Yazdır
Finans piyasalarında gözler yine ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz adımlarına çevrilmiş durumda. Aptus Capital Advisors’ın sabit getirili menkul kıymetler yöneticisi John Luke Tyner, istihdam piyasasındaki güçlülük ve fiyat artışlarının yavaşladığına dair işaretler sayesinde 2025 yılında iki faiz indiriminin “neredeyse kesin” göründüğünü ifade etti. Ancak Tyner, 2026’ya girildiğinde faiz indirimlerinin sürdürülebilirliğinin tartışmaya açılabileceğine dikkat çekti.
Piyasalarda halihazırda 2026 yılı için yaklaşık üç faiz indiriminin fiyatlandığı ve bunun politika faizini yüzde 3 seviyelerine çekebileceği tahmin ediliyor.
Tyner, ekonomiye gecikmeli yansıyacak gevşeme etkilerinin ve enerji fiyatlarında yeniden yükseliş yaşanması durumunda enflasyonda yeni bir taban oluşabileceği yönünde kaygı taşıdıklarını söyledi.
Benzer şekilde, Bolvin Wealth Management Başkanı Gina Bolvin de Fed’in yüzde 2’lik enflasyon hedefine dönüldüğüne dair daha güçlü kanıtlar görülmeden uzun vadeli tahvil getirilerinde belirgin bir düşüş beklemenin zor olduğunu vurguladı.
Bolvin, “Piyasalardaki en büyük risk burada. İş gücü güçlü kalmaya devam eder, mali ya da ticaret politikaları büyümeyi destekleyip enflasyonu yukarı çeker ise, Fed beklenen ölçüde faiz indirimine gitmeyebilir ve bu da tahvil fiyatlarının yeniden belirlenmesine neden olabilir” dedi.
Bolvin, Fed’in bu hafta ve aralık toplantılarında 25’er baz puanlık iki indirim yapacağını öngördüklerini de sözlerine ekledi.
Küresel piyasalarda bu hafta gözler Fed'de
Fed, bankalara yönelik stres testi kurallarında kapsamlı değişikliğe gidiyor
Fed'den Wall Street'teki büyük bankaları rahatlatma hamlesi