Borsanın yeni yıldızları

ZEYNEP AKTAŞ-MİLLİYET
Bu haftanın en önemli verisi büyümeydi. Türkiye’nin 2010 yılın ilk çeyrek büyüme verisi 11.7 olarak açıklandı. Bu büyüme ile Türkiye G-20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen dünyanın ikinci ekonomisi oldu. Büyüme verisi ile birlikte gözler sektörlere döndü. Acaba en hızlı büyüyen sektör hangisi olmuştu? Büyüme verilerine bakıldığında en hızlı büyüyen sektörün yüzde 22.4 ile toptan ve perakende ticaret olduğu görülüyor. Ticaret sektörü sadece hızlı büyümesi ile değil borsa performansı ile de dikkat çekiyor. Ticaret Sektörü Endeksi yılbaşından bu yana yüzde 23.73 oranında değer kazandı. Aynı dönemde Holding ve Yatırım Endeksi yüzde 10.21 değer kazanırken, banka sektörü hisseleri yüzde 9.48, İMKB Ulusal 100 Endeksi ise yüzde 5.32 yükseldi.’ 

Beklentileri karşıladı
Son 3 aylık verilere bakıldığında ise İMKB Ulusal 100 Endeksi, İMKB Ulusal 30 ve 50 Endeksi, banka holding ve yatırım endeksleri değer kaybederken ticaret hisselerine ilgi sürdü. Ticaret sektör endeksi yüzde 4.46 değer kazandı.
İlk çeyrek GSYH (gayrisafi yurtiçi hasıla) verileri beklentileri karşıladı. Genelde beklenti yüzde 11 seviyelerinde idi. Büyüme beklentileri karşılamakla birlikte 2009 yılı birinci çeyrekteki 14.5 oranındaki küçülmeyi geri alamadı. Bu açıdan piyasalar üzerindeki etkisi olukça sınırlı kaldı. Gerek içeride gerekse dış piyasalarda son aylarda ekonomide bir toparlanma olduğu biliniyordu. Gerçi ABD’de son açıklanan veriler bir frene basma veya hız kesme işareti olarak algılanabilir. Ancak son 6 aylık veya bir yıllık periyotta baktığımızda küresel kriz şartlarında bir toparlanmanın olduğu kesin.
Türkiye GSYİH’daki artışla birlikte dünya klasmanında derece yapmasına rağmen tartışma konusu büyümenin devamlılığının olup olmayacağı ve yıl sonunda büyüme oranının ne olacağı yönünde. Beklentiler büyümenin yıl sonunda yüzde 6 ile 8 arasında olacağı yönünde. Büyüme verisi kadar piyasanın 2009 kayıplarını ne ölçüde karşıladığı konusu da izlemeye devam edilecek. Diğer yandan büyümenin daha çok özel sektör odaklı olması dikkat çekiyor. Devlet daha az harcamış ve daha az yatırım yapmış. Özel sektörün katkısı daha fazla. Yaz aylarında devlet harcamaları genel olarak bir miktar artsa da tasarruf tedbirleri 2010 yılında da geçerliliğini koruyacak gibi. Zira Avrupa’da örneklerini gördüğümüz üzere devletler tasarrufu öne çıkarmaya başladı.
Ancak seçim faktörünü de göz ardı etmemek gerekiyor. Henüz hangi ayda yapılacağı belli olmasa da önümüzdeki yıl milletvekili seçimleri yapılacak. Söz konusu seçimlerin tasarruf tedbirlerini ister istemez etkileyeceği de bir gerçeklik. Neticede para ve sermaye piyasalarını taşıyan temel faktörün ekonomideki canlanma olduğu herkesin malumu. Piyasalar GSYH verisini yakından izlemeye devam edecek. Küresel krizden çıkış sinyali için bu verinin seyri çok önemli.
AÇIKLANACAK VERİLER
05 Temmuz 2010 Pazartesi
09:00’ Almanya perakende satışlar, Mayıs
10:00’ Türkiye TÜFE&ÜFE, Haziran(Beklenti: %-0.1&0.3)
10:55’ Almanya PMI-Hizmet, Haziran
11:30’ İngiltere’  PMI-Hizmet, Haziran
06 Temmuz 2010 Salı
10:00’ Türkiye İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri, 1.Ç
10:00’ Türkiye TCMB-Aylık Enflasyon Değerlendirmesi, Haziran
17:00’ ABD ISM Hizmet Endeksi, Haziran (Beklenti: 55.5)
08 Temmuz 2010 Perşembe
09:00’ Almanya dış ticaret dengesi, Mayıs
10:00’ Türkiye Sanayi Üretimi, Mayıs
11:30’ İngiltere Sanayi Üretimi, Mayıs
14:00’ İngiltere BOE Faiz kararı (Beklenti: %0.5)
14:45’ AB ECB Faiz Kararı(Beklenti: %1.0)
16:30’ Türkiye TCMB 1.Beklenti Anketi, Temmuz
22:00’ ABD Tüketici Kredileri, Mayıs (Beklenti: -2 milyar dolar)
’ Türkiye Nakit Bazlı Faiz Dışı Fazla, Haziran
09 Temmuz 2010 Cuma
09:00’ Almanya TÜFE, Haziran
10:00’ Türkiye Dış Ticaret Endeksleri, Mayıs

 

 

Yabancı payı az da olsa artıyor
Mayıs ortasından itibaren gerek iç piyasalar gerekse dış piyasalarda gerilim yüksek. Haziran ayında da gerilim pek düşmedi. Euro Bölgesi ülkelerindeki borç krizi ve not düşürülmeleri, İsrail odaklı Ortadoğu’daki artan tansiyon, yeni beklenti bulunamaması, piyasaların yaz durgunluğuna girmesi gibi bir çok faktör bir araya geldi. Bu gelişmeler sonucu endekslerin geriye gelmesini olağan karşılamak gerekir. Ancak iç piyasaların dış piyasalardan bir parça daha olumlu yönde ayrıştığı da fark ediliyor. Piyasalardaki dalgalanmalara rağmen İMKB’deki yabancı payında düşüş bir tarafa az da olsa artış dahi var. Piyasalarda bunca gerilim ve olumsuz gelişmeye rağmen profesyonel yatırımcıların işlem yaptığı para piyasaları oldukça sakindi. İMKB’de geri çekilmeler genelde kontrollü ve sınırlı kaldı. Faiz oranları düşük, dövizde yatay hareket sürüyor. Bu durum ister istemez İMKB ve hisse senetlerini öne çıkarıyor.

 

SANAYİ HİSSELERİ ÖNE ÇIKMAYA BAŞLADI, BANKALARDAN PARA ÇIKIŞI VAR’ 

DIŞ PİYASALAR
Sorunlar bitmiyor
Dış piyasalarda sorunlar birbirini takip ediyor. Geçtiğimiz haftalarda Euro Bölgesi ülkelerine ait borç krizi ve not indirimleriyle sarsılan piyasalara son günlerde ABD verilerini daha yakından izliyor. Gelen veriler ışığında fiyatlama yapılıyor. ABD makro ekonomik verileri genelde beklentilerden daha olumsuz gelirken, ekonomik toparlanmanın hız kestiği ve yavaşladığı izlenimini veriyor. Dış piyasalar bu gelişmelerin etkisinde satış baskısı altına girmiş durumda. Endekslerdeki çekilme ile kısa süreli destek seviyelerine yaklaşılmış durumda. Bu durum belli ölçüde olumsuz fiyatlamanın yapıldığını gösteriyor.

AMERİKA
Destek seviyelerinde’ 
Satış baskısı ve düşüş devam etmekle birlikte 9.600-9.450 önemli destek seviyelerine yaklaşmış durumda. Tepki alımlarının ilk direnci ise 9.900 ve 10.100 seviyelerinde

YUNANİSTAN
Düşüş trendinde
Düşüş trendi sürmekle birlikte önemli destek seviyeleri test ediliyor. 1.400-1.380 seviyeleri ilk destek seviyeleri olarak görülürken ilk önemli direnç 1.600 seviyesinde.’ ’ 

ALMANYA
Kar satışlarının etkisinde
6.300 zirvesinden başlayan kar satışları sürüyor. 5.800 ve 5.700 seviyeleri önemli destek olarak görülürken ilk dirençler 6.000-6.050 ve 6.150 seviyelerinde.’ ’ ’ 

 

Dış piyasalara göre daha olumlu bir seyir var
Dış piyasalara bağlı olarak belli bir gerilim yaşansa da dış piyasalara göre daha kontrollü zayıflama gösteriyor. Dış piyasaların olumsuz görünümü ve beklenen Anayasa Mahkemesi kararının verdiği belirsizlik, yeni beklenti oluşturamamak ve yaz durgunluğu sinyalleri piyasanın genel sorunları olmaya devam ediyor. Ancak son günlerde yaşanan olumsuzluklar için belli bir fiyatlama yapılmış durumda. Faiz ve döviz sakin görülürken endeks orta dönemli önemli destek seviyelerine yaklaşmış durumda. Bu açıdan destek seviyelerinde tepki alımları beklenebilir.’ ’ 

BORSA
Trend desteklerine yaklaştı’ ’ 
Orta dönemli önemli desteklerine yaklaşılmış olduğu için tepki alımları gözleniyor. İlk önemli destekler 54.000-53.500 seviyelerinde. Bu seviyenin altında satış baskısı artabilir. İlk dirençler ise 55.500 - 56.500 seviyelerinde.

DÖVİZ
Yatay harekete devam’ ’ 
Euro/dolar paritesi ve piyasalardaki dalgalanmaların etkisi altında. Dolar, yatay harekette. 1.55-1.60 TL bandı izlenmeye devam ediliyor. Euro/dolar paritesinde tepki yükselişinin devamlılığı için 1.25 seviyesinin üzerinde kalınmalı.’ 

FAİZ
Yüzde 8.70 kırıldı
Kısa dönem için önem kazanan yüzde 8.70 kırıldı.’  Ara dirençlere rağmen sonraki önemli dirençler yüzde 8.40-8.35 seviyelerinde. Yukarı yönlü hareketlenmelerde ilk destek’  yüzde 8.70 seviyesinde. Sonraki destek ise 8.90 olarak görülüyor.

ALTIN
Kar satışlarının etkisinde’ 
Kar satışları derinlik kazandı. 1.230 seviyesi kritik. Bu seviyenin altındaki hareketlerde satışlar artar. 1.200 ve 1.180 ilk destekler olarak görülürken ilk direnç 1.250 seviyesinde.

’