Şükrü Dudu, Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş’e ekonomik krizin etkilerinden TL’nin durumuna kadar merak edilen tüm soruları sordu...  Siz benim ilk müşterimsiniz, 23 sene ön ce 16 yaşım dayken bana güvenip tıraş olmuştunuz. Nasıl güvendiniz o yaştaki çocuğa? Güzel soru. Sende hakikaten insanda güven uyandıran bir taraf var. Hatırlıyorum, o zaman senden daha eski bir sürü insan vardı ama sen, hakikaten işini çok iyi ve disiplinli yapan bir adamdın. Bu halin benim çok hoşuma gidiyordu. Saçımı ilk kestiğin günden bu yana beraber devam ediyoruz. Sana güvenerek ve inanarak hata yapmamışım demek ki.  Hakan Ateş, zengin bir aileden mi geliyor? Hayır. Babam mühendis, çok uzun süre devlet hizmetinde çalıştı. 1952 senesinde İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Fakültesi’nden mezun oldu. Hem Edirne Lisesi’nde hem de İstanbul Teknik Üniversitesi’nde İller Bankası’nın bursuyla okumuş. Ablam ve ben ilk, orta ve liseyi TED Ankara Koleji’nde tamamladık. Babam bizi hiçbir zaman ele güne muhtaç etmedi ama zengin de olmadık. 11yaşından itibaren Ankara Radyosu ve Televizyonu’nda Mini Mini Birinciler, Arkası Yarın, Çocuk Saati’nde seslendirme yaptım. Sonra TRT yabancı diziler getirmeye başladı. Beyaz Gölge, Arsen Lupen, Kadın Polis, Dallas gibi dizilerin seslendirmesinde de çalıştım. Yavuz Tarakçı’nın yaptığı 5 Dakika adlı programda da oynadım.  Eski bir oyuncusunuz yani... Var tabii biraz oyunculuk. Bir de paranın tadını almıştım “Atlar hazır efendim” deseniz 500 lira alıyordunuz. Ailemden doğru düzgün harçlık da almıyordum. ODTܒye giderken babamın Murat 131’ini kullanıyordum. Arabanın bakımını, benzin parasını kendim karşılıyordum. Sorumluluk almaya çok genç yaşta başladım.  Ahmet Zorlu’yla nasıl tanıştınız? Garanti Bankası’nın Moskova’daki genel müdürüydüm. (Oradan bile her ay sana gidip geliyordum. Yani 23 yıllık beraberliğimiz benim Rusya’da yaşadığım iki yıl boyunca da devam etti.) Zorlu bir isim hakkı almıştı. Yelken Restaurant’da Ahmet Bey’le yemek yedik. Ona mission-strategy-action planından bahsediyordum. Bir banka kuracak olsam nasıl bir strateji oluşturacağımı anlatıyordum... O da bana bankanın reklamından, imajından, renklerinden bahsediyordu. 1997 Nisan’ında işi kabul ettim. Mayıs ayında “1” sicil numarasıyla başladım. Yönetim kurulunda üçdört kişiydik. Sonra “2” sicil numarasıyla sekreterimi işe aldım. Şimdi sekiz bin 500 kişinin çalıştığı Türkiye’nin altıncı büyük özel bankasıyız. Hem Rusya’da hem Viyana’da bankalarımız var. TarişBank gibi Osmanlı’dan günümüze gelen bir bankayı bünyemize kattık. Türk çiftçisine tarımda her türlü finansmanı sağlıyoruz. Yerel yönetimlerde belediyelere müthiş krediler veriyoruz. Bu arada yatırım kredileri de veriyoruz. En gurur duyduğumuz projelerden biri de maden. Sanko’sundan, Sabancı’sına, Koç’undan Ciner’ine çok sayıda projenin peşinde koşuyoruz.  Moskova serüveninizi anlatır mısınız? O zamanlar Moskova’da her şey yerli yerine oturmamıştı. Gorbaçov’un stratejileri yeni yeni uygulanıyordu. Çok riskli bir ortamdı. Benim gittiğim yıl 66 iş adamı öldürülmüştü ve bunların üçte ikisi banka genel müdürüydü. Ben de banka kurmak için oradaydım. Sonra birçok şey yerli yerine oturdu. Rusya gerek ekonomik, gerek kültürel ve sosyal anlamda ülkemizin önemli bir komşusu. Onu her zaman dikkate almalıyız.  Bankanın reklamında ünlü isimleri kullanmanın faydası oldu mu? Oldu. Beyazıt Öztürk’e de Erdal Bey’e de müteşekkirim. Bizim unumuz vardı ama ünümüz yoktu. Yakında Eda Taşpınar’la olan reklamlar çıkacak. İkinci yılda daha büyük sürprizlerimiz var.  Danıştığınız, fikir aldığınız biri var mı? Hayatımla ilgili önemli kararları babama ve aileme danışırım. Ablam da çok önemli bir faktördür benim için. İyi dinleyici olmanın insana çok şey kazandırdığını düşünüyorum. Açık bir kişiliğim var. Tutucu olmadığımı düşünüyorum.  Genel müdür mü aile reisi mi olmak zor? Genel müdürlüğü otomatiğe bağladık. Sabah erkenden kalkıp işimizin başına gidiyoruz, akşam başımızı kaldırıp bir bakıyoruz ki, gece olmuş. Aile yaşantısının birtakım gereksinimleri var. 50 yaşımdayım ama 20 aylık Damla adlı bir kızım var. Eşim de çok iyi bir bankacıydı. Baktım ki çok rekabet var, “Onu eve alayım” dedim.  Eşinizle nerede tanıştınız? 25 sene önce, o İnterbank’ta şube müdüresiyken tanıştık. Genelde arkadaşlarım ikinci evliliklerini kendilerinden 10 yaş küçük kişilerle yapıyor. Sibel kızmasın, onun yaşı bana yakın. O 45, ben 48 yaşındayken çocuğumuz oldu.  Nasıl bir duygu 48 yaşında baba olmak? İnanamazsın, çok değişik bir duygu. Oğlum Ali 20 yaşında. Damla’ya torun bakar gibi bakıyoruz. İşin biraz da keyfini çıkararak, daha bilinçli bakıyoruz olaya. Duygusallıklarım yoktur ama çocukların parmaklarına bir şey olsa gözlerim dolar.  Kriz bitti mi? Dünyada 1929-30’dan sonra yaşanan en büyük krizin arkasından IMF toplantısının Türkiye’de yapılması ayrı bir önem taşıyor. Türkiye ilki 1955’te olmak üzere ABD’den sonra IMF toplantılarına en çok ev sahipliği yapan ülke. Burada Nouriel Roubini gibi kötümser profesörlerden Frederic Mishkin gibi iyimserlere finans dünyasının önemli isimleri vardı. Birleşilen nokta; V gibi dibe vurduk, birden yukarı çıkacağız beklentisi olmamalı. 2010 da zor bir yıl olacak.  Parası olan ne yapsın? Türk parası her zaman dövizi döver. Önümüzdeki dönemde de faizlerin düşük gideceği inancındayım. Bu da dünyadaki hisse senetlerinde başka balonlar yaratacak. Bir de herkes altına hücum etti.  Hayal ettiğiniz yerde misiniz? Bankacı değil tiyatrocu olacağımı zannediyordum. Ama yaptığım işten çok memnunum. Şu anda bankada 14 binin üzerinde sigortalı kişi çalışıyor. Bu benim için çok büyük bir gurur kaynağı. Bankacılıkta geçirdiğim 29 sene içerisinde iki bankayı sıfırdan kurma şansı yakaladım. Şimdi ben sana bir soru sorayım. Sen gazeteciliğe geçmeyi düşünüyor musun?  Yok, ben berberim. ASLANTEPE’DE PARA GEÇMEYECEK  Bu aralar Galatasaray’ın kartını mı çıkarıyorsunuz? Çok büyük sürpriz var. Aslantepe’deki stat açılmadan önce; GS Bonus adıyla Garanti Bankası-Deniz Bank’ın ortaklığında, yeni stadın sponsorluğunu da içeren çok kapsamlı bir işbirliği yapacağız. Statta para geçmeyecek. Sadece Bonus kartla alışveriş yapılabilecek. Gişelerden de kredi kartıyla geçilecek. GAZETE HABERTÜRK