Yazdır

Peki nedir bu mali kural?

Tarih: 30 Temmuz 2010 - 13:42

MB üçüncü enflasyon raporunu açıkladı. Az çok beklentiler doğrultusunda gelen açıklamalar oldu

Burada raporun inceliklerine değinmek ya da enflasyon görünümüne ilişkin beklentilerden bahsetmek yerine, kenarından hafifçe dokunulan “mali kural & para politikası ” ilişkisini incelemek istiyorum. Hafifçe dokunulduğundan bahsettim, çünkü, maliye politikalarının para politikası üzerindeki önemi konusuna raporda herzamanki ölçüde yer verildi ve mali kuraldan bu çerçevede bahsedildi. Basın mensupları, bu sefer, mali kuralla ilgili beklenmedik gelişmelerin ışığında, konuyu ve MB’nin verdiği önemi daha çok sorguladı. MB Başkanı Yılmaz ise varsayımları içinde mali kuralın 2011 yılında yürürlüğe gireceğinin olduğunu ve aksi bir gelişmede bunun para politikası üzerindeki etkisinin yaşanacağını belirtti. Peki, ne tür bir etki? Mali kuralsız bir 2011 yılı, ekonomik açıdan orta vadede güven bunal ımı yaratabilir. Kesin açıklamalar sonrasında bu şekilde "bir vazgeçmeye" gidilmesi hükümete olan kredibiliteyi ciddi ölçüde zedeleyebilir. Bütün bunlar gelecek günler için belirsizlik yaratabilir. Tüketiciler için güven endekslerine yansıyan bir bunalım oluşabilir. Yabancı yatırımcı için orta vadede çıpa eksikliği olarak görülüp, belirsizlik unsuru olarak algılanabilir ve bunun kur üzerinde etkisi görülebilir. Ülkemizde kurun volatilitesi ile tüketici güveni arasındaki yüksek oranlı korelasyonu gözönüne alırsak, bir sarmal içinde güven daha çok zedelenebilir. Sonuç; daha az tüketim & yatırım, ekonomik aktivitede zayıflama. Bunun para politikası karşılığı, politika faizlerini gevşetmek olabilir. Cevap bu mu? Emin değilim. 2011 yılı aynı zamanda bir seçim yılı olacak. Referandumdan sonra politik sürecin daha çok kaynayacağı belli. Bu çerçevede hükümetin mali kuralsız devam etme kararı vermesi durumunda, arkasındaki neden olarak büyümeyi körükleyici önlemler konusunda daha agresif olma isteği görülecek. Evet, mali kuralın 2011 yılında yürürlüğe koyulmaması güven bunalımı yaratacakken, diğer taraftan piyasaya büyüme odaklı mesajlar verilecek . Daha gevşek maliye politikasına ilişkin veriler alınabilecek. Zaten tarihi düşük seviyelerinde olan faizlerin yanısıra tüketimi özendirici bir maliye politikası, sonuç olarak enflasyonist bir etki yaratabilecek. Bu durumun para politikasında ki karşılığı ise, politika faizlerini pro-aktif bir hareketle hemen yükseltmek olabilir. Deneyimler Geçmişten ve benzer bir örnekten yararlanmaya çalışalım . Yaklaşık iki sene süren IMF belirsizli ğinin sonrasında "anlaşma yok" sonucuna ulaşmasının para politikasında nasıl yer bulduğuna bakalım. IMF’nin önemli bir çapa olacağının altını çizen Merkez Bankası’nın bu karara herhangi bir tepkisi olmadı. Yılın başında Ekonomi Bakanı Babacan, IMF ile bir anlaşmaya gitmeyeceklerini açıkladığında hisse senedi piyasasında bir reaksiyon gördük ama gerek faizler tarafındaki gerekse kur piyasasındaki yansıması oldukça sınırlı kaldı. Güvenin ne boyutta zedelediğine bakınca neredeyse hiç etkisi olmamış gibi gözüküyor. O dönemde ayrıca enflasyon görünümü konusunda endişeler iyice ayyuka çıkmış ve MB’nin beklenenden daha önce faiz artırabileceği yorumları ortalığı kavuruyordu. Peki ne oldu ? IMF anlaşmasının aylar süren sürüncemesi "anlaşmazlıkla" sonuçlandı ama para politikasına etkisi yaşanmadı. Çıkarılan sonuç IMF ile ilişkili gelişmeler ve mali kuralla ilişkin süregelen haberler arasında gerek süreç gerekse ekonomik ortam ve politik gelişmeler anlamında farklılıklar olabilir. Konjonktür , politika reaksiyonlarının niteliğini tamamen değiştirebiliyor. Geçmişte IMF’ye verilen para politikası cevabının ileride benzer bir olayda aynısının beklenmemesi gerektiği de öne sürülebilir. Doğrudur. Ancak benim bütün bu süreçten çıkarımım, mali kuralın 2011’de uygulanmayacağının açıklanmasının para politikası üzerinde ani ve ciddi bir etki yaratmayacağıdır. Konjonktür de bunu destekler nitelik sanki : Türkiye krizden en güçlü çıkan ülkeler arasında ön sıralarda; gerek büyüme hızı ve potansiyeli, gerekse görece olarak sağlıklı mali yapısı ve borçluluk durumu ile . Mali kuralsız ilerleme kararının orta vadede makroekonomik istikrar anlamında yaratacağı olumsuz sonuçlar, para politikasını konjonktör nedeniyle o dönemde ciddi boyutta etkileyemecektir. Ancak sonrasında, seçimlere bağlı olarak gevşek maliye politikası adımları görülürse, faiz artırımlarının zamanlanması marjinal olarak öne çekilebilir. Özlem Bayraktar Gökşen [email protected]
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/peki-nedir-bu-mali-kural/282320