Yazdır

2008 krizi sonrası Avrupa'da servet eşitsizliği ne durumda?

Tarih: 13 Haziran 2025 - 14:54

UBS raporuna göre, Avrupa’da 2008–2023 yılları arasında servet eşitsizliği ülkeden ülkeye farklılık gösterdi; bazı ülkelerde belirgin şekilde artarken, bazılarında ise hafif azalma görüldü.

Avrupa genelinde 2008 ve 2023 yılları arasında servet eşitsizliğindeki değişim ülkeler arasında karışık bir seyir izledi. UBS raporuna göre, bazı ülkelerde keskin bir şekilde artarken, diğerlerinde mütevazı düşüşler gösterdi.

Euro Bölgesi'ndeki en zengin yüzde 10'luk kesim, 2024'ün son çeyreğinde toplam net hane halkı servetinin yüzde 57,3'üne sahip oldu. Avrupa Merkez Bankası'na (ECB) göre bu oran, paylarının yüzde 54,5 olduğu 2009 yılının aynı dönemine kıyasla 2,8 puan daha yüksek.

UBS'in 2024 Küresel Servet Raporu'na göre 2008'den 2023'e kadar olan dönemde servet eşitsizliği Avrupa'nın bazı bölgelerinde artarken bazı bölgelerinde azaldı. Rapor, Doğu Avrupa'nın çoğunda servet eşitsizliğinin genel olarak arttığını, Batı Avrupa'ya ilişkin verilerin ise "son derece karışık" olduğunu belirtiyor.

Peki, 2008 mali krizinden bu yana eşitsizlikte en büyük artış ya da düşüş hangi Avrupa ülkelerinde görüldü? Avrupa'da zengin ve fakir arasındaki eşitsizliğin en yüksek olduğu ülkeler hangileri?

Euronews'de yer alan habere göre, UBS'in raporu 12 Avrupa ülkesini kapsıyor ve eşitsizliğin temel ölçütü olarak Gini katsayısını kullanıyor. Daha yüksek bir Gini katsayısı daha büyük servet eşitsizliğine işaret ederken, 0 mükemmel eşitliği temsil ediyor. Net değer - ya da "servet" - bir hanehalkının finansal ve reel varlıklarının (öncelikle konut) toplam değerinden borçlarının çıkarılmasıyla elde edilen değer olarak tanımlanıyor.

2023 yılında, Servet Eşitsizliği Gini endeksinin, 12 Avrupa ülkesi arasında Belçika'da 46 ile İsveç'te 75 arasında değiştiği görülüyor.

İsveç açık ara en yüksek servet eşitsizliği seviyesini kaydederken, onu Almanya (68), İsviçre (67) ve Avusturya (65) takip ediyor.

Belçika 46'lık en düşük Gini skoru ile listedeki en yüksek eşit servet dağılımı seviyesini göstererek öne çıkıyor. En yakın ülkeler olan İtalya ve İspanya'nın her ikisi de 57 gibi oldukça yüksek puanlara sahip olduğundan, Belçika aykırı bir durumda.

Avrupa'nın iki büyük ekonomisi olan Fransa ve İngiltere, sırasıyla 59 ve 61 puanla 12 ülkenin ortalama Gini endeksi olan 62,1'in altında kalıyor. İskandinav ülkeleri arasında Danimarka (62) ve Finlandiya (64), Hollanda (64) gibi oran ile ortalamada.

Servet eşitsizliği en çok Finlandiya ve İspanya'da artıyor

2008-2023 yılları arasında Gini endeksindeki değişime bakıldığında, Finlandiya yüzde 21'lik bir artışla 53'ten 64'e yükselerek en yüksek artışı kaydetti. Onu yüzde 20'lik bir artışla 47'den 57'ye yükselen İspanya takip etti.

İtalya da 50'den 57'ye çıkarak yaklaşık yüzde 15'lik kayda değer bir artış gösterirken Danimarka'nın endeksi 56'dan 62'ye çıkarak yüzde 11'lik bir artış gösterdi.

UBS raporuna göre, servet eşitsizliği 2008-2023 yılları arasında İngiltere'de yaklaşık yüzde 8, Fransa'da ise yüzde 5 oranında arttı. İncelenen ülkeler arasında en yüksek Gini Endeksine sahip olan İsveç'te bu dönemde sadece yüzde 1'lik hafif bir artış görüldü.

İncelenen 12 ülkeden beşinde servet eşitsizliği azaldı. Belçika, Gini endeksinde yüzde 11'lik bir düşüşle 51'den 46'ya inerek en büyük düşüşü yaşadı.
Almanya, Avusturya ve İsviçre'nin her biri yaklaşık yüzde 5'lik bir düşüş kaydederken, Hollanda'da aynı dönemde yüzde 4'lük bir azalma görüldü.

Finlandiya'da servet eşitsizliğindeki artışın nedeni nedir?

Finlandiya'da kıdemli bir araştırmacı olan Veli-Matti Törmälehto, kendi istatistik kuruluşu tarafından yürütülen anketlerin de servet eşitsizliğinde bir artışa işaret ettiğini belirtti.

Euronews Business'a konuşan Törmälehto, "Genel olarak, Finlandiya'da servet eşitsizliğindeki artış, hanehalklarının ortalama portföyünde reel varlıklardan finansal varlıklara doğru bir kaymaya bağlanabilir," dedi ve ekledi: "Konut servetinin rolü, zayıf ve hatta düşen konut fiyatları ve dengesiz bölgesel modellerin yanı sıra azalan ev sahipliği oranı ile önemli oldu."

Ayrıca, finansal servetin büyümeye devam ettiğini ve bu varlıkların en zengin haneler arasında yoğunlaşması nedeniyle eşitsizliğin artmasına katkıda bulunduğunu belirtti.

Finlandiya istatistiklerine göre, hanelerin en varlıklı yüzde 10'luk kesiminin sahip olduğu toplam servetin payı 2009'da yüzde 43,9 iken 2023'te yüzde 51,8'e yükseldi.

Ghent Üniversitesi'nde araştırmacı olan Arthur Apostel, ECB'nin bir çalışmasının Belçika'nın servet eşitsizliğinde 2010'da 0,71'den 2023'te 0,69'a hafif bir düşüş gösterdiğini ve bunun yüzde 2,8'lik bir azalmaya işaret ettiğini belirtti. Bu, UBS raporunun iddia ettiğinden farklı. Apostel, Belçika'daki servet eşitsizliğinin son yıllarda anlamlı bir şekilde azaldığı sonucuna varmak için yeterli kanıt olmadığını savundu.

Dağılımsal Servet Hesaplarına (DWA) göre, Belçika'da en üst yüzde 5'lik kesimin sahip olduğu net servetin payı 2010 yılında yüzde 49,3 iken 2023 yılında yüzde 44,8'e düştü.

Hem Apostel hem de Törmälehto, rapor mikro ve makro düzeydeki verilerin bir karışımından elde edilen tahminlere dayandığından, özellikle ülkeler arası karşılaştırmalar için UBS rakamlarını kullanırken dikkatli olunmasını tavsiye ediyor.

Gini endeksi ve en üst yüzde 10'luk kesimin servet payları

Gini endeksi puanları, servetin ne kadar eşitsiz dağıldığını açıkça göstermeyebilir.

Ancak en üst yüzdelik dilimlerin sahip olduğu servet payları daha ayrıntılı bir resim sunuyor. Bu döküm 2024 UBS raporunda yer almazken, 2022 verilerini sunan 2023 baskısında mevcut.
2022 yılında İsveç'teki hanelerin en zengin yüzde 10'luk kesimi toplam servetin yüzde 74,4'üne sahipken, Belçika'da bu oran sadece yüzde 43,5'tir. Bu iki ülke, 2023'te yer alan 12 ülke arasında sırasıyla en yüksek ve en düşük servet eşitsizliği Gini endeksi puanlarına sahipti.
Hanelerin en üst yüzde 10'luk kesimi Almanya'da toplam servetin yüzde 63'üne, İsviçre'de ise yüzde 62,5'ine sahip olup, her iki ülke de hem Gini endeksinde hem de en üst yüzde 10'luk kesimin sahip olduğu servet payında İsveç'in hemen arkasında yer alıyor.

Servet sahiplerinin en üst yüzde 5'i veya en üst yüzde 1'ine bakıldığında bazı ülkelerin sıralamaları biraz değişse de, servet dağılımındaki genel eğilimlerin tutarlı kaldığı görülüyor.

Rapor, eşitsizlikteki değişikliklerin tek başına insanların farklı ülkelerde daha iyi ya da daha kötü durumda olduğunu göstermeyeceğini vurguluyor.

Rapor, "bir toplumun refah profilinin kapsamlı bir resmini çizmek için" mutlak refah seviyelerinin de dikkate alınması gerektiğini öne sürüyor. Başka bir deyişle, insanların ne kadar servete sahip olduklarının yanı sıra bu servetin nasıl paylaşıldığına da bakmak önemli.

ILO: İş gücü gelir payı düşüyor, eşitsizlik artıyor  ILO: İş gücü gelir payı düşüyor, eşitsizlik artıyor

 

Yapay zekanın babasından korkutan uyarı: İşsizlik ve eşitsizlik artacakYapay zekanın babasından korkutan uyarı: İşsizlik ve eşitsizlik artacak

 

AB için en büyük zorluk 'sosyal eşitsizlik'AB için en büyük zorluk 'sosyal eşitsizlik'

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/2008-krizi-sonrasi-avrupada-servet-esitsizligi-ne-durumda/1855729