'Kriz tüm sektörleri etkiledi'
Tarih: 10 Aralık 2009 - 11:23
Akbank Genel Müdürü Akkurt, 2009 yılı ile birlikte zorlu bir sürecin geride bırakıldığını söyledi
Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, 2009 yılı ile birlikte çok zorlu bir süreci geride bıraktıklarını belirterek, ''Yaşadığımız son ekonomik çalkantı tüm ülkeleri ve sektörleri etkiledi'' dedi.
Management Centre Türkiye tarafından gerçekleştirilen 10. Pazarlama Zirvesi'nde konuşan Akkurt, 2009 yılı ile birlikte çok zorlu bir sürecin geride kaldığını dile getirerek, yaşanan son ekonomik çalkantının tüm ülkeleri ve sektörleri etkilediğini vurguladı.
Bu dönemin ekonomik ve finansal sistem açısından önemli sonuçlara yol açtığının altını çizen Akkurt, bu süreçte edindikleri tecrübe ve çıkardıkları derslerin, daha önce etkin şekilde çalıştığına inanılan sistemlerin ciddi bir değişim ve yeniden yapılanma safhasından geçmesi gerektiğini gösterdiğini bildirdi.
Akkurt, finans sektörü perspektifinden bakıldığında, yeniden değerlendirmeye, düzenlemeye ve yapılandırmaya yönelik olarak, müşteriye, yatırımcılara, sürdürülebilirliğe ve risk yönetimine odaklı 4 noktanın öne çıktığını ifade ederek, bunları ''Müşteriler, yatırımcılar, sürdürülebilirlik ve risk yönetimi'' olarak sıraladı.
''Bugün gelinen yoğun rekabet ortamında müşteri hiç olmadığı kadar değerli'' diyen Akkurt, şöyle konuştu:
''Müşterilerin ihtiyaçları ve beklentilerinde ciddi farklılıklar göze çarpmakta. Önceki yıllarda yaşadığımız yüksek enflasyon döneminde, mevduat ve devlet iç borçlanma senetleri (hazine bonosu ve devlet tahvili) yoluyla yüksek faiz kazancına dayalı müşteri beklentileri bugün farklılaşmış durumda. Mevcutta süren düşük enflasyon ve faiz dönemi, mevduat ve faize dayalı bankacılık anlayışından müşteri ihtiyaçlarına göre farklılaştırılmış, müşteriye özel ürün ve hizmetlerin sunulduğu daha farklı bir bankacılık anlayışına geçilmesini gerekli kılmaktadır. Bu, marka bağlılığın sağlanması ve müşterilerin elde tutulması açısından da önemlidir. İçinde bulunduğumuz yeni dönem, şirketlerin piyasa koşullarında ve müşteri tercihlerindeki değişimleri ve trendleri yakından incelediği, yeni trendler paralelinde en uygun ürün ve hizmet sunumunu gerçekleştirecek şirketlerin ayakta kalacağı bir dönem olacaktır.''
''RİSKLERE KARŞI KORUMA SUNAN YATIRIM ÜRÜNLERİNE YÖNELDİK''
Ziya Akkurt, yatırımcıların da bakış açısında, tercih ve beklentilerinde farklılıklar yaşandığını ifade ederek, son global çalkantı hem yatırımcılara hem finansal kurum ve kuruluşlara kar hedefinin yanında risk yönetiminin de ne kadar kritik olduğunu bir kez daha hatırlattığını söyledi.
Yatırımcıların son global krizi tetikleyen, yüksek getiri potansiyeline sahip, karmaşık türev ürünler gibi finansal araçlardan, daha basit, kar potansiyeli sınırlı olsa da risklere karşı koruma sunan yatırım ürünlerine yöneldiklerini belirten Akkurt, bu kapsamda riski azaltacak, portföy çeşitlendirme fırsatları yaratacak ürünlerin sunumunun rekabet ortamında farklılaşma adına da belirleyici olduğuna dikkati çekti.
Akkurt, dünyadaki dengelerin değiştiğini ve güç merkezlerinde yaşanan sapmalar olduğunu dile getirerek, gelişmiş ülkelerin piyasaları ve ekonomilerinin krizden büyük yara aldığını belirtti.
Buna karşılık, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin krize karşı daha hazırlıklı olduğunu vurgulayan Akkurt, şunları kaydetti:
''Bu sebeple, iyileşme sürecinde ve yeni dönemde gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinin itici gücü olması beklenmektedir. Şirketlerin yatırım kararlarında ekonomik dengelerde ve güç merkezlerinde yaşanan bu değişimi de izlemesi, ilgili kararlarını bu gelişmeler ışığında şekillendirmesi önem arz etmektedir. İçinde bulunduğumuz bu yeni dönemde, yatırımcılar açısından daha da önem kazanan diğer bir kavram da şirketlerin sahip olduğu kurumsal yönetim anlayışı ve kurumsal yönetim ilkelerine verdikleri önem oldu. Asimetrik enformasyon sonucunda rasyonel yatırım kararları almakta zorlanan yatırımcılar, şirketlerden daha fazla şeffaflık ve kurumsal yönetim ilkelerine bağlılık talep etmektedir/beklemektedir. Bu kapsamda, şirketlerin doğru bilgiyi, doğru zamanda yatırımcılara ulaştırması şirketlerin yatırımcı ve diğer paydaşlar nezdinde sahip oldukları olumlu algıyı güçlendirmeye yardımcı olacaktır.
Yeni dönem şekillenirken öne çıkan kavramlardan biri de sürdürülebilirlik olmuştur. Kurum ve kuruluşlar boşlukta, tek başlarına faaliyet gösterdikleri bir dünyada yaşamamaktadır. Şirketlerin içinde yer aldığı dünya, toplum ve ilişkide olduğu diğer paydaşların sağlığı da sürdürdükleri faaliyetlerin devamı için gerekli ve zaruridir. Şirketler iş süreçlerinden, günlük faaliyetlerine, yatırımlarından karlılığa kadar geniş bir çerçevede topluma ve paydaşlarına da uzun dönemli değer sağlayan, sürdürülebilir faaliyetlere odaklanmak zorundadır.''
-''RİSK YÖNETİMİ HAYATİ ÖNEME SAHİP''
Ziya Akkurt, son krizle birlikte etkin risk yönetiminin önemi bir kez daha teyid edildiğini dile getirerek, ''Risklerin göz ardı edildiği veya öncelik sırasında geriye itildiği bir yapının sürdürülemez olduğunu hep birlikte gördük. Bu kapsamda şirketlerde risk yönetim sistemleri, bu sistemleri yönetecek insan gücü ve risk yönetiminin kurum kültürünün bir parçası haline getirilmesi hayati öneme sahiptir'' diye konuştu.
Şirketler ve liderlerin risk yönetimine verdikleri önemi her fırsatta çalışanlara vurgulaması gerektiğini ifade eden Akkurt, istihdam politikalarında sadece hedef odaklı adayların yanında risk bilinci yüksek insan kaynağını da göz ardı etmemesi gerektiğini söyledi.
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/kriz-tum-sektorleri-etkiledi/265623