Eylül ayına ait, gecikmeli açıklanan Kişisel Tüketim Harcamaları (PCE) verileri ile Michigan Üniversitesi’nin yayımladığı tüketici güven endeksi, ABD Merkez Bankası’nın kısa vadede faiz indirimi yapabileceği beklentisini güçlendirdi.
Özellikle önümüzdeki bir yıla ilişkin enflasyon beklentilerinde görülen gerileme, faiz getirisi olmayan varlıklar arasında bulunan gümüşü yatırımcılar açısından daha cazip hale getirdi. Bu gelişme, hafta başında yaşanan sert satışların kısa sürede telafi edilmesine yardımcı oldu.
Özel sektöre ilişkin istihdam verileri ve firmaların açıkladığı işten çıkarma rakamları, işe alımlarda belirgin bir yavaşlamaya işaret etti. Bu durum, ABD ekonomisinin daha gevşek bir para politikası sürecine girebileceği öngörüsünü güçlendirdi. Piyasalarda yaşanan hızlı yeniden fiyatlama sürecinde yatırımcılar, güvenli liman ve değer koruma aracı olarak gümüşe yöneldi.
Gümüş fiyatlarındaki yükselişi sadece makroekonomik beklentiler değil, arz ve talep cephesindeki gelişmeler de destekliyor. Borsalarda tutulan gümüş stoklarının düşük seviyelerde kalması, ETF’lere artan ilgi ve 2025 yılı için öngörülen arz açığı, piyasadaki sıkışıklığı daha da artırıyor. Bu durum, açığa satış yapan yatırımcıların pozisyonlarını kapatmasına yol açarak yükselişi hızlandırıyor.
Öte yandan, güneş enerjisi başta olmak üzere temiz teknolojilerden gelen güçlü endüstriyel talep, gümüşün orta ve uzun vadede değer kazanma potansiyelini destekleyen önemli faktörler arasında yer alıyor. Dünya'dan Taşkın Su'nun haberine göre bu dinamikler, fiyatların yeni rekor seviyelere doğru ilerlemesini mümkün kılıyor.
Gümüş piyasası altın çağını yaşıyor
Yazdır
