Son iki yıllık zirvesine göre çok ucuz olan 20 hisse IMF ile ilgili gelişmeler ve büyümeyle ilgili olumlu datalarla birlikte endekste artık 50.000’in üzeri hedefleniyor. Ancak birçok hissede zirve değerlere yaklaşıldığını söyleyen analistler, son iki yılda zirvesine göre hala çok ucuz olanların da bulunduğuna işaret ediyor. Bunların başında da İMKB-100’den Tire Kutsan, Pera GYO, Karsan, Goldaş, Doğan Yayın Holding, Deva Holding, Tesco Kipa geliyor. Ancak analistler yatırımcılara sadece zirve-dip fiyatlarına değil, şirketlerin temel verilerine de dikkat edilmesini tavsiye ediyor. Talip Yılmaz / Gözde Yeniova / Ekonomist Dergisi Son dönemde faiz indirimleriyle birlikte bankacılık sektöründe ve ÖTV indiriminin etkisiyle belli sektörlerdeki hisselerde yaşanan yükselişler sonrası değerlemeler belli noktalara geldi. Bu yükselişlerde yurt dışı piyasalardaki yükselişin de etkisini unutmamak gerekiyor. 48.000 seviyelerini yukarı yönlü kırmada zorlanan endekste hisse değişimlerinin işaretleri alınmakla birlikte, son günlerde IMF anlaşmasıyla ilgili son gelişmeler de yakından izlenmeye başladı. IMF ile yapılacak olası bir anlaşmayı piyasalar uzun zaman önce satın almıştı ancak hala beklenti olma özelliğini koruyor. Geçen hafta bu anlamda piyasalara yön veren bir açıklama Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’dan geldi. Ali Babacan, IMF anlaşmasının güven arttırıcı özelliğine karşın, hükümetin önceliğinin orta vadeli bir program hazırlamak olduğunu belirtti. Babacan, IMF anlaşması olmasa da sağlam bir programla yola devam edilebileceğini düşündüklerini ifade etti. Babacan’ın bu açıklamasının orta vadeli ekonomik plan ve IMF konusunda somut gelişmeler olacağı yönünde algılanması ise piyasa üzerinde etkili oldu. IMF anlaşması yakın Hükümetin orta vadeli programı IMF ile desteklemek istediğini belirten Merrill Lynch, eylül sonuna kadar anlaşmanın imzalanacağını öngördü. Yatırım bankası Merrill Lynch, Babacan'ın planla ilgili açıklamasını olumlu buldu ve "En önemli çıkarım, ihtiyatlı maliye politikası gerekliliğinin vurgulanması. Hükümet orta vadeli program çerçevesinde IMF ile anlaşmak üzere" yorumunu yaptı. Diğer bir kurum BGC Partners ise IMF ile anlaşma olup olmayacağının orta vadeli programda belli olacağını kaydetti. BGC'ye göre, programın detaylarında mali kural olursa IMF anlaşmasına çok somut işaret olacak. Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yaptığı son açıklamada IMF ile sürdürülen görüşmelerde alınması gereken tedbirlerin miktarının konuşulduğunu söylemişti. IMF ile görüşmelerin devam ettiği bilinse de sonuç hala bir soru işareti. Genel piyasa beklentisi, eylül sonunda veya ekim başındaki IMF-Dünya Bankası toplantısı öncesi anlaşmanın sağlanacağı yönünde. 50.000 beklentileri Piyasalarda olumlu hava rüzgarları eserken endeks 47.000-48.000 bandında hareketini sürdürüyor. 2009 yılı için aracı kurumlar, 50.000 seviyelerinin de görülebileceğini ifade ediyor. Ekim başında Türkiye’de yapılacak olan IMF toplantıları, piyasada büyük beklenti oluşturuyor. Ayrıca eylül ayında ABD’de yapılacak G-20 zirvesinden de global çapta yeni ekonomik tedbirlerin çıkabileceği söyleniyor. Analistler, genel bir alım önermese de bankacılık sektöründen primsiz hisselere doğru kaymaların başladığını ifade ediyor. Burada da mali bilançosu iyi, üç ve dördüncü çeyrek bilançosunda da iyi sonuçlar açıklayabilecek, mevsimsel gelişmelerden etkilenebilecek ucuz hisselerin tavsiye edildiği görülüyor. Bu nedenle biz de ucuz kalmış, alınabilecek hisseleri analistlere sorduk. Ayrıca son iki yıllık veriler ışığında bu gün gelinen noktada zirvesinin altında seyreden İMKB-100 hisselerini tespit ettik. Son iki yıldaki zirvesine göre Tire Kutsan, Pera GYO, Karsan, Goldaş, Doğan Yayın Holding, Deva Holding, Tesco Kipa hala ucuz. Diğer hisseleri de tablomuzda görebilirsiniz. Ancak bu hisseleri incelerken, mali tablo performansları ve gelecek beklentilerini de dikkate alarak alım yapmanın gerektiğini de hatırlatalım. Hangi sektörler? Turkish Yatırım Araştırma Müdürü Mehmet Baki Atılal, “Piyasaların 49.000’i test etmeye çalıştığı bu dönemde elde bulunan hisse, kendi sektörü içinde hala ortalama primi yakalamadıysa bundan sonra yakalaması için ya mali tablolarında çok ciddi düzelme görülmeli ya da spekülatif hareket içine girmesi gerekir” diyor. Büyümenin satın alındığı bu dönemde gerçekten büyüme potansiyelinden yararlanacak sektörlere yatırım yapmayı tavsiye eden Atılal, son dönemde bu gelişimi beyaz eşya, çimento ve otomotiv hisselerinde gördüklerini söylüyor. Atılal, “Operasyonel karlılıkta görülen azalma neticesinde bankacılık sektöründe yoğunlaşmış olan alımların ekonomideki canlanmayla birlikte sanayi şirketlerine yönelmesini, dolayısıyla yılın son çeyreğinde hisse değişimleri neticesinde sınırlı realizasyon görülmesini bekliyoruz” diyor. Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Yunus Kaya ise yurt dışında havaların olumsuza dönmesi durumunda hükümetin ileriki günlerde bu konularda alacağı tavrın İMKB ve para piyasalarını yakından etkileyeceğine dikkat çekiyor. Kaya’ya göre ileriki günlerde fiyat gerçekleşmeleri yurt dışı havanın gidişatıyla birlikte hükümetin bütçe açıkları ve buna önlem olarak alacağı tedbirler ve IMF çıpası etrafında gerçekleşecek. Kaya, endeksteki beklentilerinin 2009 sonu için 48.500, bir yılda 52.500 hedefi olduğunu söylüyor. Yeni alımları sadece hikayesi olan veya son çeyrek karı beklentileri oldukça aşan hisselerde önerdiklerini belirten Kaya, “Endeksin altı aydır aralıksız yükselmesi nedeniyle tedirginliğin artması normal olacak” diyor. Büyümeye odaklanacağız Yılın ilk çeyreğinde büyüme rakamlarının ön planda olduğunu söyleyen Oyak Yatırım Araştırma Müdürü Cemal Demirtaş ise bu nedenle faiz indirimlerine ve bunun banka bilançoları etkisine bakılmadığını kaydediyor. İkinci çeyrekte büyüme verilerinde kıpırdanma olunca, faiz indirimleri ve bunların bankalara etkilerinin daha ön plana çıktığını ve sonuçta İMKB’de banka ağırlıklı bir yükseliş olduğunu anlatan Demirtaş, “Yine ÖTV indirimlerinin etkisiyle iç talebe dönük olarak beyaz eşya, otomotiv gibi belli sektörlerde yükseliş yaşandı. Fiyatlar belli noktalara geldi” diyor. Üçüncü ve son çeyrekte, tekrar büyüme datalarına odaklanılacağının altını çizen Demirtaş, endeks bazında gelinen seviyeler sonrasında eylül-ekim ayı için endişelerini dile getiriyor. “Bu sevilerde bir dinlenme süreci yaşanacaktır. İşte bu dönemde büyüme verilerine de bağlı olarak mevsimsel bazda hareket edebilecek hisse senetlerine bakılabilir” diyen Demirtaş, üçüncü ve son çeyrekte devlet teşvikleri olmazsa büyümenin yavaş olacağını sözlerine ekliyor. Bilançolara bakın Bundan sonra özellikle büyüme verilerine dikkat çekileceğini ifade eden bir diğer analist Pozitif Menkul Araştırma Müdürü Murat Tuncer, yine IMF görüşmeleri, orta vadeli program gibi konuların ön planda olacağını ifade ediyor. İMKB’nin hedef değerlere yakın olduğunu anlatan Tuncer, IMF ve büyüme gücüne bağlı olarak bir yıllık vadede 55.000 hedefini veriyor. Bu seviyelerde hisse alımı tavsiye etmeyen Tuncer, bu süreçte profesyonel yatırımcının bilançolara bakarak yapacağı alımların ise pozitif sonuçlar verebileceğini söylüyor. Tuncer’in ucuz bulduğu hisseler ise Tofaş, DYH, Erdemir, Anadolu Hayat, Türk Telekom, Şişecam, Deva Holding ve GYO hisseleri. Cemal Demirtaş da Tofaş, telekom sektörü, THY gibi sektörlere dikkat çekiyor. “IMF anlaşması önemli” Ali Rıza İncekara (BGC Partner Genel Müdürü): “Kısa vadede birçok olumlu gelişme, özellikle de bankacılık sektöründe fiyatlara yansıdı. Son dönemde beklentilerimize paralel olarak sanayi sektör hisselerine geçiş başladı. Ama bu işlemlerin genelde banka satarak değil, bu hisseleri tutup yeni parayı sanayi hisselerine yönlendirme şeklinde olduğunu görüyoruz. Endeks bazında ise 48.000 güçlü direnç noktası. Ancak kısa vadede IMF ile ilgili olası bir anlaşma, bu seviyenin de üzerinde hareketleri beraberinde getirebilir. Kurum olarak MB’nin faizleri, piyasa beklentisi olan 75 baz puanın da üzerinde 1.25 baz puan indirme olasılığı olduğunu düşünüyoruz. Ancak bankalar için bu indirimden çok IMF senaryosu, 2010 yılında daha ön plana çıkar. Çünkü IMF olmazsa, bankalar kredi hacimlerini ve dolayısıyla karlılıklarını büyütemezler.” “Hisseler düşük faizden etkilenecek” Afa Boran (Shuaa Capital Türkiye Direktörü): “Merkez Bankası’nın son faiz indirimiyle birlikte krizin başından bu yana 900 baz puanlık bir indirim gerçekleşti. Faizlerdeki bu indirim furyası artık sonlara geliyor ve bankacılık sektörü de bu indirimleri de büyük ölçüde fiyatlarına yansıttı. İndirimin etkilerinin zirve yaptığı mayıs ayından bu yana bankacılık hisselerindeki yukarı hareketler o kadar da sert değil. Bankaların bundan sonra bir defaya mahsus yüksek karlarında düşüş olacak. Bu da artık yatırımcıların gözünden kaçmıyor. Bundan sonra yatırımcıların faiz düşüşünden olumlu etkilenebilecek sektörlere ve şirketlere bakmalarını tavsiye ediyorum. Otomotiv gibi emlak gibi sektörleri izleyin. Yine bunlara ürün veren yan sanayi şirketlerinde hareketler olabilir.” Piyasalarda takip edilecek gündem maddeleri; 1- Orta vadeli program, 2 -IMF’le görüşmelerin durumu, 3 -Kredi Garanti Fonu’nun işlerliliği, 4 -IMF ve Dünya Bankası'nın "Sonbahar Toplantıları", 5 -G-20 zirvesi, 6 -OECD Temmuz ayına ait öncü ekonomik göstergeler, 7 -Euro bölgesi 2’inci çeyrek GSYH, 8 -ABD bütçe açığı borç dinamikleri. Analistlerin önerdiği 8 hisse Doğuş Otomotiv: TL’nin ikinci çeyrek 2009’daki değer kazanımı neticesinde ilk çeyrekteki 24.5 milyon TL olan kur farkı zararının altı ay sonunda 1.5 milyon TL’ye gerilemesi, operasyonel faaliyetlere destek sağlayınca şirket beklentilerden çok daha iyi sonuç açıkladı. Doğuş için 6.20 TL olan hedef fiyatı var. Eczacıbaşı Yatırım: Eczacıbaşı’nın borsadaki iki holdinginden biri olan şirket, 0.3 PD/DD işlem görüyor. Grup şirketi Eczacıbaşı İlaç ile birleştirme kararı alırsa hisse için olumlu olacağı düşünülüyor. Erdemir: İkinci çeyrek bilançosu da kötü gelen şirket, fiyatların ve talebin de artması ile satış ve karlılıkta sıçrama yaparsa, fiyata yansıyacak. Petkim: İlk çeyrekte yaklaşık 40 milyon TL seviyelerinde olan net nakit pozisyonu 65 milyon TL’ye yükseldi. Petkim’in maliyet azaltıcı ve verimlilik artıcı tedbirleriyle karlılığının devam edilebilir olduğunu düşünülüyor. Sinpaş GYO: Son iki yılda 3 bin konut satan şirketin her yıl karını artırması bekleniyor. Şirket 2013’e kadar hisse başına 2 TL temettü dağıtacak. Son dönemde konut kredilerinde meydana gelen düşüşlerden de hissenin olumlu etkileneceği ifade ediliyor. Şekerbank: 7.7 F/K ile işlem gören banka, yabancı ortağındaki sorunlar nedeniyle bu seviyelerde olup, olumlu gelişmeler halinde hızlı toparlanabilir. THY: Altı aylık bilançosu beğenilen şirketin 2009 üçüncü ve son çeyrek bilançosunda da olumlu performansını sürdüreceği düşünülüyor. Tekstilbank: 0.8 PD/DD’ne sahip olan banka, krizin ardında yeniden satış görüşmelerine başlayabileceği düşünülüyor. Bu süreçte değerinin diğer banka seviyelerine yükselmesi bekleniyor.