Almanya’nın başı çektiği Avrupa Birliği liderlerinin Yunanistan’a yardım konusunda yaptıkları somut olmayan destek açıklamaları, Euro Bölgesine olan güveni sarstı. AB liderleri, bu yıl içinde 300 milyar euro’ya ulaşması beklenen borç yükü altındaki Yunanistan’a “Açık çek vermek yerine herkes evini düzere soksun” açıklamasında bulundu. AB liderleri, önceki gün yaptıkları toplantı sonrasında “Euro bölgesinin tümünde finansal istikrarı korumak için gerektiğinde kararlı ve eşgüdümlü önlemler alacağız” diyerek Yunanistan ve başka bir Akdeniz ülkesinin iflasına seyirci kalmayacaklarını ifade ettiler. Buna karşılık AB’nin Yunanistan’a verdiği yardım vaatleri muğlaklığını ve tutarsızlığını koruyor. Endişe ve güvensizliklere yol açan bu durumun nedeninin AB’nin üyelerini mali disiplin kurallarına uyum sağlamaya zorunlu kılamaması olduğu değerlendirmesinde bulunan yatırımcılar, “hastaya ilaç yetiştirmektense hastalığın nedeninin çözülmesi” gerektiğini düşünüyor. Bu işleyiş bozukluğu giderilmedikçe Yunanistan gibi ülkelere mali yardım yapmanın, Euro bölgesindeki Almanya ve Fransa gibi zengin ülkelerden beklenebileceğine inanan çevreler, olası dayanışmanın birliğin zayıflaması tehlikesinin doğurabileceğine de işaret ediyorlar. AB Komisyonu’nun ekonomik ve parasal işlerden sorumlu eski üyesi Joaquin Almunia, birkaç gün önce verdiği bir röportajda, kendilerini daha önce defalarca kandıran Yunanistan’a güvenmediklerini itiraf etmişti. Merkel ikna edemedi Brüksel zirvesi sonrasında açıklama yapan Almanya Başbakanı Angela Merkel, “Euro bölgesinin istikrarındaki sorumlu olduklarını” açıklamıştı. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle “Alman vergi verenlerin Yunanistan’a boş çek sunamayacaklarını” söyleyerek, ülkenin AB kaynaklarıyla kullanılması seçeneğini devre dışı bıraktı. Liderlerin açıklamalarındaki belirsizlik, günlerdir sorunun çözümü üzerine konuşan Avrupa ülkelerinin somut plan üzerinde görüş birliğine varamadıklarını gösteriyor. AB zirvesi sonrası Yunanistan’ı kurtarma planı konusunda yalnızca siyasi mesajlar verilmesi, gelecek hafta başında toplanacak olan AB ekonomi ve maliye bakanlarının somut kararlar alması yönündeki beklentileri de artırıyor. Hasta adam AB’yi böldü AB liderleri, Yunanistan’a yardım için bir dizi strateji üzerinde düşünüyorlar. Bunlar zengin ülkelerin vereceği kredi garantilerinden, bir Alman devlet bankasının Yunan devlet tahvilleri almasına kadar değişen önlemler. Fakat bu önlemlerin hiçbirinin nasıl ve ne zaman uygulanacağı ile ilgili bir kesinlik bulunmuyor. Piyasa analistleri ise bu durumun nedenini AB ülkeleri arasındaki görüş ayırılıkları kadar, Almanya’da olduğu gibi ülkelerin kendi içindeki görüş birliği eksikliği olarak da görüyorlar. Yardımın detaylarının önümüzdeki hafta AB maliye bakanlarının yapacağı toplantıda kesinleşeceğini düşünenlerin yanı sıra, bunu fazla iyimser bir yaklaşım olacağını düşünen çevrelerin sayısı da az değil. Liderlerin açıklamasına göre Avrupa Komisyonu Yunanistan’ı daha yakın incelemeye alarak Mart ayında ilk değerlendirme raporunu hazırlayacak. Çin de kendini korumaya aldı Avrupa, komşuyla dayanışmanın yollarını tartışırken, Çin Merkez Bankası zorunlu karşılık oranını dün 50 baz puan artırdı. Çabalara karşın ocak ayında büyük artış yaşandığının açıklanmasının ardından Çin Merkez Bankası, bu yıl ikinci kez zorunlu karşılıklarda artış kararını açıkladı. 25 Şubat’tan itibaren uygulanacak karara göre, büyük bankaların zorunlu karşılık oranı 50 baz puan artırılarak yüzde 16.5’e çıkıyor. Çin Merkez Bankası’nın kredi desteği, zayıflayan Avrupa’nın etkisiyle sarsılan dünya ekonomisi için büyük önem taşıyor. Ekonomistler, yerel finans piyasalarının kapanacağı bir haftalık “Ay Yeni Yılı” tatilinden bir gün önce bu açıklamayı beklemiyorlardı. Çinli yetkililer, Ocak ayında son 21 aydan beri en büyük yükselişi kaydeden menkul kıymetler fiyatlarının enflasyonun yükselmesine yol açmasından korkuyorlardı. Bazı ekonomistler Çin’in de kriz karşısında daralma tehlikesinden korunmak zorunluluğuna işaret ederken, “Çin Merkez Bankası ve Yunanistan’ın borç sorununun yol açtığı zorluklar yüzünden borsada kısa vadede faiz oranlarının yükselebileceğini” hatırlatıyorlar. Çin’in, kredi verme koşullarını sıkılaştıracağını açıklamasının ardından Avrupa bonoları da değer kaybetti. KIVANÇ ÖZVARDAR / Milliyet