Para Politikası Kurulu, enflasyonda baz etkilerinin güçlü olduğu bir döneme girildiğini ve bu nedenle özellikle aralık ayında yıllık enflasyonda belirgin bir artış gözleneceğini vurguladı. Kurul, buna karşılık temel enflasyon göstergelerinin olumlu seyrini sürdüreceği öngörüsünde bulundu. Para Politikası Toplantı Özeti için tıklayın... Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, 17 Aralık’ta gerçekleştirdiği toplantıya ilişkin ‘özet’ değerlendirmede bulundu. Kasım ayında yıllık enflasyondaki yükselişin büyük ölçüde geçici unsurları ve baz etkisini yansıttığını kaydeden PPK, enflasyonun ana eğiliminde bir bozulmaya işaret etmediğini bildirdi. Değerlendirmede; 2008 yılının son çeyreğinde emtia fiyatlarında gözlenen düşüşün 2008 Aralık ayından itibaren enerji fiyatlarında belirgin azalışları da beraberinde getirdiği anımsatılırken, söz konusu gelişmenin yıllık değişim oranları üzerinde yol açtığı baz etkisinin, 2009 Aralık ayından itibaren kendini hissettirmeye başlayacağı kaydedildi. Açıklamada şöyle denildi: “Kurul, baz etkilerinin güçlü olduğu bir döneme girildiğine ve bu nedenle özellikle aralık ayında yıllık enflasyonda belirgin bir artış gözleneceğine dikkat çekmiştir. Kurul üyeleri, aynı nedenden dolayı enflasyonun 2010 yılının ortalarına kadar dönemsel artışlar sergileyebileceğini, ancak bu durumun Ekim Enflasyon Raporu’nda ifade edilen para politikası durusuna zaten yansıtılmış olduğunu vurgulamıştır. Bununla birlikte temel (çekirdek) enflasyon göstergelerinin olumlu seyrini sürdüreceği ve özellikle 2010 yılının son çeyreğinden itibaren enflasyonun yeniden düşüş eğilimine girerek yıl sonunu hedefin altında tamamlayacağı tahmin edilmektedir." Faizler bir süre düşük düzeyde tutulacak Kurul, faiz politikasıyla ilgili olarak da Enflasyon Raporu’nda açıklanan para politikası durusu doğrultusunda faiz oranlarının uzun bir süre düşük düzeylerde tutulacağını yineledi. Önümüzdeki dönemlerde küresel büyümenin tekrar kesintiye uğraması ve bu durumun yurt içi iktisadi faaliyetteki toparlanmayı geciktirmesi durumunda, politika faizlerinde ek bir indirim sürecinin söz konusu olabileceği de hatırlatıldı. Kurul üyeleri bu durumun gerçekleşme olasılığının, önceki dönemlere göre azalmakla birlikte, henüz ihmal edilmemesi gereken düzeyde olduğunu belirtti.