Merkez Bankası’nın eski Başekonomisti ve Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Hakan Kara, asgari ücret artışının henüz netleşmemiş olmasının, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nı (TCMB) 11 Aralık’ta alacağı faiz kararı konusunda daha dikkatli davranmaya zorladığını söyledi.
Kasım ayı enflasyon verilerini ve gıda fiyatlarındaki farklılıkları değerlendiren Kara, asgari ücret belirlenirken genellikle gıda sepetlerinin temel alındığını hatırlatarak, bu yıl TÜRK-İŞ yerine TÜİK verilerine daha yakın bir artış oranının gündeme gelebileceğini belirtti. Ekonomi yönetiminin ücret artışında yalnızca enflasyonu değil, rekabet gücünü de göz önünde bulundurduğuna dikkat çekti.
“Asgari ücrette yüzde 30’un üzerinde bir artış yapılması halinde, yıl başlamadan Orta Vadeli Program’daki hedeflerin geçerliliğini yitireceğini düşünüyorum” diyen Kara, artışın yüzde 25’in altında kalmasının ise sosyal sorunlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
TCMB’nin faiz kararına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Kara, temkinli bir tutumun daha doğru olacağını söyledi. Merkez Bankası’nın toplantı günü asgari ücretin ne kadar olacağını bilmeyeceğini hatırlatan Kara, “150 baz puanlık bir indirim yerine, 100 baz puanlık bir adım daha olası görünüyor. Enflasyonda kritik bir dönemdeyiz. Üç aylık enflasyon eğilimi yüzde 1,50'nin altına düşmeden agresif bir adım atılmamalı” ifadelerini kullandı.
Kredi risk primindeki (CDS) düşüşe de değinen Prof. Kara, bu gerilemede siyasi belirsizliklerin azalmasının ve enflasyon verilerinin görece olumlu gelmesinin etkili olduğunu belirtti. Ekonomim'in haberine göre küresel faktörlerin de CDS üzerindeki etkisine işaret eden Kara, kredi notunda anlamlı bir artışın 2026’nın ilk yarısından önce beklenmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Mahfi Eğilmez'den 2026 asgari ücret hesabı
Özgür Özel CHP’nin asgari ücret teklifini açıkladı
Asgari ücrette ilk toplantı 12 Aralık'ta
Yazdır