Finansal kriz sonrası emtia piyasalarına yönelimin artmasıyla yükselişe geçen bakır fiyatları, arz yönlü sıkıntıların da eklenmesiyle yukarı yönlü hareketliliğini hızlandırdı. Bu gelişmelere ek olarak rafinerilerde yaşanan kazalar ve büyük üreticilerin sendikalarla yaşadığı ücret tartışmalarının maliyeti artırması ile de talep dışı artış gösteren fiyatlar son haftada da yılın en yüksek seviyelerini gördü. Uzmanlar artışın 2010'un mart ayına kadar süreceği görüşündeler. Kazalar etkili oldu Bakır fiyatlarındaki artışı inceleyen Deutsche Bank analistleri, London Metal Exchange'de işlem gören metalin dünyanın büyük bakır rafinelerinde sendikalar ile yaşanan ücret anlaşmazlıklarından etkilendiğini ifade ettiler. Analistler, BHP Billiton'un Avustralya'daki Olympic Dam bakır madeninde yaşananan kazanın piyasalarda fiyatları yukarı çekeceğini vurguladılar. Analistler, "Gelecek iki ayda arz taraflı risklerin etkisi ile bakır fiyatlarında kayda değer güçlenme bekliyoruz. Fiyatlar 2010'un ortasında ise muhtemelen zayıflayacak" değerlendirmesinde bulundular. Bakır fiyatları dün de poundu 3000 dolar seviyelerine ulaşabileceğine dair ihtimalleri güçlendirdi. Bakırın pound fiyatı dün aralık vadeli kontratlarda 2.8570 dolara yükseldi. Böylece bakır fiyatları geçen seneye göre yüzde 35 artış oranına kadar yükseldi. Hurda arzında düşüş var Öte yandan bakır üretiminde kullanılan geri dönüşümlü hurdalarda sıkıntılar yaşanıyor. Avrupa'nın en büyük bakır üreticilerinden Auribis firması, bakır hurdalarının, Çin'deki tüketimin de azalması nedeniyle gelecek sene mart ayına kadar ihtiyacı yakalamasının mümkün görünmediğini ifade etti. Bakır üretiminin yüzde 40'ı, maden kazmaktan daha ucuz olduğu için geri dönüşümlü hurdalardan yapılıyor. Auribis Başkan Yardımcısı Hans-Gerard Hoffmann, dünyada bakır tüketiminin en yüksek olduğu Çin'de hurdanın temmuz ayı itibariyle azaldığına dikkat çekerek "Bir noktadan sonra tek beklenti Çin'in pazara geri dönmesi" dedi. Bakır fiyatlarındaki artışın temel nedeni ise emtia borsalarındaki genel duruma bağlanıyor. Global kriz sonrası emtia ürünlerinin güvenli liman olarak görülmesi ile tüm ürünlerde artış yaşanmıştı. ÇİN, AB'Yİ DTÖ'YE ŞİKÂYET ETTİ Çin, Avrupa Birliği'nin çelik vida ithalatına koyduğu anti-damping vergisine itiraz ederek, Dünya Ticaret Örgütü'ne başvurdu. Çin, otomobilden mobilyaya kadar geniş bir yelpazede kullanılan çelik vidalara getirilen vergilerin DTÖ kurallarına aykırı olduğunu iddia etti. Çin Ticaret Bakanlığı, AB kararından ötürü 1700 yerli üreticinin ticari çıkarlarının haksız biçimde zarar gördüğünü savundu. Avrupa Birliği, Çinli üreticilerin Avrupa pazarında reel fiyatların yüzde 30-50 altında satış yaparak, ticaret kurallarını ihlal ettiği gerekçesiyle gümrük vergilerini yüzde 85'e varan oranda artırmıştı. Çinli ihracatçılar, Avrupa pazarında fiyatlarının Tayvanlı üreticilerle aynı, en büyük rakipleri Malezyalılardan düşük olduğunu iddia etti. Çin ve Avrupa Birliği arasında konuya çözüm getirmek amacıyla Cenevre'de yapılan görüşmeler sonuçsuz kalmıştı. Referans