu hafta da yine not artırımı üzerinde duruyor.
Tabii cari açıkta yaşanan hızlı geri çekilme de beklentileri destekliyor. Işıklar, Ekim sonunda veya Kasım ayı sonunda Fitch’in bir karar vereceğine inanıyor ve önümüzdeki dönemle ilgili olarak da şu öngörülerde bulunuyor: Borsa’nın bütününde bu yükseliş havasını görmek mümkün değil. Sanayi şirketlerinin bir bölümü halen 50-60 bin puan seviyelerinde bile değil. Geçen yıl ve 2010’daki zirvenin gerisinde kalan hisse sayısı en az yükselen hisseler kadar hatta fazlası. Ancak yüzde 65’i yabancı yatırımcıların elinde bulunan hisselerde halen ciddi bir alım söz konusu.”
Geçen hafta yabancıların pozisyonlarını % 61’den “ 64’e çıkardıklarına dikkat çekene ve bunun da bir not artışı işareti olduğunu söyleyen Işıklar, açıklanan cari açık tablosunda da yabancı yatırımcıların hisse senedi alımları açıkça görüldüğünü vurguluyor. Ancak karlılığın azıldığı bir dönemde yabancıların hala banka hisselerini tercih ediyor olmasına da anlam veremediğini söylüyor.
BİLANÇO SEZONU BAŞLADI
Dünyada üçüncü çeyrek bilançoları açıklanmaya başlandı. Önümüzdeki hafta önemli şirketlerin kârları veya zararları açıklanacak. Türk şirketlerinin ise bilançoları ekim sonundan kasım sonuna kadar açıklanmaya devam edecek. Bilanço verilerinin açıklanma tarihlerini de eleştiren Işıklar bir öneride bulunuyor: “Benim görüşüm ister konsolide olsun ister olmasın özellikle Borsa’ya kote olanlar için açıklama tarihleri öne alınmalıdır. Eylül ayı sonunda belli olan bilançoların kasım ayında açıklanmasının manası ne olabilir ki? Daha dinamik bir piyasa için şirketlerin şeffaf bir şekilde yatırımcılara şirketlerin son durumunu bildirmeleri oldukça önemlidir. Ancak bunun gecikmesi güveni sarsar.
Önümüzdeki hafta Merkez Bankası Para Politikası Kurulu yine piyasaların dikkatle takip edeceği bir konu. Siyasilerin zaman zaman Merkez Bankası’nı faiz indirimine zorlamasına rağmen yükselen enflasyon nedeniyle bu kararı almakta zorlandığını düşünüyorum. Borsa’nın rekoru zorlayacağı ancak katılımın sınırlı olması nedeniyle geçen hafta yükselişe katılamayan hisselerin hareketlenebileceği bir piyasanın daha muhtemel olduğunu düşünmekle beraber yine de endişeli olduğumu belirtmeliyim.”