Yazdır
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Türk lirasını desteklemek amacıyla aldığı son makroihtiyati önlemler, ekonomi yönetiminde yaşanan sorunları yeniden gündeme getirdi. Yetkililer tarafından açıklanan kararların, mevcut ekonomik sıkıntıların yüzeydeki yansımalarından ibaret olduğu belirtiliyor. Ekonomi profesörü Selva Demiralp, Merkez Bankası’nın rasyonel politikalar izleme çabasının, uygulamadaki tutarsızlıklar nedeniyle başarı getiremeyeceğine dikkat çekti. Uzmanlar, alınan yeni önlemlerin bankalar üzerindeki baskıyı daha da artıracağını ve sektörü zorlu bir döneme sokacağını değerlendiriyor.
Türkiye, son yılların en ağır ekonomik krizlerinden biriyle karşı karşıya. Uzmanlara göre, siyasi alanda yaşanan istikrarsızlık, ekonomiye uzun vadede derin zarar veriyor. Gözlemler, bu zararın kalıcı ve tahmin edilenin ötesinde bir boyuta ulaştığını ortaya koyuyor. Yaklaşık iki yıldır uygulanan sıkı para politikalarına rağmen, kapsayıcı bir ekonomik programın eksikliği dikkat çekiyor. Bu eksiklik nedeniyle, para politikası üzerindeki yük giderek artıyor ve gereken ilerleme sağlanamıyor.
Ekonomi çevrelerinde, TCMB’nin son aldığı önlemlerin yapısal sorunları çözme konusunda yeterli olmadığı görüşü hakim. Uzmanlar, ekonomik normalleşmenin ancak kapsamlı reformlarla ve siyasi istikrarın tesisiyle mümkün olabileceğini belirtiyor. Ayrıca makroekonomik politikaların da eşgüdüm içinde yürütülmesi gerekliliğine vurgu yapılıyor. Aksi halde, açıklanan tedbirler kısa vadeli çözümlerle sınırlı kalacak ve ekonomideki baskı daha da artacaktır. Değerlendirmeler, Türkiye’nin yakın gelecekte hem iç hem de dış etkenleri göz önünde bulunduracak, bütüncül bir ekonomik stratejiye ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.
Merkez'den sert adım: Döviz için yeni kurallar
Merkez Bankası 700 milyar zarar yazdı, 63 milyon maaş verdi
TCMB'den zorunlu karşılıklarla ilgili yeni düzenleme