Erste Bank'ın Türkiye stratejisi
Tarih: 21 Ocak 2010 - 16:46
2000'li yılların başından beri Türkiye ile ilgilenen ve fonları
aracılığıyla portföy yatırımcısı olarak Türk sermaye piyasalarının uluslar
arası bir katılımcısı olan Erste, müşterilerinden gelen Türkiye ilgisine
paralel 2009'da çalışmalarını yoğunlaştırıyor. Aynı dönemde Lehman'ın çıkışı
da...
Ece CEYHUN DÜNYA GAZETESİ BORSA / FİNANS SERVİSİ
Avusturya'nın 200 yıllık bankası Erste, Türkiye'de faaliyete geçmek için gün
sayıyor. Müşterilerinin talebi ile kriz yılı 2009'da Türkiye'ye gelen Erste,
yatırım bankacılığı yapacak. Erste Securities İstanbul Genel Müdürü Savaş
Divanlıoğlu, "Dünyanın ciddi bir kriz yaşadığı hatta finansal mimarinin
yeniden şekilleneceğini konuştuğu, bazı yatırım bankalarının Türkiye'den
çıkmayı düşündüğü bir dönemde Erste, Türkiye'de yerel bir oyuncu olma
hedefini korudu ve somutlaştırdı. Böyle bir dönemde yapılan yatırım
Türkiye'nin ne kadar önemli bir Pazar olduğunun önemli bir kanıtı da.
Türkiye, Erste'nn Orta ve Doğu Avrupa'daki yatırımlarını tamamlayan önemli
bir sac ayağı. Erste'nin buraya gelişinde müşterisinin talebi de önemli.
Burada devrim yaratalım çok para kazanalım değil, iyi bir şirket oluşturalım
ve geleceğe yatırım yapalım diyoruz" diye konuştu.
Bundan yaklaşık 10 yıl önce Orta ve Doğu Avrupa'da büyüme kararı alan Erste
Bank, bireysel ve ticari bankacılıkta merkezi Avusturya dışında Sırbistan,
Romanya, Hırvatistan, Macaristan, Çek cumhuriyeti, Ukrayna,Slovakya'da
hizmet verirken Polonya'da sadece yatırım bankası statüsünde bankacılık
faaliyeti yapıyor. Türkiye'de Erste'nin sadece yatırım bankacılığı faaliyeti
yapacağı ikinci ülke olurken Avusturya'nın 200 yıllık bir bankasının bugün
Orta ve Doğu Avrupa da 3 binin üzerinde şubesi, 50 binden fazla çalışanı ile
18 milyona yakın bireysel müşterisi bulunuyor. Bankanın bilanço büyüklüğü
ise 200 milyar Euro. Banka'nın Türkiye operasyonun başında ise Citi
Menkul'ün eski genel müdürü Savaş Divanlıoğlu var. Bankacılığa ABD'de
1997'nin başında Citi Group'da başlayan Divanlıoğlu, 2001'de Citibank
Türkiye'ye geldi. Temmuz 2009'da Erste'nin Securities İstanbul'un Genel
Müdürü olan Divanlıoğlu ile Erste'yi ve hedeflerini konuştuk. Divanlıoğlu,
DÜNYA'ya bankanın Türkiye'ye bakış açışını şu sözlerle anlattı: "Erste'nin
müşterileri de Orta ve Doğu Avrupa'ya bakarken bu bölgenin içinde Türkiye'yi
de görmek istiyorlar. Erste'nin müşterileri Türkiye'ye ciddi ilgisi olan
müşteriler. Orta ve Doğu Avrupa'da çok ciddi Türkiye'ye ilgisi olan fonlar
broker kuruluşlar var. Erste'de müşterilerine tam bir ürün verebilmek,
araştırma şemsiyesi altında tam bir kapsama için Türkiye'yi de bölgeye dahil
etme gereği görüyor. Zaten gerek Türkiye ekonomisinin gerekse de Türk
sermaye piyasalarının potansiyeli yüksek ve bu bölgede önem teşkil eden bir
ülke. Son 10 senedir Erste Orta ve Doğu Avrupa'daki sermaye piyasaları ile
ciddi olarak ilgilenmeye başlamış. Bu ilginin içinde kaçınılmaz olarak
Türkiye'de var. 2009 senesinde güçlenmiş olsa da Erste'nin Türkiye'ye
bakışı çok yeni bir bakış değil."
Araştırmaya çok önem veriyor
Bankanın sermaye piyasalarında ürüne çok önem verdiğini ve ürünün temelini
de verilen araştırma hizmetinin oluşturduğunu anlatan Divanlıoğlu,
"Yatırımcılar ülkelerin ekonomik gelişimini bir ülkede nereye yatırım
yapmaları ya da nereye yatırım yapmamaları gerektiğini araştırma
raporlarıyla anlamaya çalışıyor. Erste'nin de çok güçlü bir araştırma takımı
var. Tamamen Orta ve Doğu Avrupa'dan sorumlu ve oraya odaklanan bir takım.
Zaten Avrupa'nın önemli yayınlarından AQ'da 4 seneden beri üst üste Erste'yi
Orta ve Doğu Avrupa'nın en iyi araştırma kurumu seçti. Erste'nin genel
stratejisinin çerçevesinde araştırma servisini aynı güçte ve oranın bir
devamı olarak yerleştirmek istiyoruz" bilgisini verdi.
Türkiye'nin hem nüfus ve nüfusun gençliği hem de market kapitilizasyonu
olarak bakıldığında Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinden daha büyük değerleri
işaret ettiğine dikkat çeken Divanlıoğlu, bu bölgelere yatırım yapanların
Türkiye'yi de Orta ve Doğu Avrupa'nın yakınında veya içinde gördüğü
bilgisini verdi. Bir yabancı banka içinde bir piyasada yerelleşmenin, pazara
daha yakın olmanın global ağını destekleyen bir unsur olduğunu aktaran
Divanlıoğlu, "Türkiye o kadar önemli bir noktadaki hem Türkiye'den,
Ortadoğu'yu da Orta ve Doğu Avrupa'yı da kapsıyorsunuz" dedi.
Divanlıoğlu, Türkiye'de oluşturacakları araştırma ekibinin burada kurulu
uluslar arası yatırım bankaları içinde en kapsamlı takım olmasını
hedeflediklerini belirterek Türkiye'deki piyasa değerinin yüzde 70-80'ini
hemen kapsamak istediklerini söyledi.
İlk etapta Erste'nin hali hazırdaki yabancı kurumsal müşterilerine İMKB ve
VOB'da alım satıma aracılık hizmeti vereceklerini ama ilerleyen dönemde
buradan verilen hizmeti büyütmek istediklerini ifade eden Divanlıoğlu,
müşteri kitlelerini de genişletmek istediklerini kaydetti.
Krizde canı yanan yatırımcı
Piyasaya girmek için bekliyor
Divanlıoğlu, dünyada sermaye piyasalarına bakıldığında mart ayından beri çok
ciddi bir yükseliş yaşandığını belirterek "Ekonomide de düzelmeler oldu ama
sermaye piyasalarına yansıyan ölçüde değildi. Sermaye piyasaları daha çok
ileride yaşanacak güzel günleri fiyatladı. Bu dönemde mutlaka yaşanan
yükselişin devam edip etmeyeceğini çok konuşacağız. Bu değerlendirmelerin
yaratacağı yeni beklentilerden dolayı volatilite de artacak. Küçük
düzeltmeler olacak ve dengelenecek. Bu denge de daha çok krizden canı yanan
ve basketbol sahasının yan taraflarında sahaya girmek için bekleyen ya da
sahanın içinde ama yatırımlarının çok büyük kısmını nakitte tutan
müşterilerin girişi ile sağlanacak. Bugün hala 'hisse alsam mı?' ya da
'keşke daha çok alsaydım' diyenler var. Düzeltmeler oldukça bu
yatırımcılardan bazıları içeriye doğru girecekler. O yatırımcıların
gelişleri de düzeltmeleri düzeltecek. Daha çok inişli çıkışlı bir hareket
göreceğiz" dedi.
Dünyada gelecek 10 seneye enerji ve teknoloji sektörlerinin damga vuracağına
inanan Divanlıoğlu, telekominikasyon sektörü ile bankacılık arasındaki
entegrasyonunda artacağını düşünüyor. "Teknoloji mutlaka büyüme seviyesi
yüksek olan sektörlerden biri olacak" diyen Divanlıoğlu, "Enerjinin de son
krizde önemi daha iyi anlaşıldı ve unutulmadı. Bugün herkes yeşil enerjiden
bahsediyor" dedi.
IMF'yi hala konuşuyoruz
ama AB çıpasını unuttuk
Türkiye ekonomisinin büyümeye açık stabilitesini krizde kanıtladığını da
belirten Divanlıoğlu, IMF anlaşmasının hala konuşulduğunu ve para fonundan
gelecek olası bir kaynağın devletin borçlanmasını azaltacağı ve reel sektöre
kredi akışını kolaylaştıracağını aktararak "IMF anlaşması olursa Türkiye'de
büyüme hızlanacaktır. Fakat Türkiye açısından konuşmadığımız bir Avrupa
Birliği çıpası var ki hala önemini koruyor. AB rotası şekillendikçe
yatırımcıların Türkiye'ye ilgisi artacak. Erste'nin faaliyet gösterdiği tüm
ülkeler AB üyesi" değerlendirmesinde bulundu.
Türk sermaye piyasalarının da gelişimini sürdüreceğini düşünen Divanlıoğlu,
şimdiye kadar yüksek faiz nedeniyle hisse senetleri piyasasına yatırımı
düşünmeyen yatırımcıların bu piyasaya ilgisinin artacağını da kaydetti.
Divanlıoğlu, "Hem yerli bireysel hem de yerli kurumsal yatırımcıların Türk
sermaye piyasalarına olan ilgisi artacak. Bu regülasyonla da olabilir vergi
sisteminin işi kolaylaştırması veya genel gelişim ile olabilir. Krizden önce
çok ciddi fon ilgisi vardı ve söndü ama bu yatırımcılar İMKB'ye geri
gelecekler. Düşük faiz politikası bu şekilde devam ederse çok değişik
yatırım ürünleri de çıkacak" diye konuştu.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/erste-bankin-turkiye-stratejisi/267631