Economist dergisinde "Come-uppance but little contagion" başlığıyla yayımlanan haber analize göre, bölgede son dönemde, Dubai World'ün durumunun netleşmeye başlamasıyla birlikte, şirkete yatırım yapan firmaların tahmini zararları makul seviyelere indiği belirtildi. Haber analizde ayrıca, yabancı yatırımcıların panik halinde borsadan çıkmalarının ardından yerel işlemcilerin pazarlıklarını artırmaya başladığına da dikkat çekildi. Dubai Emirliği’nin en büyük kamu şirketlerinden Dubai World’ün borçlarını ödeyemeyeceği yönündeki açıklamaları Körfez Bölgesi’ndeki ve komşu ülkelerdeki piyasaları oldukça etkiledi. Kurban Bayramı tatilinden sonra, Abu Dabi ve Katar borsalarında işlemler azalmış, bölgedeki birçok banka Dubai’deki sıkıntılardan dolayı zarar etmişti. GEÇMİŞTEN ALINAN DERSLER Economist, yerel işlemcilerin, paniklememelerinin arkasında birçok neden olduğunu belirtti. Bunlardan ilki, işlemcilerin krizler konusunda deneyimli olması. Çünkü bölge piyasaları daha önce çok daha büyük şoklar yaşamıştı. 1982’de, Kuveyt’in resmi olmayan Souk al-Manakh borsasının çöküşü, bir gecede devletin kağıt üzerinde 94 milyar dolar zarar etmesine neden olmuştu. Aynı şekilde, 1997 ve 2006 yıllarında bölge genelinde yaşanan ekonomik krizler, borsa endekslerinin üçte bir ya da daha fazla oranda değer kaybetmesine neden olmuştu. Analize göre, bölgenin kriz karşısında sakin tavrını devam ettirmesinde, başka nedenler de var. Bunlardan biri de Dubai’nin pek çok komşu ülkesinin, yaşanan krizin eninden sonunda ortaya çıkacağına ve bu şekilde emirliğin normal standartlara inebileceğine inanması. KOMŞU ÜLKELERDEN MAKTUM’A BASKI Bölgedeki yatırımcıların, Dubai yüzünden zarar etmesi dolayı daha olgun olduklarına inanan diğer ülkelerin Dubai Şeyhi Muhammed bin Raşid El Maktum’a aşırılıklarını kontrol altına alması konusunda baskı uygulamaya hazırlandıkları belirtildi. Uzun bir süre, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) en büyük emirliği Abu Dabi’nin, Dubai World’ün borçlarının yükleneceği söylendi. Ancak Abu Dabi, şirkete yatırımcıların beklediği kadar garanti sağlamayabilir. Öte yandan, Abu Dabi'nin El Maktum’un Birleşik Arap Emirlikleri merkez bankasından aldığı 15 milyar dolarlık destekle, Dubai’ye yardım ettiği biliniyor. DUBAİ’NİN SİYASİ ETKİNLİĞİ AZALABİLİR Piyasalarda Dubai’ye yapılan mali yardımların beraberinde siyasi baskıları getirebileceğinin konuşulduğu belirtilen analizde, BAE’nin başbakanlığını ve başkan yardımcılığını yapan El Maktum’un, federal denetimin gücünün artırılıp, Dubai’nin bağımsızlığının azaltılması fikrini kabul edebileceğine dikkat çekildi. Bununla birlikte, analizde İran ve Cezayir gibi ülkelerin daha önce Dubai’yi çok fazla uluslararası sermaye piyasalarına açılma konusunda uyardıkları için şimdi bu ülkelerin haklı olduklarını iddia edebileceklerine de değinildi.