Borsada sürü psikolojisinin dışına çıkılmalı
Tarih: 03 Ocak 2010 - 12:11
Borsa'nın altın kurallarından biri çoğunluğa uymama prensibidir. Herkesin bildiği fikirler veya hedefler çoğu zaman tutmaz.
2009 yılının başında genel kanaat krizin finans piyasalarını daha da olumsuz etkileyerek borsaların düşüş yönünde hareket edeceği idi. Birçoklarına göre bankaların işi bitmiş yeni iflaslarla borsalar 2009 yılında da inanılmaz seviyelere inecekti. Bu görüş 2009 Mart ayından itibaren tamamen çöktü. Çoğunluğun beklediği gibi 1929 yılındaki gibi bir çöküş olmadığı gibi özellikle Lehman Brothers iflası sonrası çöken borsalarda inanılmaz fırsatlar doğdu. ABD borsalarında 1 dolara kadar düşen Citibank hisseleri 3 kata yakın değer kazanırken, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda 30 kat yükselen şirketlere bile rastlandı.
Profesyonel yatırım bankaları ve analistleri 2008 yılında nasıl yanıldılarsa, 2009 yılında da fiyat hedeflerinde ters köşeye yattılar. 50 kuruşa düşer dedikleri hisseler 4 lira olunca bu defa 6 lira dediler. Aynı yatırım bankaları analistleri 2010 yılına girilirken bu defa aşırı iyimserlik içine girmeye başladı. Fiyat yükselişleri yeni yatırımcıları cezbediyor, düşük faiz ortamı ve alternatif piyasalardaki durgunluk ve yüksek karlılık rotayı Borsa'ya çeviriyor. 2010 yılına piyasalar bu atmosferde başlıyor. Dünya piyasaları açısından bakacak olursak Avrupa'da tehlikeli borçlanma yapıları Yunanistan, İspanya, Fransa ve İngiltere'yi yeni bir eşiğe getirmek üzere. Kredi notları önümüzdeki günlerde birbiri ardına düşmeye devam edebilir. Japonya keza aynı şekilde. Bir yandan ekonomik canlılığı sağlamak diğer yandan artan borçlarla uğraşmak zorundalar. Bu durum sebebiyle Avrupa borsaları 2010 yılında sancılı olacaktır. Öte yandan ABD ekonomisi 2009 yılında konut ve otomotiv sektörü başta olmak üzere verilen teşviklerden şimdilik olumlu etkilendi. Ancak vergi teşvikinin sona erdiği kasım ayından bu yana konut satışları beklentilerin altında kaldı. FED, faizleri hala sıfıra yakın tutmak zorunda.
Türkiye'ye dönecek olursak 2009 yılının en fazla kazandıran borsalarının başında gelen İMKB, IMF anlaşma beklentisi ve kredi not artırımı beklentileriyle 52 bin puanı rahatlıkla aşmış durumda. Yabancı yatırımcıların özellikle bankalara yönelik ilgisinin devam etmesi ve yatırım yapılabilir ülke kategorisine yükselme beklentileri endeksi önümüzdeki günlerde belki de 2007 yılındaki zirvesine doğru sürükleyebilir. 2010 yılının ilk çeyreğinde endeksin yeni rekorlar kırmasını bekleyebiliriz. Ancak yılın tamamı için bu iyimserliğin sürmeyeceğini ve 2010 yılının 2009'a göre daha zor bir yıl olacağını söyleyebilirim.
2009 yılında tüm dünya piyasaları canlandırma paketleri açıkladı. Merkez bankaları ortak kararlar alarak faiz oranlarını neredeyse sıfıra yakın seviyelere çekti. Finansal piyasaları olumsuz etkilememek için her türlü iyimserlik pompalandı. 2010'da canlandırma paketleri sürdürülmez, likidite göstere göstere çekilmeye başlarsa dünya borsalarında sert inişler söz konusu olabilir. Önümüzdeki günlerde yatırımcılar, bilanço beklentilerini yeniden satın almaya başlayacaklar. Bilanço etkisinin sona erdiği günlerde düzeltme hareketi başlayacaktır. Şubat-nisan bilançoların geldiği tarihler, sermaye artırım ve temettü dönemi ise mayıs sonu itibarıyla bitiyor.
GELECEK HAFTA
Cuma günü ABD borsaları beklenmedik bir şekilde düşüşe geçerek kritik bir noktada kapattı. Bu kırılma hareketi vade sonu olması dolayısıyla zorlama bir düşüş hareketi olabilir. Önümüzdeki haftaya kasım ayı kesinleşmemiş konut satışları ve FED başkanının konuşmaları yön verebilir. Tehlikeli gelişme Dow Jones endeksindeki hareketli ortalamaların aşağı dönmesiydi. Eğer kırılma bariz bir şekil alırsa Dow kayıplarını sürdürebilir. İMKB ise ayrışmaya devam edecek gibi gözüküyor. Çünkü iyimser rüzgarlar halen arkasında. Teknik göstergeler ise biraz dikkatli olmak gerektiğini söylüyor. Zira kısa vadeli göstergeler, endeksin aşırı alımda olduğu izlenimini veriyor.
Yükselişteki Çin Borsası parlamaya devam eder mi?
2006 yılında 1.200 puandan bir yıllık sürede 6.000 puana kadar yükselen Çin Borsası Shanghai endeksi daha sonra 1.700 puana kadar gerilemişti. 2009 yılında ise yılın ilk yarısında müthiş bir yükseliş yaşayarak 3.471 puana kadar yükselen endeks, ağustos ayından bu yana yatay bir bantta hareket ederek yılı 3.277 puandan kapattı. Çin, yüzde 8'i aşan büyümesiyle dünya ekonomisinin ikinci sırasına yerleşmek üzere. Ülke yönetimi, mevcut ekonomi politikalarını sürdürerek büyümeyi destekleyeceği sinyalini verirken, bir yandan da dolaylı olarak ABD ekonomisini dengede tutma yönünde çaba harcıyor. 2010 yılında yatırımcıları tedirgin eden likidite musluğunu kısma ve kredi hacmini daraltıcı politikalar uygulanmazsa Çin Borsası, bir süre daha yükseliş yönünde hareket edebilir. Ancak 2009 yılında Ağustos ayında görülen 3.471 puan geçilemediği sürece yeni yükselişin başlaması zor. 2007 yılındaki rekor seviyeye ulaşılabilmesi için öncelikle bu noktanın aşılmasını görmekte fayda var.
SELİM IŞIKLAR-ZAMAN
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/borsada-suru-psikolojisinin-disina/266716