Bu branşta geçen yıl kısmi serbest tarifeye geçildiğini hatırlatan Ererdi, trafik sigortalarında tarife döneminden beri zarar edildiğini ve zararın her geçen yıl arttığını, geçen yılki zararın bir bölümünün geçen sene uygulamaya konulan rezerv uygulamalarından kaynaklandığını belirtti. Sigortacı Gazetesi tarafından düzenlenen “Trafik Sigortalarında Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri” konulu panelde konuşan Cemal Ererdi, “Trafik sigortaları kar etmiyor. Teknik zarar günden güne artıyor. Ekonomik krizle birlikte 2008in son 3 ayı içinde 200 bin poliçe azaldı ve büyük ihtimalle kriz nedeni ile ayrılan poliçe sahipleri hasar frekansı düşük sürücüler bu da sektörde ters seçim sorununu gündeme getiriyor ve karlılığı olumsuz etkiliyor” dedi. ‘TUTANAK HASARI ARTIRDI’ Kaza Tespit Tutanağı uygulamasının sigortalılar açısından kolaylık getirmesinin çok olumlu olduğunu ancak bunun trafik sigortalarındaki hasar frekansını artırdığına dikkat çeken Ererdi, hileli ya da aşırı talep miktarındaki artışın hasar/prim oranını olumsuz etkilediğini kaydetti. Sağlık Bakanlığı’nın trafikte geçmişe dönük ambulans ve tedavi giderlerinin sigorta şirketlerinden talep etmeye başlamasının sektörde büyük sorun yaratacağını ifade eden Cemal Ererdi, geçmişte hazine tarafından tespit edilen fiyatların bu ödemeleri dikkate almadan tespit edildiğini dolayısı ile bu ödemeler nedeni ile sigorta şirketlerinin öz kaynaklarında ciddi erimelerle karşı karşıya kalınacağı endişesi içinde olduklarını vurguladı. Hazine Müsteşarlığı ve Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’nin, bir an önce gerek zaman aşımı ve gerekse ödemelerin 8 gün içinde yapılmaması durumunda şirketlere kesilen ceza konularını çözmelerini ve gerekirse kanun ve yönetmelik değişikliği konusunda gerekli çabayı bir an önce göstermeleri gerektiğini ifade etti. Sigortacılıkta son yıllarda gerçekleştirilen olumlu yasal düzenlemelerin ve rezerv sisteminin sektörü ekonomik krizden koruduğunu dile getiren Ererdi şunları söyledi: “Son dönemde gerçekleştirilen yasal düzenlemeler sigorta sektörünü ekonomik krize karşı daha dirençli hale getirdi. Özellikle getirilen rezervler olmasaydı bugün çok sayıda şirket ciddi zorluğa düşebilir, sigortalılar da bundan olumsuz etkilenebilirdi. Trafik sigortalarında illere göre fiyatlandırma yapmak da yerinde bir gelişme, bu sayede iller arasındaki eşitsiz prim uygulaması artık her ilin riskine göre tespit edilmeye başlandı ve Anadolu’nun İstanbul’daki sürücüyü sübvanse etme anlayışı geride kaldı ,ayrıca trafik sigortalarında kontrolü çok zor olan tali acente sisteminin serbesti ile birlikte yavaş yavaş sistem dışına çıkarılması sektörü çok önemli bir potansiyel riskten kurtardı “. ‘ÇÖZÜM TAM SERBESTİ’ Trafik sigortalarında sorunun çözümü için eşik sisteminin kalkması ve tam serbestiye geçilmesi gerektiğini diğer yandan trafik sigortalarının peşin ödenmesi uygulamasının mutlaka değiştirilmesi ve taksitle ödenme imkanının getirilmesi gerektiğini belirten Ererdi, “Avrupa ülkelerinde olduğu gibi trafik sigortası teminat limitleri artmalı ve Türkiye’de en az 25 bin liraya çıkmalı. Böylece trafik sigortaları ana otomobil sigortası olur ve kasko sigortaları tali branş haline gelir. Bu durumda hem üretim artar hem de teknik zarar sorunu zaman içinde çözülür” dedi. 2009 yılının ilk üç aylık döneminde trafik sigortalarındaki teknik zararın 117 milyon liraya, kaskodaki teknik zararın da 80 milyon liraya ulaştığını hatırlatan Cemal Ererdi, “Eskiden bir Milli Eğitim Bakanı, ‘Okullar olmasa Maarif’i çok güzel idare ederdim demiş. Şimdi biz de ‘Oto sigortaları olmasa sektörü çok iyi yönetiriz’ demek durumuna geliyoruz. Bize düşen görev her bir şirketin segmentasyona uygun teknik fiyatlama anlayışı içinde karlılığını arttırması ve şirketlerin mali güçlerini korumalarıdır,aksi takdirde yatırımcı yatırımının karşılığı getiriyi bekleyeceği için sektörde yönetim değişimi daha da hızlı olmaya başlar” uyarısında bulundu.