YENİ TEŞVİK PAKETİ HAZİNE'Yİ ÜZECEK
Tarih: 18 Haziran 2009 - 23:42
Hazinenin iç borç çevirme rasyosu geçen yıl yüzde 70 seviyelerinde iken bu yılın mayıs ayında yüzde 123e yükseldi. Rasyonun önümüzdeki dönemde de yükselmeye devam edeceği beklentisi var. Çünkü yeni açıklanan teşvik paketinin fonlanmasında adres olarak Hazine gösterildi. Ekonomist Dergisi'nin...
Bono faizleri mayıs ayının başında yüzde 11.54 ile tarihin en düşük seviyesine geriledi. Ancak geçen haftalarda başlayan yukarı hareket, faizlerin tekrar yüzde 13 seviyesini aşmasına neden oldu. Bono faizlerindeki bu yükselişte IMF ile anlaşmanın ileri bir tarihe kalacağı beklentileri etkiliydi. Ancak yükselişin ardındaki bir diğer önemli neden, Hazinenin iç piyasadan borç çevirme rasyosunda görülen artıştı. Hazinenin yüzde 70 seviyelerinde seyreden borçlanma rasyosu, borçlanma ihtiyacındaki artışa bağlı olarak ocak ayından bu yana yüzde 100ü aştı ve mayıs ayı itibariyle yüzde 123 seviyesine yükseldi.
Hükümetin açıkladığı son teşvik paketinin fonlamasının da Hazine tarafından yapılacağı tahmin ediliyor. Öte yandan son dönemde bütçe açığı da ciddi artış gösterdi. Bütün bu gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda önümüzdeki dönemde de Hazinenin borçlanma rasyosunun yüksek oranlardaki seyrini sürdürmesi bekleniyor. Bu durum ise önümüzdeki dönemde faizlere de artış olarak yansıyabilir. Bu noktada bankacılar IMF kaynağı devreye girmeden piyasanın rahatlayamayacağına dikkat çekiyor.
Rasyo yükselecek
Bankacıların yakından izlediği bütçe disiplini geçmkiş yıllara göre epey zayıfladı. Yılın ilk dört ayında bütçe açığı, gçen yılın aynı dönemine göre yüzde 268 artarak 20.7 milyar TLye yükseldi. Öte yandan faiz dışı bütçe dengesi de açık vermeye başladı. Hükümetin son teşvik paketi de bütçe açığını artırıcı bir etki yaratacak. Bütçe performansındaki bozulma nedeniyle Hazinenin borçlanma ihtiyacının artması, borçlanma rasyosunun da halihazırda yüzde 123 seviyelerine yükselmesine neden oldu.
HSBC stratejisti Fatih Keresteci, diğer taraftan da Hazinenin ihalelere yüksek talep gelmesi nedeniyle gelecek aylara hazırlık amacıyla da yüksek tutarda borçlanmaya gittiğini söylüyor.
Anadolubank Genel Müdür yardımcısı Recep Atakan ise "itfadan daha fazla borçlanma yapılmasının piyasadaki likiditeyi daraltma etkilerini zateng özlüyoruz. Bu likidite daralması, kısa vadeli faizlerde alt kotasyondan üst kotasyona geçişi zorlayabiliri" diyor.
Hazine mi kredi mi?
Bazı bankacılara göre bankaların risk oranı yüksek kredi vermek yerine risksiz olan Hazine'yi finanse etmeyi tercih etmesi, ihalele olan talebin de yüksek olmasına neden oluyor.
Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı Mert Yazıcıoğlu ise bu görüşe karşı çıkıyor ve bankaların kredi ve tahvil arasında her zaman krediyi tercih edeceğini söylüyor. Ekonomide yaşanan genel küçülmeyle birlikte kredi talebinde düşüş olduğunu ancak mayısta hafif bir artış görüldüğünü belirten Yazıcıoğlu, Kredi talebi yokken paranın Hazine tarafından talep edilmesi otomatik olarak bir ihtiyacı karşılar. Ancak bankalar hiçbir zaman hazine bonosu almak için kredi musluklarını kısmazlar diyor.
Bir bankacı ise piyasa yapıcı bankaların yükümlülüğü oranında ihalelere katılacağını bir noktadan sonra ise ihalelere ilgi göstermeyebileceklerini belirtiyor. Aynı bankacı, kredi boyutuna da dikkat çekiyor. Bankalar bir yandan Hazineyi finanse ederken bir yandan da kredi veriyor.
IMF anlaşması olmazsaâ¦
Ancak piyasada TL sıkışıklığının son dönemde iyice arttığı belirtiliyor. Bu noktada sistemin dışından bir faktörün devreye girmesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Yani IMFden gelecek kaynağın Hazinenin kasasına girmesi halinde, Hazinenin borç yönetimi çok daha rahatlayacak. Zaten bütçe açığının mevcut seyrini sürdürmesi halinde IMF ile anlaşmanın kaçınılmaz hale geleceği belirtiliyor. HSBCden Keresteci, IMF ile anlaşma olmaması durumunda Hazinenin ihtiyacını piyasalar dışında bir yerden karşılama olanağı olmayacağını, bu nedenle de önümüzdeki dönemde de borçlanma rasyosunun yüksek kalmayı sürdürebileceğini belirtiyor.
TSKB Hazine Müdürü Aslı Hancı da IMF ile yapılacak kredi paketi içeren bir anlaşmanın kamunun borçlanma gereğini düşüreceğini ve faizlerin yükselmesindeki en önemli unsur olan arz baskısını sona erdireceğini söylüyor.
Hazine'den beklenti
Peki borçlanma oranının yüksekliği, Hazinenin önümüzdeki dönem borçlanmalarını nasıl etkileyecek? Anadolubank Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan, Hazine borçlanmalarında faiz artış beklentisi yaratması nedeniyle, gelecekteki enflasyon yükselişleri de hesaba katılarak, piyasanın yeterli bulacağı seviyelere gelene kadar uzun vadeden kısa vadeye bir kayış olabileceği kanısında. Atakan, Hazinenin piyasanın bu beklentilerini de dikkate alarak itfasının üzerinde borçlanma yapmak için vade yapısını kısaltan ya da endeksli (ihalelere ya da enflasyona) ihraçlarda daha yüksek spread içeren kıymetlere yönelebileceği görüşünde.
Faizlerde ciddi artış olmaz
Başta da belirttiğimiz gibi Hazinenin borçlanma rasyosundaki yüksek seyri, piyasa faizlerine de yansıyor. Merkez Bankasının (MB) faizleri yüzde 9.25 seviyesinde iken, gösterge faiz halihazırda yüzde 13 civarlarında. Piyasada beklentiler MBnin 25 baz puanlık daha indirim yapması yönünde. Bu indirim haliyle iki faiz arasındaki farkın daha da açılmasına neden olacak. Ancak MBnin faiz indirimlerinde sona yaklaştığına ilişkin beklentiler artıyor. Bu durum Hazinenin yüksek borçlanma ihtiyacı ile bir araya geldiğinde faizlerde yükseliş baskısına neden oluyor. Ancak HSBCden Keresteci, bu baskıya yol açsa da yurt dışı piyasalardaki görünümün çok bozulmaması durumunda faizlerindeki yükselişin bu seviyeden itibaren çok olmayacağı görüşünde.
Anadolubanktan Recep Atakan ise faiz bandının kısa vadede yüzde 13.5-14 aralığını geçmesini beklemiyor. MBnin en erken yılın son iki ayında faiz artışını düşünmeye başlayacağını söyleyen Atakan, Bu olasılık artmaya başlarsa faiz seviyeleri yüzde 15-16 bandını geçmeyebilir diyor.
Piyasalarda baskı oluşabilir
Mert Yazıcıoğlu (Yapı Kredi Genel Müdür Yardımcısı)
Henüz 2009 bütçesi revize edilmediği için finansman programını bilemiyoruz. Ancak önümüzdeki dönemde, IMF Programının olmayacağı bir ortamda, Hazine, iç borç servisinin çok üzerinde borçlanmak durumunda kalacaktır. Global piyasalarda risk iştahının yükselmesi durumunda dahi yabancı yatırımcıların Türkiye tahvillerine talebinin kısıtlı kalacağı düşünülürse, iç borçlanma miktarındaki artış, yurt içi piyasalarda bir miktar baskı doğurabilir.
Hazinenin piyasadan borçlanacağı miktar, yine sisteme döneceğinden piyasadaki likiditede bir değişiklik olmayacaktır. Ancak Merkez Bankası burada bir politika değişikliğine giderse o zaman parametrelerde bir değişiklik yaşanabilir.
Behiye Selin Taner / Ekonomist
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/yeni-tesvik-paketi-hazineyi-uzecek/259444