Küresel risk iştahındaki bozulma iç piyasalara da yansıdı. Güne yüzde 1.84 düşüşle başlayan İMKB Endeksi, yaşadığı büyük dalgalanma sonrasında günü yüzde 0.07 artışla 54.317 puandan kapandı. Gün içinde en yüksek 54.317 puanı gören endeks tam 1.168 puanlık bir dalgalanma yaşadı. Yurtdışı piyasalara paralel kayıplarını geri alan borsadaki toparlanmada, ABD tüketici güven endeksinin ocak ayında beklentilerin üstünde yüzde 55.9’a çıkması etkili oldu. IMF’in global büyüme tahminini yukarı çekmesinin yanı sıra, Yunanistan’ın kendisini toparlayacağına yönelik haberlerde piyasalardaki toparlanma da etkili oldu. Japonya’da yaşanan gelişmeler ve ABD tüketici güven endeksi verisi sonrasında euro dolar paritesi 1.4064’lü seviyelere geriledi. Dolar kuru iç piyasada da dün yılın zirvesini yaparak 1.5030 lirayı görürken bir gün önceye göre 1 kuruşu aşan bir yükseliş yaşandı. Kurdaki yükselişte doların yurtdışı piyasalardaki seyrine paralel bir trend yaşandı. Londra alımları Gösterge 26 Kasım 2011 vadeli bonunun faizi ise 25 baz puanlık yükselişle 9.15’i aştı. Faiz hızlı yükselişinin ardından yüzde 9.02 seviyesine geriledi. Bono cephesinde Londra kaynaklı alımlar dikkat çekti. Dolardaki değerlenme borsalarda satış baskısı yaratıyor. Borçlanmada dönüm noktası=10 yıllık tahvil Çok değil 10 yıl kadar önce ancak 3 - 4 ay vadeyle borç bulabilen Hazine, dün Cumhuriyet tarihinin ilk 10 yıllık borçlanmasına çıktı. Hazine, dün 15 Ocak 2020 vadeli (10 yıl), altı ayda bir yüzde 5.25 sabit kupon ödemeli TL cinsinden tahvil sattı. En uzun vadeli ihraç için beklentiler 1.5 milyar liralık satış yönündeydi. Ancak, ihalede net satış 626.6 milyon lira olurken, rekabetçi olmayan tekliflerde net 320.3 milyon liralık satış oldu. İhaleye nominal 1 milyar 242 milyon lira teklif geldi. İhalede faiz yüzde 11.24 olarak gerçekleşti. İhaledeki karşılama oranı ise yüzde 52 oldu. İhaleye talebin düşük faizin ise yüksek kalmasının nedeni dün küresel piyasalarda tersine dönen eğilim yanı sıra bir AK Parti yetkilisine atfedilen “IMF konusunda hükümetin konuyu oluruna bıraktığı, eğilimin bu yönde olduğu” haberiydi. Piyasada 10 yıl vadeli tahvil için ihale öncesinde faizin yüzde 11’li seviyelerde oluşacağı beklentisi hakimken, faizin bu seviyenin üstünde kaldığı görüldü. Yabancılarında ilgisinin düşük kaldığı ihale, borçlanmada vadeyi uzattığı için bir dönüm noktası olarak görülüyor. Tahvile emeklilik fonlarının ilgi gösterdiği öğrenildi. Hazine 10 yıllık ihale ile ocak ayı borçlanma programı tamamlanmış oldu. Hazine, ocakta düzenlediği 7 ihale ve opsiyonlarla 18.7 milyar lirası piyasadan olmak üzere 20 milyar liralık borçlanma gerçekleştirdi. ‘IMF’de orta yol bulunamadı’ Küresel piyasalardaki bozulmaya paralel iç piyasa üzerinde etkili olan diğer bir gelişme ise AK Parti’den bir yetkiliye dayandırılan, ‘IMF’te orta yol bulunamadığı’na’ dair haberlerdi. Reuters’a bilgi veren bir yetkili, IMF anlaşmasına dair süreci akışına bıraktıklarını ve bu kararın ortak bir değerlendirme olduğunu belirterek, “Söylediğim değerlendirmeye başbakan da katılıyor, yani bu konuda çok ısrarcı bir tavır ortaya koymayalım görüşüne. Oluruna bıraktık bu konuyu ama böyle sürerse herhalde bir müddet sonra, hala sürüyor olursa, muhtemelen bir nokta konur gibi gözüküyor” dedi. Başbakan Tayyip Erdoğan, 11 Ocak’ta yaptığı açıklamada, IMF ile sorunların büyük ölçüde aşıldığını ve anlaşmanın “gün ya da hafta” içinde sonuçlanacağını söylemiş ve bunun üzerine piyasalarda yükselişler gözlenmişti. Aynı yetkili şunları söyledi: “...Krizin en yoğun dönemi geride bırakılmış, artıya doğru giden bir ekonomik yapı varken IMF ile anlaşmaya gidilmesi dünya ekonomilerinin Türkiye’ye bakışına soru işareti getirecek, dışarının kafasını karıştıracak görüşü var. Bu yeni bir bakış açısı, bizim bünyemizde böyle bir değerlendirme yeni yapıldı ve sanki ciddiye alındı. Tabii bunlar konuşulup geçilen konulardır, net bir sonuca varılmıyor.” IMF’nin anlaşma için yeni bir şart ileri sürüp sürmediğinin sorulması üzerine yetkili, “Bahsedilmedi ama nedense uzuyor, demek ki ifade edilmese de bir şart veya siyasi bir rezerv var. Sebepsiz şey yoktur.” SONGÜL HATISARU / Milliyet