BORSACILARIN haftalardır telaffuz ettiği 50 bin direnci, geçen hafta seans içinde de olsa kırıldı. Son yükselişlerde, risk iştahında mart ayıyla birlikte başlayan artış ve gelişmekte olan ülkelere ilgi, BDDK düzenlemeleri sayesinde Avrupa bankalarına göre daha sağlam bir yapıya kavuşan bankacılık sektörümüz, Merkez Bankası’nın faizlerde 950 baz puanlık indirime gitmesi ve İMKB-100 endeksinde payı yüzde 45.98 olan bankacılık hisselerine yönelik alımlar etkili oldu. Öte yandan, Türkiye ekonomisindeki daralma, yüksek işsizlik seviyesi ve kapasite kullanım oranlarının tarihi düşük seviyelere gerilemesi gibi olumsuzluklar sürüyor. Ancak “Piyasaların bu kadar yükseliş yeter” dediği anlarda hükümetin IMF anlaşmasına yönelik beklentileri tazelemesi ile kar realizasyonlarının boyutunun sınırlı kalması, borsanın 50 binlere kadar yükselmesine yol açtı. “Kriz bitti, ancak büyüme ve toparlanma yavaş olacak” fikrinin piyasa oyuncuları tarafından satın alınması da kar satışlarına rağmen iyimserliğin ve çıkış trendinin korunmasını sağladı. Ekim ayıyla birlikte KDV ve ÖTV teşviklerinin sonlanması son çeyrek cirolarına yönelik beklentileri biraz azaltabilir. Borsacılara göre, piyasanın elinde şu anda atacak iki “kurşun” kaldı: IMF anlaşması ve Merkez Bankası faiz indirimi beklentileri... Genel kanı, faizlerin yıl sonuna kadar toplam 50 baz puanlık daha indirimle yüzde 6.75’e gerileyeceği yönünde. İşte bu görüntü doğrultusunda, İMKB-100 endeksinde 52 bin 750 puana kadar kısa vadeli bir yükseliş bekleniyor. Ardındansa yine banka hisselerinin teşviğiyle 55 bin seviyeleri gündeme gelebilir. Olası bir IMF anlaşması, öncelikle krizden daha hızlı çıkış ve bankaların reel kesime yönelik kredi musluklarının açılması açısından önemli bulunuyor. Borsacılara göre, kısmen içinde bulunduğumuz 2009’un son çeyreği, kısmen de 2010’un birinci çeyreğinden itibaren bu yönde sonuçlar alınmaya başlayacak. Bu arada, İMKB şirketlerinin 2009 yılı üçüncü çeyrek bilançoları ekim ayı sonundan itibaren açıklanmaya başlayacak. Bankalar için konsolide olmayan bilançoların son açıklanma tarihi 13 Kasım 2009. Konsolide bilançolar içinse 26 Kasım 2009. İşte bilançolar açıklanmadan önce, IMF-Dünya Bankası toplantılarının yoğun gündeminden fırsat bulup da ulaşabildiğimiz banka yöneticilerine mevcut durumu ve önümüzdeki dönemlere ilişkin projeksiyonlarını sorduk. Tacirler Menkul Değerler Stratejisti Ahmet Mergen ise hisseleri borsada işlem gören bankaların teknik analizini yaptı. Eti Yatırım Araştırma Müdürü Adem Özen de İMKB’de işlem gören mevduat bankalarının üçüncü çeyrek kar tahminlerini bizimle paylaştı... ---------------------- Ersin ÖZİNCE / İş Bankası Genel Müdürü AKTİFİMİZ EN AZ YÜZDE 10 BÜYÜR 2009 yılının ilk yarısı, sektör genelinde kredi talebinde daralma, sorunlu kredilerde artış gibi krizin etkilerinin hissedildiği bir dönem oldu. Bu dönemde ekonomide yaşanan daralmaya karşılık, seçici davrandığımız aktif tercihlerimizle elde edilen büyüme sonucunda Türkiye’nin en büyük özel bankası olma unvanımızı pekiştirdik. Mevduat sahiplerinin en çok tercih ettiği özel banka konumumuzu sürdürürken, kriz ortamında özel bankalar arasında en yüksek konsolide kar rakamına ulaştık. Yılın ikinci yarısında aktifteki büyümenin sürmesini ve faiz oranlarındaki düşüşün karlılığa olumlu katkısının devam etmesini bekliyoruz. 2009 yılı programının hazırlanması sırasında büyüme hedeflerini ihtiyatlı belirledik. 2009 yılındaki bilanço büyümesi, beklediğimiz gibi 2001 yılından bu yana gerçekleşen ortalama büyüme hızının altında seyrediyor. Bilanço projeksiyonlarımız piyasa koşullarında öngörülenin ötesinde iyileşme olması halinde potansiyelin derhal değerlendirilebilmesi için oldukça likit tutuldu. 2009 yılında aktifte en az yüzde 10 büyüme hedefimiz bulunuyor. Yılın ilk yarısı itibariyle hedeflerimizin birçoğunu aşmış durumdayız. Altı aylık sonuçlara göre; aktif büyüklüğünde yüzde 13.6, kredi hacminde yüzde 12.5, mevduat hacminde ise yüzde 14.2 pazar payına sahibiz. 1 milyar 370 milyon TL’lik net kar rakamına ulaşarak hedeflerimizin üzerinde bir performans yakaladık. 2009 genelinde, önceki yıl karını enflasyon oranının üzerinde artıracağımızı tahmin ediyoruz. 2009 sonu için beklentimiz de özellikle karlılık anlamında hedeflenenin üzerinde performans sağlanacağı yönünde. Bankacılık sektöründe 2007 yılından bu yana devam eden şubeleşme önceki senelere göre bir miktar hız kaybetti. Anca, İş Bankası olarak yurtiçinde yeni açılan şube sayımız 5 Ekim itibariyle 52’ye ulaştı. Yıl sonuna kadar 70-80 yeni şube sayısına ulaşabileceğimizi öngörüyoruz.2009 yılının ilk altı ayında sektör genelinde şube sayısının 61 artığını düşünürsek, şube ağı konusunda en güçlü özel banka olma kararlılığımızın devam ettiği açık. Son birkaç yıldır İş Bankası olarak oldukça tedbirli politikalar izledik. 2009 yılında küresel finans krizinin Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri kredi talebinde önemli ölçüde yavaşlamayı beraberinde getirdi. Özellikle ticari kredi hacmindeki yavaşlama dikkat çekici hale geldi. Bu nedenle, 2009 yılında kredi portföyümüzün dağılımı bireysel nitelikli krediler lehine bir gelişim gösterdi. İlk altı ay sonuçları itibariyle sektörün çoğunluğunu oluşturan belli başlı bankaların takipteki krediler oranları yüzde 2.2 ile 8.2 arasında değişiyor. Aynı dönemde bankamızda bu oran yüzde 5.1 olarak gerçekleşti. Oranların farklılık arz etmesinde takipteki krediler portföylerinin satışa konu edilmeleri ve önceden gelen stokların bankadan bankaya farklılık göstermesi etkili oldu. Yılın kalan bölümünde bankamızdaki yeni intikal tutarının sektör rakamlarıyla paralellik göstermesini bekliyoruz. 2009 yılı büyüme hedeflerimiz, karlılıktan fedakarlık etmeden piyasa potansiyelinden azami ölçüde yaralanmak ve stratejik alanlarda piyasa payımızı artırmak, en azından muhafaza etmek şeklinde belirlenmişti. Bu çerçevede aktif büyüklük, mevduat, kredi ve kredi kartları gibi temel göstergeler açısından yılın ilk yarısı itibariyle ulaştığımız performansı, yılın ikinci yarısında pazar payı itibariyle da artırmayı öngörüyoruz. Daralan talebin etkisiyle kredilerde mevcut seviyelerin korunabileceği veya bir miktar küçülme olabileceği öngörülse de mevduatta ve bilanço büyüklüğünde sektörün üzerinde büyüme oranları yakalayabileceğimizi düşünüyoruz. Bankacılık sektörünün ise 2009 yılında aktif toplamı açısından yüzde 10 civarında büyüyeceğini öngörüyoruz. Faik AÇIKALIN / Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü 2010’DA 50’NİN ÜZERİNDE ŞUBE AÇACAĞIZ Global ekonomide yaşanan çalkantılara rağmen elde ettiğimiz sonuçlar, krizi başarılı bir biçimde yönetmeye devam ettiğimizi gösteriyor. Krizin ilk işaretlerinin alındığı günden bu yana geliştirdiğimiz doğru stratejilerle bir yandan bankamızın performansını üst seviyelere taşırken, aynı zamanda müşterilerimizi desteklemeye devam ettik. İyi bir başlangıç yaptığımız 2009 yılının ikinci çeyreğinde de yüksek performansımızı sürdürdük. Daralan piyasa koşullarına rağmen müşteri odaklı bir anlayışla geliştirdiğimiz yeni ürün ve hizmetlerin de katkısıyla gelirlerimizi bir önceki yıla oranla yüzde 30 artırmayı başardık. Bununla birlikte gider yönetimine devam eden odaklılığın da etkisiyle net karımızı yüzde 26 yükselttik. Kredi kartlarında 20 yıldır süren liderliğimiz The Nilson Report’un son raporunda bir kere daha tescillenerek Avrupa’nın en büyük altıncı kredi kartı programı olarak pekiştirildi. 2007-2008 arası 18 aylık sürede 240 yeni şube açmıştık. Kriz döneminde ise şube açılış faaliyetlerini geçici olarak durdurup kendi içimize dönerek mutfakta birtakım düzenlemeler yapmak için fırsat bulduk. TBB (Türkiye Bankalar Birliği) verilerine göre, 30 Haziran itibariyle 844 şubeyle Türkiye’nin dördüncü büyük şube ağına sahibiz. Önümüzdeki yıl tekrar şube açılışlarına başlayacağız ve 50’nin üzerinde şube açılışı planlıyoruz. Yıl başındaki planlarımız ve öngörülerimiz çerçevesinde yol almaya devam ediyoruz. İçinde bulunduğumuz zor makroekonomik ortama uyum sağlamak adına aldığımız önlemler ve başlattığımız girişimler sonucunda bütçe hedeflerimizi büyük oranda tutturacağımızı, hatta bazı kalemlerde aşacağımızı düşünüyoruz. Yapı Kredi olarak müşteri memnuniyetine odaklı sürdürülebilir karlılık vizyonu doğrultusunda hareket ediyoruz. Diğer hedefimizse seçilmiş stratejik alanlarda büyümeyi sürdürmek. Daha da önemlisi, seçtiğimiz hizmet alanlarında tartışmasız lider olmak. Bankacılık sektörününse 2009 yılı sonunda kredilerde yüzde 4 ila 5, mevduatta ise yüzde 10 yüzde 11 büyüme yakalayacağını öngörüyoruz. Sinan ŞAHİNBAŞ / Finansbank Genel Müdürü BİREYSEL KREDİDE BÜYÜMEMİZ SÜRECEK Bankamız, tüm dünyada negatif sonuçlar doğuran global krize rağmen 2009 yılının ilk yarısında büyümesini sürdürdü ve başarılı finansal kurumlar ligindeki yerini aldı. Biz şu anda bulunduğumuz ligde elde etmiş olduğumuz sonuçlardan son derece memnunuz. En önemli bireysel ürünlerimizden olan konut kredilerinde 2009 ikinci çeyrek sonunda yüzde 10.7, tüketici kredilerinde ise yüzde 3.9 pazar payına sahip olduk. Toplam kredilerimiz konsolide olmayan bilançoya göre 17.2 milyar TL’ye ulaştı. Toplam mevduatlarımızı da 14.6 milyar TL’ye çıkarmayı başardık. CardFinans ile kredi kartı pazarında yüzde 11.4 paya sahip olduk. 2009’un ilk yarısı itibariyle 3.5 milyon kredi kartı sayısına ulaşarak ilk beş banka arasında yer aldık. Finansal sonuçlarımıza bakacak olursak, 2009 ilk yarı net dönem karımız 2008’in aynı dönemine göre yüzde 104 artışla 528 milyon TL oldu. Toplam özkaynaklarımız, net ücret ve komisyon gelirlerimiz, vergi ve provizyonlar öncesi karımız ve net faiz gelirlerimiz bir önceki yıla göre artış gösterdi. Haziran 2009 sonu itibariyle 461 şubeye ve 10 bin 84 çalışan sayısına ulaştık. 2008 yılını 458 şubeyle kapatmıştık. Şu anda 461 şubemiz var. Son iki yıl boyunca toplamda 150 şube açılışı yaptık. Bu yıl daha ziyade eski konseptten yeni tasarıma geçiş yılı oldu. 2009 yılını şube açılışından ziyade yer değişimi ve eski şubelerimizin çok büyük çoğunluğunu yenileme çalışmalarıyla geçiriyoruz. Bu yılı 465 civarında bir şubeyle kapatmayı umuyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren şube ağımızı genişletmeye devam edeceğiz. Makro ekonomik koşullar 2008’in son çeyreğinden itibaren tüm sektöre olumsuz bir döneme girişin haberini vermişti. 2009 başında bütçemizi yaparken, öngörülerimiz içinde bu olumsuz dönemin etkilerinin ne olabileceğini varsayarak bir plan hazırlamıştık. Reel ekonominin küçülme trendine rağmen bankacılık sektörünün özellikle karlılıktaki performansı çok başarılı seviyelere vardı. Bunun en önemli sebebi, bu dönemde faizlerin düşmesinden kaynaklanan mevduat faiz marjlarının karlılığa olumlu etkisi. Tüm bankacılık sektöründe bu durum aslında önümüzdeki yılın performansını öne çeken bir etken oldu. Biz de bundan payımızı aldık ve bütçe hedeflerimizin üstünde bir başarıya ulaştık. Dönem konjonktürüne göre biz de bütçemizi daha üst sınırlara taşımak için revizyonlar yaptık. Finansbank olarak 2009 yılında 2008’e göre toplam aktiflerimizde yüzde 12 büyüme hedefliyoruz. Yine 2009 sonunda bireysel kredilerin toplam kredi portföyünün yüzde 58’ini oluşturacağını düşünüyoruz. Genel olarak bakıldığında 2009 sonunda 2008 sonuna oranla kredilerimizde yüzde 4, aktiflerimizde yüzde 12, mevduatımızda ise yüzde 11 büyüme öngörüyoruz. Hakan ATEŞ / DenizBank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı AKTİFİMİZ VE MEVDUATIMIZ YÜZDE 11 BÜYÜR DenizBank Finansal Hizmetler Grubu (DFHG), 25.3 milyar TL’lik konsolide aktif büyüklüğüyle 6’ncı özel banka konumunda. Bankamız, yılın ilk yarısında aktif, kredi, mevduat ve karlılık anlamında sırasıyla yüzde 4.3, 3.1, 11.9 ve 43 konsolide artış sağladı. Böylece sektörün üzerinde bir performansa imza atmış olduk. Yılın ikinci yarısında da benzer bir performansı hedefliyoruz. Bu anlamda, yılın başında planlanan bütçe hedeflerinin karlılık, aktif/pasiflerdeki büyüme ve aktif kalitesi anlamında üzerinde bir başarıya ulaşılacaktır. 2009 yılında kriz nedeniyle rakiplerimizin uzak durduğu KOBİ’lere yönelik finansal desteğimizde bir azalma olmadı. Aksine 2009’un ilk yarısında yüzde 4 büyümeyle KOBİ kredilerimiz 2.7 milyar TL’ye ulaştı. Dünyada bir örneği daha olmayan ve dört farklı ürünü bir arada kullanma imkanı sunan “İşletme Kart” sahiplerinin sayısı da 57 bine yaklaştı. Bu segmentteki istikrarlı büyümemiz önümüzdeki yıl da devam edecek. Öte yandan, belediyelere ve kamuya projeler için sağladığımız 650 milyon TL’yi aşan finansman kaynağını da artırarak sürdürmeyi hedefliyoruz. 2009’un ilk yarısında tüketici kredilerini sektör ortalamasının üzerinde olan yüzde 4 artışla 3.8 milyar TL’ye ulaştırdık. Kriz sonrasında bankaların bilançosundaki bono/kredi oranı yüzde 51’den eylül başında yüzde 65’e çıktı. DenizBank’ta ise bu oran Haziran 2009 sonu itibariyle yüzde 17 ve sektörün en düşüğü. Sermaye yeterliliği oranımız halen yasal sınırların oldukça üzerinde; konsolide bazda yüzde 16.3, solo bazda ise yüzde 17.6 olarak gerçekleşti. DenizBank olarak hizmet alanımızı daha da genişletmek için 2008 yılında açılışlarına başladığımız “Yeşil Damla” konseptli tarıma özel şubelerimiz 2009 sonunda 60’a ulaşacak. Toplam şube sayımızı ise 2009 sonunda 465’e ulaştırmayı hedefliyoruz. 2009'da kredilerde yüzde 5, aktif ve mevduatta ise yüzde 11 büyüme bekliyoruz. Meriç ULUŞAHİN/ Şekerbank Genel Müdürü YÜZDE 10 BÜYÜME HEDEFLİYORUZ Bu yıl global piyasalarda yaşanan dalgalanma ve yansımalarını da dikkate alarak dengeli bir büyüme modelini tercih ettik. Küçülen ekonomiye ve krize rağmen, risk algısı yüksek ve kontrollü büyüme stratejisi sayesinde başarılı bir finansal performans gösterdik. Bu yılın ilk altı ayında 103.2 milyon TL net kar elde ettik. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 artışa karşılık geliyor. 2008’in en hızlı büyüyen bankaları arasındaydık. 2009’un ilk altı ayında da önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17 büyüdük. Kredi taleplerinin yavaşladığı bir ortamda kredi hacmimizi yüzde 12 artırmayı başardık. 2009’un ilk yarısında en dikkat çekici yükselişi ise mevduat hacminde sağladık. Şekerbank’ın geçmişten bu yana tabana dayalı, istikrarlı bir ana fon kaynağı olarak gördüğü mevduat hacmi, geçen yılın ilk altı ayına göre yüzde 25 artışla 5.8 milyar TL’ye ulaştı. Bilançomuzun kaynak bölümünün yüzde 67’sini oluşturan mevduatımız reel sektöre kredi olarak aktı ve kullandırdığımız krediler toplam mevduatımızın yüzde 86’sını oluşturdu. Bankamızın toplam 4.9 milyar liralık kredi portföyünün 4 milyar lirası ticari, 900 milyon liralık bölümü ise bireysel kredilerden oluşuyor. 4 milyar liralık portföyün de 3 milyar liralık bölümünü KOBİ, küçük işletme ve esnaf kredileri oluşturuyor. 2009 yılı için hazırlamış olduğumuz bütçemizde yer alan çoğu ana hedefimizi, başta büyüme ve karlılık olmak üzere tutturacağız. Şekerbank olarak, aktifler bazında yıllık yüzde 10 büyüme hedefliyoruz. 2009 sonu itibariyle kredilerde yüzde 8-9, aktiflerde yüzde 10, mevduatta ise yüzde 6 büyümeye ulaşacağımızı öngörüyoruz. Bu yıl 6 şube daha açtık. Böylece şube sayımız 256’ya ulaştı. Gerekli izinlerin alınması ve şube ön hazırlıklarının tamamlanmasına müteakip yıl sonuna kadar 4 yeni şube daha açacağız. “Anadolu bankacılığı” misyonumuz doğrultusunda yine Anadolu’da ve büyük şehirlerin kenar semtlerinde büyüyerek üç yıl içinde şube sayımızı 300’e çıkarmayı hedefliyoruz. Ünal KABACA / Bank Asya Genel Müdürü 2009 HEDEFLERİMİZE ULAŞACAĞIZ 2009 dünya ekonomileri için zor bir yıl oluyor. Ancak bankamız güçlü sermaye tabanı ve dengeli bilanço yapısı sayesinde öngördüğü hedefler doğrultusunda karlı büyümesini sürdürüyor. Yılın ilk yarısındaki performansımız, 2009 hedeflerimizin gerçekleşeceğini gösteriyor. Bu yıl 6 yeni şube açarak 151 şubeye ulaştık. 2009 yılı için toplanan fonlarda yüzde 35, nakdi kredilerde ise yüzde 2 büyümeyi hedeflemiştik. Yılın ilk yarısında toplanan fonlarda yüzde 27, nakdi kredilerde ise yüzde 11 büyüme sağladık. Bankamız kuruluşundan itibaren ticaretin finansmanına yoğunlaşmış durumda. Mevcut nakdi kredi portföyümüzün yaklaşık yüzde 85’ini kurumsal ve ticari krediler, yüzde 9’unu kredi kartları, yüzde 6’sını da bireysel krediler oluşturuyor. Bu dağılımda önemli bir değişiklik beklemiyoruz. Varol CİVİL/ TEB Genel Müdürü 2008 RAKAMLARINI YAKALAMAYI AMAÇLIYORUZ 2009’un ilk çeyreğinde, artan marjların etkisiyle tüm sektörde olduğu gibi TEB’in karında da artış oldu. Net karımızı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 22 artırdık. İlk yarı sonunda ise kredilerimizde yüzde 13, toplam aktiflerimizde yüzde 12 küçülme söz konusu oldu. Karlılık olarak baktığımızda ise Merkez Bankası’nın faiz oranlarını yüzde 16.75’ten 7.25 seviyesine çekmesiyle birlikte menkul kıymetler portföyümüz değer kazandı. Bunların satışı da karlılığa olumlu yansıdı. Halen 334 şubemiz var. Bu yıl yeni şube açmadık. Yılın ikinci yarısında ihtiyaç duyarsak birkaç şube açabiliriz. Kredi politikasında temkinli davranmamız nedeniyle ilk yarıda kredi bakiyemiz düştü. Ancak yılın ikinci yarısında bir miktar artmasını bekliyoruz. Diğer bir deyişle, yılın ilk yarısında gerçekleşen küçülmeyi ikinci yarıda telafi etmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda bireysel ve kurumsal tüm kredilerde büyümeyi hedefliyoruz. 2008 sonunda toplam aktifimiz 14.7 milyar, mevduatımız 9.3 milyar, kredilerimiz de 8.5 milyar TL’ydi. Hedefimiz tüm bu çalışmalar sonunda 2008 yılı rakamlarını yakalayabilmek. Dr. Adnan BÜYÜKDENİZ / Albaraka Türk Genel Müdürü BÜYÜME HEDEFLERİMİZİ AŞACAĞIZ 2009 yılı bankamız açısından olumlu geçiyor. Yıla krizin tam ortasında başladığımızdan dolayı öngörülerimiz çok olumlu değildi. Buna rağmen hem karlılık hem de diğer bilanço kalemlerinde büyüyeceğimizi öngörmüştük. Yılın ilk yarısında piyasadaki belirsizliklerden dolayı biraz bekleyerek korumacı davrandık. İkinci yarıda ise gerek ekonominin gidişatı gerekse bankamızın performansı daha iyi durumda gözüküyor. Asıl olumlu gelişmelerin üçüncü çeyrek ve sonrasında görüleceğini düşünüyoruz. Tabii ki piyasalardaki olumlu gelişmeler bize de yansımaya başladı. Yıl sonunda bütçe hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum. Üçüncü çeyrek itibariyle, henüz net olmasa da birçok bilanço kaleminde bütçede hedeflerine ulaştığımızı, hatta bazılarında aştığımızı söyleyebilirim. Bu yıl yeni şube açmadık. 2009 başında 15 şube açmayı hedefliyorduk. Ama önce ilk yarının nasıl geçeceğini görmek istedik. Yılın geri kalanında şube açacağız. 2009 başında 100 olan şube sayısını 105 ile 110 arasına çıkarmayı düşünüyoruz. Yine 2009 yılı için yüzde 17 civarında mevduat ve aktif, yüzde 10 civarında kredi ve yüzde 5 civarında kar büyümesi öngörmüştük. Şu ana kadarki görüntü, yıl sonuna daha yüksek rakamlarla gireceğimiz şeklinde. Katılım bankacılığı açısından bakıldığında, ikinci çeyrek itibariyle aktifler ve mevduat olarak daha yüksek bir seviyedeyiz. Kredilerde de benzer bir büyüme görüldü. Büyüme oranlarımız bankacılık kesiminin oldukça üzerinde. Bankacılık sektörünün genelinde yüzde 7 aktif, yüzde 14 mevduat, yüzde 5 kredi, yüzde 30 civarında da kar büyümesi görülebilir. Katılım bankacılığı sektöründe ise yüzde 25 mevduat, yüzde 25 aktif, yüzde 15 kredi, yüzde 30 civarında da kar büyümesi öngörülüyor. TEKNİK ANALİZ Ahmet MERGEN / Tacirler Menkul Değerler Stratejisti Bankaları bekleyen riskler ve fırsatlar Bankalar, bu yıl sürekli düşen faizler sayesinde, kriz ortamının tüm olumsuz şartlarına rağmen iyi karlar elde etti. 2010’dan itibaren ekonomilerde düzelme ve büyümeler bekleniyor. Bu doğrultuda bankaların da büyümeleri devam edebilir ve karları bu açıdan desteklenebilir. Ancak diğer yandan düşmesi artık durabilecek ve hatta artabilecek faiz oranları dolayısıyla eski karlılıklar elde edilemeyebilir de. Yine 2010’da FED ve diğer ülke merkez bankalarının faiz artırımlarına gidebileceği ihtimali de akıllarda tutulmalı. Yatırımcılar açısından hisse senetlerine bir ünite yatırıp karşılığında bu yıl yaşandığı gibi iki-üç ünite al beklentilerinin sekteye uğraması yüksek olasılık. 2010’un genel anlamda dengelerin sağlanması yönünden çabalarla dolu geçeceğini düşünüyorum. Bu yüzden de bu yıl yaşananlara benzer büyük rallilerin yaşanacağını tahmin etmiyorum. Borsalarda gelecek satın alınır. 2010 yılında erken seçime gidilmesi ihtimali (her ne kadar olmayacak denilse de şartlar ne getirir ne götürür belli olmaz) de gözden ırak tutulmamalı. Bu takdirde piyasalarda düzeltme ihtimali yüksek olur. Akbank: Hissenin tarihi zirvesi 10.50’de. Kısa vadede ilk destek 8.30’da. Altında 8.0 ve 7.70 destekleri var. Hareketli ortalamaların üstünde çanağını tamamlamaya gidiyor denilebilir. Kısa vadede 7.70-9.10 arasındaki yükselen üçgen görünümünden yukarı kopması 10.50’deki tarihi zirvenin yoklanabileceği konusunda ihtimalleri artırıyor. Uzun vadeli destekler 6.80 ve 6.40’da. Asya Katılım Bankası: Tarihi zirveler 4.50’de.Oraya gelene kadar önünde 3.5 ve 3.80’de dirençleri var. Destek kısa vadede 3.0’da. Orta vadeli destek 2.60’da. Piyasalardaki olumlu havanın devamı halinde çanak tamamlamak amacıyla 4.0’ın üzerine gitme çabası olacaktır. Albaraka Türk: Kısa vadede yukarı yönde hareketle daha önce eriştiği 2.36 zirvesini zorlayabilir. Kısa vadede 2.26 ve 2.36 civarında dirençler var. 2.76’nın üstü daha yoğun satıcılı olabilir. Kısa vadeli destekler önce 2.0, sonra 1.88’de. Daha uzun vadede 1.70 desteği var. Alternatifbank: 1.50’deki dirençle boğuşuyor. Kısa vadede 1.25-1.50 arasında ufak bir çanak görünümü var. Katlarsa 1.75’e hareket edebilir. Direnç yine 1.84’te belirir. 2.00 seviyesinin üstü çok zorlu. Kısa vade için destekler 1.36 ve 1.25’te. DenizBank: Dolaşımda pek hisse olmadığı için teknik analize uygun değil artık. Yine de kısa vadeli dirençlerinin 8.50-9.0 ve 9.70’de; desteklerinse önce 7.20, sonrasında da 6.50’de olduğu söylenebilir. Finansbank: 7.95 tarihi zirve. Kısa vadede 7.05 desteği var. Altında 6.25 desteği bulunuyor. 5.60 civarında da boşluk var. Ana destek 4.80’de. Fortis Bank: Tarihi zirve 3.54’te. Hisse 2.0’ye yaklaşıyor. 2.26’ya yakın yerde gene direnç var. Ama esas dert 2.80-2.90 aralığında. O kısımda kuvvetli direnç var. Şimdilik 2.0 direncini aşma çabası içinde. Destek kısa vadede 1.80’de. Daha altlarda 1.65, sonrasında da 1.58’de destek var. Garanti Bankası: Tarihi zirve 6.50’de. O seviyede çanak tamamlandığından, normal olarak kısa vadeli sıkıntı olabilir. Destekler kısa vadede 5.35 ve 5.00’te. VOB’u aşağı yukarı götüren senetlerden biri. Uzun vadeli desteği, teknik olarak yukarı yönde katladığı çanak görüntüsünün üst seviyesi olan 4.00 olarak kabul edilebilir. Kısa vadede 5.0-6.0 arasındaki yükselen üçgen görünümünün kalınlığını yukarı yönde (6.0’nın üstüne eklendiğinde) katlaması varsayımından kalkarak 7.0 ve üstünde hedefi olmalıdır. O seviyede satış gelebilir. Halk Bankası: Bankalar arasında güniçi işlemler için en çok sevilenlerden biri. Çünkü gittiği zaman hızlı gidiyor. Tarihi zirvesi olan 10.70’e hamle yapma çabasında. 9.90’da, geçmişten kalan tepedeki satışlar dolayısıyla biraz zorlanıyor. Kısa vadeli destekler 8.30 ve 8.00’de. Daha altta, orta vadeli destek olarak 7.20 var. Ama oraya gelmeden önce hareketli ortalamaların aşağı yönde delinmesi gerçekleşir ki, bu takdirde zaten satış baskısı artar. Ve çok önceden stoplar çalıştırılır. İş Bankası (C): Kısa vadede, geçmişten kalan 6.50’deki 3 tepe dolayısıyla son çıkışlarda 6.40’ta satışla karşılaştı. 1-2 ile gösterilen tepeler aşıldığında tarihi zirve olan 7.35 seviyesinden önce 6.90’da yükselişin önüne çıkabilecek bir tepe daha var. Endeksi taşıyan senetlerden biri olduğu için gözler de onda oluyor. İMKB-30’daki bazı grup senetlerindeki sıkıntılı durum dolayısıyla “iş başa düştü” diyerek gene liderliğe soyundurulur mu göreceğiz. Kısa vadeli destekler sırasıyla 5.50-5.30 ve 5.00’te. Uzun vadeli destek 4.30’da. Teknik olarak hareketli ortalamaların üstünde kaldığı sürece problem olmamalı. Bu zaten bahsettiğimiz her hisse için geçerli bir kural. Şekerbank: 2.90 ve 3.0 civarındaki geçmişten kalan tepelerin yarattığı direnci test etmeye gidiyor. Çanak tamamlanmasından kaynaklanabilecek satış baskısı oluşabilir. 4.88’de tarihi zirvesi var. 3.00’ün üstünde dert yaratabilecek direnç seviyesi 3.68-3.70 civarında. Destekler kısa vadede sırasıyla 2.50- 2.18, sonrasında ise 2.06’ta. Uzun vadeli destek 1.70-1.80 bandında. Tekstilbank: Uzun süredir 0.86-0.97 bandında geziniyor. Kendini 1.00’in üstüne atabilirse çıkış hız kazanabilir. Kısa vadeli direnç 0.98’de. Sonrasında 1.25 ve 1.40’larda. 1.50’nin üstü satıcılı geçebilir. Tarihi zirve 1.94’te. 0.78 stop olarak bakılabilir. TEB: 2.0 civarındaki direnci aştı. Şimdi önünde 2.10 ve 2.30 dirençleri var. 2.50’nin üstü yoğun. Tarihi zirve 3.24'te ama 3.0 civarında bir sürü zirve var. Destekleri 1.74 ve 1.61’de. Yukarı yöndeki akım devam ediyor. Bu arada piyasada konuşulan hedef rakamlar başka ve yatırımcıların dilinde dolaşıyor. TSKB: 1.63’teki dirence geldi. Bu seviyede geçmişten kalma 4 adet zirve var. Geçmesi için bayağı çaba sarfetmesi gerekiyor. 1.20’den bu yana hızlı çıkış yaşadığı için kısa vadede satış ve kar realizasyonuna maruz kalması normal. Tarihi zirve 2.17’de ama 1.80’nin üstünde satıcılar artabilir. Destekler kısa vadede 1.47 ve 1.40’ta. 1.20 desteği daha uzun vadeli destek. TKB: Kendine özgü bir hareket tarzı var. Teknik analize pek uygun bir hisse olmasa da dirençler kısa vadede 6.40 ve 7.30 civarında. Geçmişe bakıldığında 10.00’a yaklaştıkça sert satışlarla karşılaşılıyor. Sert hareketlerin görüldüğü bir hisse. Destekler 4.80 ve 4.10 civarında. Vakıflar Bankası: 4.50’deki tarihi zirveye doğru atakta. Dirençler 4.10 ve 4.36’da. Destekler kısa vadede önce 3.60, ardından 3.32, sonrasında da 3.00 civarında. Çok dik bir çıkış açısına sahip. Ama bu devamlı sürdürülemez gibi görünüyor. Teknik olarak çanak tamamlanmasına doğru satışlar artabilir. Yapı Kredi Bankası: Çıkış trendi devam ediyor. Dirençler önce 3.66, ardından 3.90, sonrasında da tarihi zirve olan 4.0 civarında. Çanak tamamlanmasına doğru satışlar artar. Destekler sırasıyla 3.08, 3.00 ve 2.88’de. Daha altı ise hızlı çıkış dolayısıyla 2.40’a kadar boş. Can Akın ÇAĞLAR / Ziraat Bankası Genel Müdürü KREDİLERİ YÜZDE 20 ARTTIRMAYI HEDEFLİYORUZ Bankamız gerek ekonominin dinamiklerini gerekse müşteri ve diğer paydaşlarımızı gözeten uygulamalar sonucu 2009 yılının ilk 9 aylık dönemini başarılı bir performansla tamamladı. Aktif toplamında stratejilerimiz doğrultusundaki büyüme hedefine ulaştık. Özellikle kredilendirme konusundaki atılımımız sürüyor. Sektör hızının üzerinde kredi artışı sağladık. 2009 yılı başından bu yana, kriz dönemi dahil haftalık 1 milyar TL kredi kullandırmaya devam ettik. Haziran 2009 sonu itibariyle yaklaşık 33 milyar TL kredi toplamına ulaştık. Yoğun kredilendirme faaliyetlerine rağmen bankamızın yüzde 1.8 olan sorunlu krediler rasyosu, yüzde 5 seviyelerinde sektör ortalamasının altında kalmaya devam etti. Öncelikle ekonomik dalgalanma nedeniyle ödeme güçlüğü yaşayabileceğini düşündüğümüz KOBİ’ler ile tarımsal kredi müşterilerimizi hedef alan yapılandırma uygulamalarını yürürlüğe koyarak, yaklaşık 1.4 milyar TL’lik krediyi yeniden yapılandırdık. Diğer taraftan, avantajlı bireysel kredi kampanyalarıyla bireysel müşterilerimizin ihtiyaçlarını uygun koşullarla karşıladık. Sadece “bahar kampanyası” ile 2.5 milyar TL kredi kullandırdık. Böylece Türkiye’de bir kampanyada en yüksek kredi kullandıran banka unvanını elde ettik. 78 ilde tüketici kredilerinde sektör lideriyiz. Karlılık ve verimlilik konusunda son 5 yıldır kaydettiğimiz olumlu performansı her geçen gün daha da ileri taşıyoruz. Son 5 yıldır kar liderliğini koruyan bankamız, Eylül 2009 sonu itibariyle de geçen yılın aynı döneminin üstünde performans göstermeye devam etti. Kısa vadeli faizlerdeki düşüşe paralel olarak mevduat faiz oranlarında çok hızlı düşüşler yaşanmasına rağmen, mevduatta hedeflerimizle paralel bir artış sağladık. Yıl sonuna kadar hedeflerimize ulaşacağımızı ve önemli bir sapma olmayacağını öngörüyoruz. Bankamız, en yaygın şube ağıyla sektör lideri konumunda. Stratejilerimiz doğrultusunda, bankacılık açısından potansiyel taşıyan, hizmet talebi tespit ettiğimiz yerlerde şube açma çalışmalarımız sürüyor. 2009 yılı büyüme stratejimizi, yüzde 15 sektör payımızı koruyacak şekilde belirledik. Kredilerimizin 2008 sonuna göre yaklaşık yüzde 20 artacağını, mevduatta yüzde 19 olan sektör payımızı da koruyacağımızı öngörüyoruz. PARA DERGİSİ'NİN 42'İNCİSAYISINDAN ALINMIŞTIR İDİL TARAKLI