Kriz dönemlerinde tüketici açısından önemi daha da artan kredi kartları, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) ‘kritik bir durum yok’ şeklindeki açıklamalarına karşın yeniden gündemde. Kredi kartı ve bireysel kredi borcunu ödemeyenlerin sayısı 1 milyona yaklaşırken reel sektörün bankalara olan borçlarının yapılandırılması çalışması içinde bireyler de yer alıyor. Bankalar Birliği’nin, Finansal Yeniden Yapılandırma Grubu Başkanı Adnan Memiş, yapılan çalışmalarda bireylerin de yer aldığını, ancak çalışmanın kredi kartı borçluları üzerinde yoğunlaşmadığını belirtti. Bankaların kriz olsun veya olmasın ödeme güçlüğüne düşen ancak borcunu ödemeye niyetli olan müşterilerine olumlu yaklaştığını belirten Memiş şunları söyledi: Genel kural sonuç vermiyor “Yaptığımız çalışmalar içinde birey de var. Ancak bireye ilişkin çalışmalar özellikle kredi kartı borçlarını yeniden taksitlendirmeyi kapsamıyor. Böyle spesifik bir çalışma yok. Bu alanlarda yapılan genel düzenlemeler her zaman başarılı sonuçlar yaratmıyor. Daha önce de kredi kartı borçlarının yeniden yapılandırılması için düzenleme yapıldı ancak başarılı bir sonuç alınamadı. Bankacılık sektöründe borcunu ödemeye niyetli olan insanlara genel olarak olumlu yaklaşıldığını, en azından kendi bankam olan Garanti Bankası’nda böyle yapıldığını söyleyebilirim.” Müşterilerin borçlarını ödemede çok farklı davranış ve tutumlar sergileyebildiğini anlatan Adnan Memiş, “Bugün Türkiye’de 42 milyon kredi kartı var. Bu kart sahipleri içinde iyi niyetli olmayan kullanıcılara yeni düzenlemelerle ödeme kolaylığı sağlasanız da farklı bir aksiyonla karşılaşmıyorsunuz” şeklinde konuştu. Memiş, müşteri segmentasyonu yapılmadan ortaya konan genel kuralların olumlu sonuç yaratmadığını kaydederek, çeşitli ayırımlar göz önüne alınarak çalışmalar yapılabileceğini ifade etti. 6 ayda borcunu ödeyen kara listeden çıkacak ‘Sicil affı’ olarak bilinen tasarı TBMM Sanayi ve Ticaret Komisyonu’nda görüşülerek kabul edildi. Sanayi Bakanı Çağlayan, komisyonda yaptığı sunumda, bazı kişi ve kurumların bütün iyi niyetlerine rağmen ekonomik faaliyetleri esnasında çek, senet ve kredi kartı borçlarına ilişkin taahhütlerini yerine getiremediğini, bu durumdaki kişi ve kurumların Merkez Bankası’nın kara listesine girdiğini söyledi. Söz konusu borçların, yeniden yapılandırılması halinde, borcun tamamının ödenmesinin ardından Merkez Bankası’nda tutulan kayıtların silineceğine işaret etti. Tasarı yasalaşırsa, karşılıksız çek, protestolu senetler ile kredi kartları borçlarını yasanın yürürlülük tarihinden önce veya yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde yapılandıran ya da ödeyenler, borcun tamamının ödenmesini takiben Merkez Bankası tarafından oluşturulan kara listeden çıkartılacak. Sicil affı sonrası, bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri ve tüketici finansman şirketlerince yapılacak kredilendirme, çek karnesi verilmesi ve diğer işlemlerde silinmiş kayıtlar dikkate alınmayacak. KADİFE ŞAHİN/MİLLİYET