Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, ''Bankaların sıhhatli ve sağlıklı olması, kar etmesi toplumun geneli için faydalıdır. Ama bunun iyi yönetilmesi, yönlendirilmesi ve kredi olarak iş ve aş üreticilerine, sanayicilere yöneltilmesi gerekir'' dedi. Yılmaz, Adana Sanayi Odası'ndaki, ''2010 Yılı Para ve Kur Politikaları'' konulu sunumunun ardından katılımcıların sorularını cevapladı. Bir katılımcının, ''2009 yılı karlarında büyük bankalar başta olmak üzere tüm bankaların tarihi zirve yakalamalarını neye bağlıyorsunuz?'' şeklindeki sorusunu yanıtlayan Yılmaz, şunları söyledi: ''Bu soru, pazartesi günü Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin'in yaptığı toplantıda kendine soruldu. Benim bu soruya vereceğim cevap şu: Bankalar 18 yaşındaki genç bir kız veya delikanlı gibi iffeti lekelenmemesi gereken kuruluşlardır, diye düşünüyorum. Bu iffet kelimesini bugün 2. veya 3. kez kullandım. Ama bilinçli olarak kullandım. Bunu söylerken bankalar yanlış yapmazlar, eleştirilemezler diye bir şey söylemek istemiyorum. Mali kuruluşlar öyle bir kuruluş ki; Hükümetler, otoriteler banka kurmak için lisans verdiği andan itibaren bankaların yükümlülüklerine ortaktırlar. Yani bankacılık böyle bir şey. Bankalar güven kuruluşları, güven müesseseleridir. Herkese sonuçta bu hak verilmiyor. Ahlaken düzgün, sermayesi güçlü, toplumda belli bir yeri olan, güvenilir, itibar edilir kişi ve kuruluşlara bu tarz işlemler yapma yetkisi veriliyor. Böyle de olması gerekiyor. Bunu verdikten sonra ne yapıyoruz. Bir tarafta hane halkı var. Çalışıyor gelir elde ediyor. Bir kısmını harcıyor, geriye kalanını tasarruf ediyor. Bir tarafta da yatırım yapmak isteyen müteşebbis var. Biz müteşebbisleri tanımıyoruz, tanısak bile ne iş yapacağını bilmiyoruz. Arada bir tane aracı kuruluş var, bankalar. Bankalara biz bu tasarruflarımızı veriyoruz ve onlar da bu riskleri yöneterek, yönlendirerek bizim adımıza bu kredileri, kredi kullanabilecek olan sanayici veya iş adamına veriyor. Karını elde ettikten sonra bir kısımını da tasarruf sahibine aktarıyor. Dolayısıyla bankacılık bu açıdan güven kuruluşları olduğu için, bankalar hakkında konuşurken herkesin ihtiyatlı ve dikkatli konuşması gerekir. Ama bankalar eleştirilemez değil, bankalar yanlış yapmaz değil. Bankalarda yanlış yaparlar, geçmişte bankaları yönetenler bir sürü olumsuzluklar yaşadı. Bankalar içinden geçtiğimiz konjonktür gereği belli bir miktarda kar yaptılar. Bunun nasıl oluştuğunu BDDK Başkanı Bilgin detaylı şekilde açıkladı. Ben buraya girmek istemiyorum. Söyleyeceğim tek şey bankaların sıhhatli ve sağlıklı olması, kar etmesi toplumun geneli için faydalıdır. Ama bunun iyi yönetilmesi, yönlendirilmesi ve kredi olarak iş ve aş üreticilerine, sanayicilere yöneltilmesi gerekir.'' BORÇLAR KONUSU Yılmaz, bu arada, bir katılımcının, Türkiye'nin ''Ne kadar dış borcu'' var şeklindeki sorusunu, milli gelire oranlayarak yanıtladıktan sonra, ''Yanlış anlamayın. Rakamlar kura bağlı olarak değiştiği için yanıltıcı rakam vermek istemedim'' dedi. Katılımcıların, ısrarla Türkiye'nin dış borcunun rakamsal olarak sorması üzerine Yılmaz, yanındaki görevlilere talimat vererek, en güncel rakamların alınmasını istedi. Yılmaz, ''Yanlış anlaşılma olmasın. Cevap vermek istemediğimiz düşünülmesin'' dedi. Yılmaz, bir süre sonra, görevlilerin kendisine getirdiği notu okuyarak, ''Toplam dış borcumuz 273,4 milyar dolar. Türkiye'nin tüm borcu. Bunun 83,5 milyar doları kamunun borcu. Özel sektörün borcu 176,3 milyar dolar. Bunun içinde Merkez Bankası'nın borcu 12,6 milyar dolar'' dedi. BANKALAR VE KREDİ TALEBİ KONUSU Bankaların kredi taleplerine kaçamak cevaplar verdiği yönündeki soru üzerine de Yılmaz, şöyle konuştu: ''Kredi yönelim anketinden çıkan sonuca göre hem arz tarafında hem de talep tarafında problem var. Bu beklentiyle ilgili. Ancak, biz bunun giderek sıklığının azaldığını, bankaların kredi verme iştahlarının arttığını, sanayicilerin de giderek kredi iştahının arttığını görüyoruz. Bu yapılan faiz indirimlerini de dikkate aldığımız zaman önümüzdeki dönemde bunun etkilerini göreceğimizi düşünüyoruz.'' Adana Sanayi Odası Meclis Salonu'ndaki sunumu, Adana Valisi İlhan Atış, Adana Sanayi Odası Başkanı Ümit Özgümüş, Ticaret Odası Başkanı Şaban Baş, kamu kurumlarının temsilcileri ve işadamları izledi.