Türkiye’de ekonomik canlanmanın ardından fırsatçıların devreye girmesi, inşaat sektöründe de kendini gösteriyor. Son dönemde konut piyasasında yaşanan hareketlilik ve devletin 500 bin konutluk sosyal konut projesi hazırlıkları, inşaat malzemelerine talebi artırırken, demir, çimento ve diğer temel yapı malzemelerine peş peşe zamlar geldi. Döviz kurları ve ham madde fiyatları büyük ölçüde sabitken yaşanan bu fiyat artışları, sektör temsilcilerinin tepkisini çekiyor.
Müteahhitlerden tepkiler yükseliyor
Sektör temsilcileri, son zamların ekonomik gerekçelerle açıklanamayacağını vurguluyor. Müteahhitler, fiyat artışlarının “piyasa canlanır canlanmaz” devreye giren yapay maliyet yükselişleri olduğunu belirtiyor. Demir, beton ve çimento fiyatlarındaki artışlar, konut üretim maliyetlerini doğrudan yükselterek yeni konut fiyatlarına yansıyor.
Sektör yetkilileri, bu durumun projelerin yavaşlamasına ve bazı yeni yatırımların ertelenmesine yol açabileceğine dikkat çekiyor. Açıklamalarda, “Döviz sabit, üretim maliyetleri değişmemişken bir anda fiyatların yükselmesi normal değil. Bu sektöre zarar veriyor ve yeni proje yapmak zorlaşıyor” deniyor.
Demirde tarihi fiyatlar
İnşaat sektörünün temel girdilerinden demirin ton fiyatı İstanbul’da 30 bin 700 TL’ye ulaşarak rekor kırdı. Karabük gibi üretim merkezlerinde de ton fiyatı 30 bin TL’ye dayandı. Uzmanlar, döviz ve enerji maliyetlerindeki değişimin sınırlı olduğu bir ortamda bu artışların ekonomik gerekçelerle açıklanamayacağını ifade ediyor.
Çimentoda da zam rüzgarı
Demirdeki fiyat artışı kısa sürede çimento ve beton gibi diğer yapı malzemelerine de yansıdı. Müteahhitler, özellikle kamu projeleri ve kentsel dönüşüm çalışmaları için maliyetlerin hızla yükseldiğini belirtiyor. Ekonomim'in haberine göre artan girdi maliyetleri, hem özel sektörde hem de sosyal konut projelerinde üretim ve teslimat süreçlerini yavaşlatma riski taşıyor.
Boykot çağrıları gündemde
Çimento fiyatlarına yapılacak zam hazırlıkları, sektörde yeni boykot seslerini gündeme getirdi. Daha önce benzer bir süreçte İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) öncülüğünde sektörel boykot kararı alınmıştı. Şimdi de müteahhitler, adil fiyatlandırma ve rekabetçi piyasa dengesinin sağlanması için üreticilere karşı toplu duruş çağrısında bulunuyor.
Bu gelişmeler, Türkiye’de inşaat sektöründeki maliyet baskısının ve fiyat manipülasyonuna karşı sektörel tepkilerin artmaya devam ettiğini ortaya koyuyor.
TÜİK: İnşaat ve hizmette güven zayıfladı
Konkordato ilan etmişlerdi! İnşaat şirketine dolandırıcılık operasyonu
Yazdır