Yazdır
Pandemi sonrası dönemde birçok şirket, ofise dönüşü zorunlu hale getiriyor. Amazon, JPMorgan Chase ve AT&T gibi devler, çalışanlarını yeniden ofise çağırırken, bu kararlar çalışanlar arasında tartışma ve tepkiyle karşılanıyor. Uzaktan çalışmanın sunduğu zaman tasarrufu, esneklik, maliyet avantajı ve aile yaşamıyla denge gibi faydalar göz ardı edilmiyor.
Ancak Gallup’un yayımladığı son “İşyeri Durumu Raporu”, tamamen uzaktan çalışmanın çalışanların ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, tamamen uzaktan çalışanlar her ne kadar daha yüksek bağlılık oranlarına sahip olsa da, yaşamdan duydukları genel memnuniyet ve duygusal sağlık açısından geride kalıyor.
Gallup, çalışan bağlılığını işe duyulan heyecan ve ekip ile kuruma olan bağlılık olarak tanımlıyor. Buna göre, tamamen uzaktan çalışanlar yüzde 31 ile en yüksek bağlılık oranına sahipken, hibrit çalışanlarda bu oran yüzde 23, ofiste çalışan uzaktan çalışabilir personelde yüzde 23, tamamen ofiste çalışanlarda ise %19 olarak ölçüldü. Araştırmacılar, uzaktan çalışanların daha fazla özerklik sayesinde bu bağlılığı hissedebileceğini belirtiyor.
Ancak bu özerklik, bazı bedelleri de beraberinde getiriyor. Tamamen uzaktan çalışanların yalnızca yüzde 36’sı yaşamlarında genel anlamda “başarılı” olduklarını belirtirken, hibrit ve ofiste çalışan uzaktan çalışabilir gruplarda bu oran yüzde 42’ye çıkıyor. En düşük oran ise yüzde 30 ile tamamen ofiste, uzaktan çalışmaya uygun olmayan işlerde çalışanlara ait.
Rapora göre, tamamen uzaktan çalışanların yüzde 45’i önceki gün yoğun stres yaşadığını bildirirken, bu oran hibrit çalışanlarda yüzde 46 ile benzer seviyede. Ancak, tamamen ofiste çalışanlarda bu oran yüzde 38’e, uzaktan çalışabilir ofis çalışanlarında ise yüzde 39’a düşüyor.
Daha dikkat çekici veriler ise öfke, üzüntü ve yalnızlık duygularında ortaya çıkıyor. Tamamen uzaktan çalışanların yüzde 25’i öfke, yüzde 30’u üzüntü, yüzde 27’si ise yalnızlık hissettiğini söylüyor. Bu oranlar hibrit çalışanlarda sırasıyla yüzde 17, yüzde 21 veyüzde 23. Ofiste çalışanlar için ise öfke oranı yüzde 21, üzüntü yüzde 22-23, yalnızlık ise yüzde 20-21 seviyelerinde seyrediyor.
TEKNOLOJİ EK STRES
Gallup, bu verilerin uzaktan çalışmanın sosyal bağları zayıflattığını ve iş gününün stresini azaltacak destek mekanizmalarını ortadan kaldırdığını belirtiyor. Ofis ortamında birlikte geçirilen öğle yemekleri gibi sosyal etkileşimlerin, stres seviyesini düşürdüğü ve çalışanların kendini daha iyi hissetmesini sağladığı vurgulanıyor.
Ayrıca, uzaktan çalışırken teknolojik sorunların ve sınırlı teknik destek imkanlarının çalışanlarda ek stres yaratabileceği ifade ediliyor. Özerklik her ne kadar avantaj gibi görünse de, zaman yönetimi ve iş yüküyle baş etmede net sınırların olmaması çalışanlar üzerinde baskı oluşturabiliyor.
Gallup’un raporu, uzaktan çalışmanın avantajlarına rağmen, çalışan refahını sürdürülebilir kılmak adına hibrit modellerin daha dengeli bir çözüm sunabileceğine işaret ediyor.
Uzaktan çalışanlar için en gözde 12 sektör
