Yazdır

YKB KARTLAR İÇİN HANGİ TEDBİRLERİ ALDI?

Tarih: 28 Ocak 2009 - 08:59

Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, kredi kartları için tebdir aldıklarını söyledi.

“Bu yıl enflasyon hedefi tutabilir” Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü ve Murahhas Azası Tayfun Bayazıt, enflasyon baskısı azaldığı için faizlerin düşmeye devam edeceğini öngörüyor. Bayazıt’a göre, bu düşüşe bağlı olarak kredilerdeki artış da sürecek... GLOBAL krizin etkileri ağırlaşarak sürüyor. Kurlardaki artış nedeniyle geçen yıl enflasyon konuşuluyordu. Bu yılsa büyüme gündemde. Merkez Bankası’nın geçen yıl için belirlediği enflasyon hedefleri tutmadı. 2009 içinse yüzde 7.5 enflasyon hedefi konuldu. Enflasyondaki düşüş eğilimine bağlı olarak faizlerdeki gerileme de devam ediyor. Geçen yılın son aylarında global krizin etkileri bankalarda da hissedilmeye başlamıştı. Bu yılın ilk ayında faizler düşmeye başlasa da krizin etkileri görülecek gibi. Peki 2009 yılı genel olarak nasıl geçecek? Tayfun Bayazıt, pek çok yöneticinin aksine iyimser beklentilere sahip. Emtia fiyatlarındaki gerileme ve talep düşüklüğü nedeniyle enflasyon hedefinin tutturabileceğini düşünüyor. Bayazıt, enflasyon baskısı azaldığı için faizlerdeki düşüşün süreceğini, önümüzdeki altı ay içinde yüzde 14 ve altının görülebileceğini tahmin ediyor. Ancak Bayazıt’a göre, bileşik faizler yüzde 14’lerin altını görse dahi TL cinsi yatırımlar cazibesini koruyacak... 2008 yılı bankanız açısından nasıl geçti? 2008, bankamız açısından son derece olumlu bir yıl oldu. Halka açık bir banka olduğumuz için sonuçları mart ayında açıklanacak mali tablolarla daha detaylı paylaşabileceğiz. 2007’de şubeleşmeyi de içeren bir hızlı büyüme programı açıklamıştık. Bu kapsamda 2008’de 160’ın üzerinde şube açma planımızı gerçekleştirdik. Özellikle de yılın ikinci yarısında şartların zorlaşmasına rağmen bu planımızı uyguladık. Yeni şubelerle birlikte; karlılık, maliyetlerin kontrolü, risk yönetimi, verimliliğe odaklık gibi konularda da hedeflerimizin üzerinde bir trend yakaladık. 2008’de sektörün gelirlerinin yüzde 10, krediler ve mevduatın ise yüzde 20 büyüyeceğini öngörüyorduk. Biz bu büyüme tahminlerinin ve sektörün üzerinde bir performans sergilemiş olacağız. 2009 yılı bütçe hedeflerinizi neler? Daha henüz bütçe sürecini tamamlamadık. Koşullar hızla değiştiği için size net rakamları bu aşamada açıklama imkanım yok. 2009, tahmin için çok zor bir yıl. Aralık ayından bu yana, 2009 başı için planladıklarımız da dahil 20 şube açtık. Yılın ilk çeyreğinin sonunda şube açılış programıyla ilgili daha somut bir açıklama yapabileceğimizi düşünüyoruz. 2009 yılı için faiz, enflasyon ve dolar öngörüleriniz nedir? Merkez Bankası’nın hedefleri ve piyasa tahminlerini yakından takip ediyoruz. Son iki yıldır enflasyon hedeflerini tutturamadık. Ama 2009’da küresel gelişmeler, emtia fiyatlarındaki düşüş, iç talebin olumsuz etkilenmesi gibi unsurlar enflasyon üzerindeki baskıyı hafifletiyor. Dolayısıyla 2009’un enflasyon hedefini yakalama açısından daha şanslı bir yıl olduğunu düşünüyorum. Bu da Merkez Bankası’nın deklere ettiği gibi faizlerin aşağıya geleceğini gösteriyor. Veriler geçen yıla göre daha düşük enflasyon, daha düşük büyüme hızı ve azalan bir faiz ortamına işaret ediyor. Merkez Bankası’nın hedeflerini tutturacağına inanıyoruz. Bizim de bu hedeflere paralel öngörülerimiz var. 2009 yılında kısa vadeli faizler 2.5 puan daha düşebilir. Faizlerdeki düşüş trendini nasıl yorumluyorsunuz? Gelişen koşullar çerçevesinde son derece sağlıklı görüyorum. Hem enflasyon baskısının azalması hem talepteki düşüş Merkez Bankası’nın elini rahatlatıyor. Buna piyasa da uyum sağlıyor. Dolayısıyla azalan faiz trendi sürecektir. Mevduat faizlerinde de gösterge faizlere paralel düşüş öngörüyorum. Nitekim mevduat faizlerinin kısa sürede yüzde 17’lerin altına düşmesi, devamının geleceğini gösteriyor. Peki bu dönemde yatırımcı için en cazip yatırım aracı ne olacak? Enflasyon hedefi tutturulabileceği için TL cinsi yatırımlar cazibesini korumaya devam edecek. Yapı Kredi’ye dönecek olursak... Şu anda sermaye yeterlilik oranınız nedir? Geçen yılın ortasında bu küresel krizin derinleşme olasılığını göz önüne alarak ana sermayedarlarımıza gittik ve sermaye artışı önerdik. Onlar da uygun gördü ve sermayemizi 920 milyon TL artırdık. Ağustos ayında tamamlanan bu süreç sonunda ödenmiş sermayemiz 4.3 milyar TL’ye, özkaynağımız ise 5.7 milyar TL’ye yükseldi. Eylül 2008 itibariyle sermaye yeterlilik oranımız yüzde 15.4. Bu oran, asgari seviye olan yüzde 12’nin hayli üzerinde. 2009 yılı büyüme planlarımızı, bu sermaye bazımızla sağlıklı yürütebileceğimizi düşünüyoruz. Mevcut dalgalanma 2009 faaliyetlerinize nasıl yansıyor? Kapasite kullanımı ve üretimde azalış, dolayısıyla düşük büyüme ortamı bankacılık açısından yönetilmesi gereken iki ana unsuru ortaya çıkarıyor. Birincisi etkin masraf yönetimi. Bu, sürekli artan büyüme ortamında bizim bile üzerinde ciddiyetle durduğumuz bir konuydu. 2009’da daha da etkin yönetilmesi gerekiyor. Bu tabii zor bir süreç. Bir seferlik masraf kısacak tedbirler yerine kalıcı önlemler ortaya koyabilmek önemli. İkinci önemli konu ise mevcut ortamın bankaların aktif kalitesinde bozulmaya yol açması. Yani sorunlu kredilerdeki artışın yönetilmesi. Burada da kredi verme koşul ve kıstaslarını yeniden gözden geçirdik. Ayrıca verilen kredilerin, müşteri ihtiyaçlarını da göz önüne alarak sağlıklı yönetimi için yeni bir çalışmaya başladık. Geçen yıl 532 milyon TL tutarındaki takipteki kredi alacaklarınızı paket halinde 61 milyon TL’ye satmıştınız. Bu kapsamda yeni bir satış düşünüyor musunuz? Evet, geçen yıl ağırlıklı olarak sorunlu kurumsal kredilerden oluşan paketi satmıştık. Piyasa koşullarına göre bu tip işlemlerle bu yıl da ilgilenebiliriz. 2009’da kredilerin hangi alanında artış bekliyorsunuz? Tüm alanlarda artış bekliyorum. Ama bu çok büyük olmayacaktır. Kurumsal talep devam edecek. Bireysel talepte ise belki geçmiş yıllara göre azalma olabilir. Ama devam eder. Geçmiş yıllarda gördüğümüz büyümeyi bu yıl beklememek lazım. Yeni bir sendikasyona çıkmayı düşünüyor musunuz? Bunu 2009’un ilk çeyreğinin sonuna doğru değerlendirmeyi düşünüyoruz. Şu anda arz yönünde piyasadaki iştahı saptamaya çalışıyoruz. Mevcut konjonktür, bizim çok uzun süredir ilk defa karşılaştığımız bir ortam. Daha önce bu tür işlemlerde bankacılık sektörünün ve bankaların kredibilitesi ön plandaydı. Şimdi ise Türk bankalarına borç veren uluslararası bankaların kredi verme iştahında ciddi bir azalma var. Bu da sendikasyon kredilerinin arzını olumsuz etkiliyor. İşin olumlu tarafı ise bu bankalarla bizim çok uzun süredir gerek ticaret, gerek hesap ilişkileri, gerekse hazine işlemleri tarafında iyi ilişkilerimizin olması. Dolayısıyla bir denge içinde, bu sendikasyon sürecini de gelişecek arza göre yöneteceğiz. Görüşmelerimiz devam ediyor. Sıcak paraya karşı sizce yeterince önlem alınabiliyor mu? Bu çok tartışmalı bir konu. Bunu bu tür ortamlarda değil iyi zamanlarda değerlendirmek lazım. Çünkü bu da bir süreç. Türkiye’ye uzun süre doğrudan yatırımların gelmemesinden şikayet ettik. Kısa vadeli sermayenin Türkiye’ye gelmesini önlemeye çalışmak yerine, uzun süre kalmasını sağlayacak vergi, hukuk gibi kurumsal reformlara ihtiyaç var. Reel faizlerin yüksekliği sıcak parayı cezbeden bir etken. Ancak bunun yapısal reform sürecinin tamamlanmamış olmasının bir sonucu olduğu unutulmamalı. Bizim önce kendi içimizde bu reel faizleri düşürecek adımlar atmamız lazım. İşte o zaman, dış koşullar da elverdiği takdirde, sıcak paradan ziyade uzun vadeli yatırımlar gelir. KUTU “Kredi kartları için tedbir aldık” Yapı Kredi Bankası kredi kartlarında liderliğini sürdürüyor. 30 Eylül 2008 itibariyle Yapı Kredi’nin kart sayısı 7.7 milyon adet. Anlaşmalı üye işyeri sayısı ise 300 binden fazla. Malum 2009 yılında da kredi kartları çok konuşulacak. Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, önümüzdeki dönemde bu segmentte izleyecekleri stratejiyi şöyle anlatıyor: “Önceliğimiz liderliği korumaktan ziyade kredi kartı portföyünün sağlıklı gelişimini sürdürmek. Büyümeye temkinli bir şekilde devam edeceğiz. Mevcut koşullar bireylerin harcama iştahını kısıyor. İşsizlikteki artışa paralel olarak kredi kartlarının aktif kalitesinde bozulma var. Ama bu sadece Yapı Kredi’nin değil tüm sektörün sorunu. Bu da karlılık üzerinde olumsuz etki yapıyor. Kredi kartı harcama oranındaki azalışa ve faizlerdeki düşüşe paralel bu iş kolunun karlılığı olumsuz etkileniyor. Ama biz bu önemli segmentin daha iyi yönetimi için, kredi kartı verme kriterlerini gözden geçirmek de dahil birtakım tedbirler aldık.” İDİL TARAKLI / [email protected]
Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/ykb-kartlar-icin-hangi-tedbirleri-aldi/255469